Cumhurbaşkanı Kais Said, Raşidi Halife Ömer Faruk RadiyAllahu Anh’ı yönetimde örnek kabul etti. Kais Said, 22 Temmuz 2020 Çarşamba günü Tunus mahkemelerindeki yolsuzluk hakkında yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Bir keresinde ne dediğini biliyorsunuz. “Irak’ta bir katır kaybolsa Allah’ın huzurunda bana Ya Ömer neden katır kayboldu diye beni hesaba çekmesinden dolayı korkuya kapılırım dedi.” Ben de Rabbimin huzuruna çıkacağım. Sadece âlemlerin Rabbi Allah’tan korkuyorum. Hak karşısında neden sustun diye hesap soracaktır. Çünkü haktır, hak karşısında susan dilsiz şeytandır.”

Cumhurbaşkanı Said’in bu açıklaması ve eylemleri, Ömer El-Faruk’un eylemlerine aykırıdır. Zira Ömer İbn El-Hattab RadiyAllahu Anh’a Allah’ın Hanif Şeriatını ve Peygamber SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in temiz sünnetini uygulama sevdalısıydı. O kadar ki Peygamber SallAllahu Aleyhi ve Sellem El Faruk lakabını vermişti. Çünkü Allah’ın hükmüne rıza göstermeyen münafığa verdiği hükmünde hak ile batıl arasını ayırmıştı. Cumhurbaşkanı Kais Said ise, Allah’ın indirdiklerinden başkasıyla hükmetme sevdalısıdır. Nitekim defalarca Yahudi Noah Feldman gözetiminde yazılan kurucu anayasaya sadık ve garantörü olduğunu vurgulamıştır!

Ayrıca Ömer İbn El-Hattab RadiyAllahu Anh, İslam ve Hilafete de düşkündü. Ebu Bekir RadiyAllahu Anh’ın Hilafetine ilk biat edenlerden biriydi. Sonra Ebu Bekir’in ölümünden sonra dakik bir anda kendisine Hilafet biati yapılmıştır. Öyle ki Müslüman ordular dünyanın en büyük iki gücüyle savaşıyordu. Bir Mecusi tarafından bıçaklandığında, Halifenin seçimi için keskin bir plan yaptı. Planında bir Halifeye biatten gecikirlerse Müslümanların birliğinin sahabenin kanından daha değerli olduğunu gösterdi ve şu ünlü sözünü söyledi: “İslam, İslam olmaz, imam olmadıkça, imam, imam olmaz cemaat olmadıkça, cemaat, cemaat olmaz itaat olmadıkça.”Cumhurbaşkanı Kais Said ise, İslam’ı iktidardan dışlıyor, dava erleri ile mücadele ediyor, Hizb-ut Tahrir gençlerini tutukluyor. Gençler, Nübüvvet metodu üzere Raşidi Hilafeti kurma faaliyetlerinde bulunma suçlamasıyla yargılanıyorlar!

Cumhurbaşkanı Said, bu zulmün neresinde? Ömer ibn El Hattab’ın, düşmanlara karşı İslam çağrısının bir destekçisi olduğunu bilmiyor mu? Nitekim Abdullah bin Mesud bu konuda şöyle demiştir: “Ömer’in Müslüman olmasından biz üstünüz.”

Halife Ömer ibn El-Hattab’ın biyografisi malumdur, anonim değildir. İnsanları hiçbir zaman küfür Şeriatına göre yönetmemiş, düşmanlara yardakçılık yapmamış veya rızalarını aramamış, ülkemizi, sularımızı, hava sahamızı açmamış, kaynaklarımızı düşmanlarımıza peşkeş çekmemiştir. Aksine İslam’ın, Hilafetin, onun için çalışanların koyu bir destekçisi olmuştur. Bu yüzden Cumhurbaşkanı Kais Said’in Ömer El Faruk’u örnek almak için yapması gereken ilk adım, Hilafet projesine destek çıkmaktır. Bu yüzden Hilafeti kurmak, İslam’ı uygulamak, ülkeyi demokratik manipülasyondan ve yabancı etkiden kurtarmak için iktidarı Hizb-ut Tahrir’e teslim etmelidir. Kendisine Ömer El Faruk RadiyAllahu Anh’ın şu sözünü hatırlatıyoruz: “Biz, Allah’ın bizi İslam ile izzetlendirdiği bir kavimiz. İzzeti başka yerlerde ararsak, Allah bizi zillete düşürür.”