Tunus Cumhurbaşkanı Kais Said, 4 Kasım 2022 Cuma günü Kartaca Sarayı’nda Arap Para Fonu Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Abdül Rahman bin Abdullah El Hamidi’yi kabul etti. Görüşmede Merkez Bankası Başkanı Mervan El Abbasi de hazır bulundu. El Hamidi yaptığı açıklamada, toplantıda genel anlamıyla Tunus’ta yaşanan büyük dönüşümün ele alındığını belirtti. Tunus’un, benimsenen ekonomik programda IMF ile harmoni içerisinde hareket ettiğini kaydetti. El Hamidi, bunun, “Yüksek büyüme oranlarına ulaşmak ve yabancı yatırımı çekmek için bu ülkede gerçekleşecek büyük dönüşümün habercisi” olacağını ifade etti.

Aynı gün Başbakan Necla Boudin Ramazan da Dr. Abdül Rahman bin Abdullah El Hamidi’yi Kasbah’taki Hükümet Sarayı’nda kabul etti. Bu görüşme, Tunus ile Arap Para Fonu arasında 74 milyon ABD doları tutarında “düzenli kredi” anlaşması imzalanmasının ardından geldi.

Ey Tunus halkı! Hizb-ut Tahrir / Tunus Vilayeti Medya Bürosu olarak biz, bu bağlamda şunları söylüyoruz:

1- Yaşanan gerçeklik, kredilerin devletin elini kolunu bağladığını, ülke ve halkı yoksullaştırdığını, iradesini başkalarına ipotek ettiğini gösteriyor. Kredi, Tunus devletinin ilk ve resmi ekonomik seçeneği idi ve hala da öyledir. Devrimden sonra üslup, nicelik ve nitelik olarak kredide bir artış oldu. 2011- 2022 yılları arasında kredi hacmi, astronomik rakama (115 milyar dinar) ulaştı ve ülkenin gayri safi yurtiçi hasılasının yüzde 80’ine eşdeğerdir.

2- Arap Para Fonu Genel Müdür ve Yönetim Kurulu Başkanı Abdul Rahman Abdullah El Hamidi’nin açıklaması, kapitalistçe yapılmış bir açıklamadır. Ülkemizin zenginliklerini talan eden yabancı çevrelerin ve sömürgeci ülkelerin mantığını izleyen devrik Arap rejimlerinin dilinde yapılmış bir açıklamadır. Bu mantık, kamu mallarını özelleştirmeye, yağmalamaya ve ümmeti haklarını geri almaktan mahrum bırakmaya dayanır.

IMF’nin talimatları doğrultusunda Cumhurbaşkanı hükümetinin teşvik ettiği “ekonomik reformlar” gibi stratejiler ve mekanizmalardan bahsederken bile Arap Para Fonu Yönetim Kurulu Başkanı, ülkemizdeki Sykes-Picot sınırlarını sembolize eden mevcut rejimlerin zihniyetini gizleyemedi. Bu rejimler, ümmetin zenginliğini yağmalayan, kamuya ait petrol ve minerallere el koyan ve onları sömürgeci Batı’ya kaçıran rejimlerin ta kendisidir.

3- Cumhurbaşkanı hükümetinin izlediği dilencilik politikasına umut bağlamak, Tunus’un hiçbir krizini çözemez! Herkes, bu aşağılayıcı politikanın ülkemize verdiği büyük zararın farkında ve bilincindedir. Yağmacı çevrelerin arkasına saklandıkları pembe tablolar artık ifşa olmuştur. Tunus’a verilen zarar ve tahribat, bunun en iyi kanıtıdır.

Ey Tunus halkı! Bu politikacılara yazıklar olsun! Bunca acılı yıllar, onları yağmacı IMF vazgeçirememiştir. Ey Hadra halkı! Ülkenizi ve yeteneklerini sömürgeci ülkelere peşkeş çeken ve ülkede bozgunculuk çıkaran bu yöneticilere daha ne kadar katlanacaksınız ve yüklerini daha ne kadar taşıyacaksınız?

Tunus ve diğer Müslüman ülkelerdeki ekonomik sorunların çözümü, tefeciliğe dayalı krediler değildir ve Allah Subhânehu ve Teâlâ’nın kati olarak haram kıldığını almak da değildir. Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurdu:

يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا اتَّقُوا اللَّهَ وَذَرُوا مَا بَقِيَ مِنَ الرِّبا إِنْ كُنْتُمْ مُؤْمِنِينَ فَإِنْ لَمْ تَفْعَلُوا فَأْذَنُوا بِحَرْبٍ مِنَ اللَّهِ وَرَسُولِهِ“Ey iman edenler! Allah’tan korkun. Eğer gerçekten inanıyorsanız mevcut faiz alacaklarınızı terk edin. Şayet yapmazsanız, Allah ve Rasûlü tarafından açılan savaştan haberiniz olsun.” ^{[Bakara 278-279]}

Aksine İslam’ın ekonomik sistemini uygulamaktır. Allah’ın helal kıldığı zekât, ticaret, para, rikaz, haraç, öşür, fey, ganimet ve petrol, gaz, mineraller vb. gibi kamu malları devletin kaynakları arasındadır. Bunlar, Şeriatın belirlediği yerlere harcanırlar. Hilafet Devletinde siyasi, içtimai, uluslararası siyaset ve eğitim sorunları da benzer şekilde çözülecektir. Hilafet sorunlarımıza ve tüm dünyanın sorunlarına doğru ve etkili çözümler getirecektir.