حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Türkiye Vilâyeti
Medya Bürosu
No: TR-BA-2021-MB-TR-018 |
H. 25 Rabi-ul Evve 1443 M. Pazartesi, 01 Kasım 2021 |
Erdoğan Roma'da Ne Umdu Ne Buldu?
İtalya’nın dönem başkanlığında Roma'da gerçekleştirilen G20 Liderler Zirvesi sona erdi. İki gün süren zirvenin ardından G20 üyeleri tarafından imzalanan 61 maddelik bir sonuç bildirisi yayınlandı. Toplantının dünya için ana gündem konusu, fosil yakıtlara bağımlı enerji ve küresel ısınma olsa da Türkiye açısından gözler Biden-Erdoğan görüşmesine odaklandı.
ABD Başkanı Biden, başkan seçilmeden önce Türkiye iktidarını eleştiren söylemleriyle gündeme gelmiş, göreve geldikten sonra da uzun süre Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüşmeyerek Türkiye’yi diplomatik ilişkiler açısından düşük ve önemsiz gördüğünü ima etmişti. Biden Erdoğan’ı ilk kez Nisan ayında telefon ile arayarak 1915 Ermeni olaylarını “soykırım” olarak tanıyacağını haber verip Türkiye’yi adeta aşağılamıştı. İkinci görüşme Brüksel’deki NATO toplantısında yüzyüze gerçekleşti. Bu görüşmede Biden, ABD’nin çekilmesinden sonra Türkiye’yi Afganistan’da görevlendirmek istediğini bildirdi. Biden, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Eylül ayındaki Washington ziyareti sırasında kendisi ile görüşmeyerek onu daha da sıkıntılı bir duruma sürükledi. 18 Ekim’de ABD öncülüğünde planlanan büyükelçiler krizi Erdoğan’ın imajının daha da zedelendiğini gösterdi.
Roma’da düzenlenen G-20 Zirvesi’nde Biden ile Erdoğan ikinci kez yüzyüze görüşme gerçekleştirdiler. Lakin Cumhurbaşkanı Erdoğan görüşme sonrası yaptığı basın toplantısında yüzeysel açıklamalarla yetindi. Ne S400 konusu, ne F35 ve F16 meselesi ne de Afganistan’da Türkiye’nin konumu ile ilgili somut hiçbir şey söylemedi. Suriye’nin kuzeyinde bulunan ve Türkiye’ye tehdit oluşturan PKK-YPG’nin ABD tarafından desteklenmesi hakkında ise şunları söyledi: “Suriye’de bulunan terör örgütleri PKK/YPG/PYD’ye Amerika’dan destek konusunda üzüntümüzü ilettik.” ABD Başkanı Biden ise zirve sonrası düzenlediği basın toplantısında ne Türkiye’den ne de Erdoğan ile yaptığı görüşmeden bahsetmedi. Bu durum Biden-Erdoğan görüşmesinden Türkiye’yi memnun eden bir neticenin alınmadığını göstermektedir. Nasıl alınsın ki? Türkiye ile ABD arasındaki ilişkilerin Türkiye’nin lehine ve çıkarına olmadığı apaçık ortadadır. ABD başkanları tarafından her defasında aşağılanmalarına rağmen Türkiye yöneticileri ABD’yi “dost ve müttefik” olarak görmeye devam ediyorlar. Bu şunu göstermektedir: Türkiye yöneticileri Türkiye halkının ve Müslümanların çıkarlarını korumak yerine kendi koltuklarını korumak uğruna sömürgeci ABD ve Batılı kafirlerin çıkarlarını korumak için çalışıyorlar.
Büyük devletlere diş geçirmek, hele sömürgeci süper güçlere kafa tutmak zor bir iştir. İman, irade, azim ve kuvvet gerektirir. İslam’dan yüz çevirenler, İslam ahkamını hayatlarından silenler, Rableri ile bağlarını koparanlar, ümmetlerine sırtını dönenler, dahası dünya makamı ve metaı uğrunda zillete ve hezimete rıza gösterenler böyle bir yiğitlik göstererek mazlum halklara liderlik edebilirler mi?
[اِنَّ الَّذ۪ينَ يُحَٓادُّونَ اللّٰهَ وَرَسُولَهُٓ اُو۬لٰٓئِكَ فِي الْاَذَلّ۪ينَ] “Allah'ın ve Rasulü’nün sınırlarına uymayanlar ve karşı gelenler yok mu, işte onlar mutlaka rezil ve zelil düşecek aşağılık kimselerdir.” [Mücadele Suresi 20]
Hiç şüphesiz böyle bir liderlik ancak ve sadece Nübüvvet metodu üzere kurulacak olan Raşidi Hilafet Devleti ve o devlete liderlik edecek Raşid Halifelere nasip olacaktır. Allah’ın izniyle çok yakında bu liderlik ile Müslümanlar ferahlayıp izzet ve güç sahibi olacaklar, ABD ve sömürgeci batı ise büyük devlet neymiş o gün görecekler. Allah Subhanehu ve Teala o günleri yakınlaştırsın inşaAllah!
حزب التحرير Hizb-ut Tahrir Türkiye Vilâyeti Medya Bürosu |
Adres Bilgileri ve Web Sitesi Telefon: www.hizb-turkiye.com |
E-Mail: bilgi [@] hizb-turkiye.com |