حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Türkiye Vilâyeti
Medya Bürosu
No: TR-BA-2021-MB-TR-020 |
H. 12 Cumâde’l Ûlâ 1443 M. Perşembe, 16 Aralık 2021 |
Hizb-ut Tahrir’e Kurulan Kumpasların Biri Daha Çöktü!
Hizb-ut Tahrir yargılamalarının Türkiye’deki tarihi seyri hukuk skandalları ile doludur. TMK’da açık bir şekilde terör örgütü tanımı yapılmış, Hizb-ut Tahrir cebir ve şiddeti metot olarak benimsememiş, neşriyatlarında ve basın açıklamalarında bunu belirtmiş, 68 yıllık geçmişinde de hiçbir şiddet eylemine karışmamış olmasına rağmen hukuk dışı içtihatlar yolu ile “terör örgütü” kabul edilmiş ve üyeleri ağır cezalara mahkûm edilmiştir.
Ancak kuzuyu yemek isteyen kurt misali hareket eden yargı ve emniyet güçleri, zaman zaman zorlama yorumlar ve yasadışı yollarla Hizb-ut Tahrir’e kumpaslar kurmuştur. Bu kumpaslardan biri, 24 Temmuz 2009 tarihinde Türkiye genelinde 23 ilde eş zamanlı yapılan gözaltılar sürecinde yaşanmıştır. O dönem hakkında kesinleşmiş mahkûmiyet kararı bulunan Süleyman Uğurlu, 23 Temmuz 2009 Perşembe günü emniyet tarafından yakalandı. Fakat uygulamaya göre infaz hâkimliğince mahkûmiyet kararı yüzüne okunup cezaevine konulması gereken Uğurlu, Ankara TEM Şube Müdürlüğü’nde 24 Temmuz 2009 Cuma sabahına kadar yasal olmayan yollarla gözaltında tutulmuştu. Süleyman Uğurlu yakalandıktan sonra resmi ikameti olan eve bizzat polisler tarafından silah ve bazı askeri malzemeler konulmuş ve 24 Temmuz 2009 Cuma günü yapılacak gözaltı listesine Uğurlu’nun ismi de eklenerek hakkında ev araması izni çıkartılmıştı. Sonrası malum; ev aramasında silah ve aydınlatma fişekleri bulunmuş bunların fotoğraf ve videoları “Hizb-ut Tahrir’in silahları” manşetiyle medyaya servis edilmişti.
İşte bu kumpas yöntemi ile binlerce kişi töhmet altında bırakıldı yüzlerce kişiye cezalar verildi. Süleyman Uğurlu hakkında ise toplamda 12 yıl 6 ay hapis cezası verildi. Daha sonra kamuoyunda FETÖ olarak isimlendirilen soruşturmalar ve yargılamalar başladı. Temmuz 2009 yılında görevde olan ve kumpas dosyasının fezlekesini imzalayarak mahkemeye gönderen dönemin Ankara TEM Şube Müdürü, Selam Tevhid kumpas soruşturması kapsamında gözaltına alındı ve tutuklandı. Dosya kapsamında ifade alan ve iddianameyi hazırlayan savcı, ev araması kararı veren Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi üyesi ve yine dosya kapsamında duruşmalara katılan kamuoyunda “kozmik oda hâkimi” olarak bilinen yargıç, FETÖ iltisakları sebebiyle görevlerinden uzaklaştırıldılar.
Fezlekeyi hazırlayan kolluk kuvvetleri, iddianameyi hazırlayan savcılık makamı ve hukuk dışı yargılamayı yapan yargıçlar ile ilgili ortaya çıkan bu gelişmeler üzerine temyiz dosyasına yapılan itirazları değerlendiren Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2017 yılında Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nin verdiği ceza kararını bozdu ve kumpas iddialarının soruşturulmasını talep etti. Yaklaşık 4 yıldır dosyayı inceleyen Ankara 3. Ağır Ceza Mahkemesi dün yapılan karar duruşmasında Süleyman Uğurlu, Ercan Tekinbaş, Hakkı Eren ve diğer iki sanık hakkındaki tüm suçlamalardan beraat kararı verdi. Böylece Hizb-ut Tahrir’e yönelik kurulmak istenen kumpasların biri daha çöktü!
Hizb-ut Tahrir; fikir, metod ve üslupları ile tüm dünyada bilinip tanınmaktadır. Hizb-ut Tahrir’i tanıyan herkes hedefinin Raşidi Hilafet Devleti olduğunu, bu devlete fikri ve siyasi çalışmalar yaparak ulaşmak istediğini bilir. Onu tanımayanlar ise basit bir araştırma ile bu bilgiye ulaşabilirler. Anayasa Mahkemesi’nin Hizb-ut Tahrir hakkında verdiği 9 ayrı hak ihlali kararı bulunmasına rağmen halen daha emniyet güçleri sahte Telegram hesapları üzerinden komik bilgi notları hazırlıyorlar. Allah’ın izniyle hiçbirisi tutmayacaktır. Zira güneş balçıkla sıvanmaz. وَيَمْكُرُونَ وَيَمْكُرُ اللَّهُ ۖ وَاللَّهُ خَيْرُ الْمَاكِرِينَ“Onlar tuzak kurarken Allah da tuzak kuruyordu. Allah tuzak kuranların en hayırlısıdır.” [Enfal 30]
حزب التحرير Hizb-ut Tahrir Türkiye Vilâyeti Medya Bürosu |
Adres Bilgileri ve Web Sitesi Telefon: www.hizb-turkiye.com |
E-Mail: bilgi [@] hizb-turkiye.com |