Husi milisler, Hizb-ut Tahrir / Yemen Vilayeti mensubu 37 yaşındaki Neşvan Cessar adlı genci başkent San’a’da cami imamlarını ziyaret ve bazı faaliyetler sonrası 8 Nisan 2017 Cumartesi günü gözaltına aldılar. Ziyaretinde imamlara 28 Receb 1342 / 3 Mart 1924 yılında Hilafetin yıkılışını hatırlatan Cessar, bölgesel ve yerel uşaklarla ülkede yaşanan İngiliz-Amerikan çatışmasından kurtuluş keyfiyetine ilişkin derde deva İslami projeyi onlara arz ediyordu. Sömürgeci çatışma nedeniyle Yemen halkı, fitne, ölüm, yıkım, kıtlık, hastalık ve çeşitli felaketlere maruz kalmış, kurumlar felç olmuştur. Hizmetler tamamen durmuştur. Yedi aydır maaşlar ödenmiyor. Neşvan Cessar’ın arabasını takip eden milisler, iş çıkışında yolda üzerine çullandılar. Bağdat Caddesi’ndeki polis karakolunun hakkında yakalama kararı olduğunu haber veren milisler, ellerini kelepçeleyerek alıp onu oraya götürdüler. Ardından Azban Emniyet Müdürlüğü’ne sevk ettiler. Henüz serbest bırakmadılar.

Halkın öfkesini dindirmek için kullanabilir tüm yöntem ve üslupları kullanan milisler, olağanüstü hal ilan etme niyetinde iken Cessar’ı gözaltına aldılar. Milislerin saldırısı yetmezmiş gibi Yemen halkı, Ali Salih ve taraftarlarının saldırısına da maruz kalmaktadır. Olağanüstü hal, anayasal düzeni iptal ederek Yüksek Devrim Konseyi’ni ülkenin idaresinde yeniden söz sahibi yapacaktır. Oysa Ali Salih ve Husiler, siyasi meclis ve koalisyon hükümeti kurmuşlardı. Ancak bu müttefikler arasında bile anlaşmazlık rüzgârları esmektedir. Meclis oturumları, medya ve tarafların liderlerinin söylemlerinde bunu açıkça görmek mümkündür. Ali Salih elindeki güç ve ülke içindeki nüfuzunu koruma çabasındadır. Hem de koşulların giderek kötüleştiği, servetin yağmalandığı, maaşların ödenmediği, makam ve mevki için rekabet ve çekişmenin yaşandığı bir ortamda. Ancak Husilerin açgözlülüğü Ali Salih’in iktidar hırsına engel oluyor. Husiler, her şeyi elde edip yönetimde tek başına söz sahibi olmak istiyorlar. Müttefikleri Ali Salih tarafından kuşatılmaktan tırsıyorlar.

Bildiri ve tartışmadaki hak söze, antervari konuşmalar, gözaltılar ve Hizb-ut Tahrir gençlerini sindirerek karşılık vermek, kibirli anarşist milislerin iflas ettiğinin göstergesidir. Kenti sadece kaba kuvvet, demir yumruk ve olağanüstü halle yönetebiliyorlar. Zorbalar ve kötü ahlaklı tiran yöneticilerin izinden gidiyorlar. Yemen halkı arasında fitne ve korku yayıyorlar. Kamu mallarını yağmalıyorlar. Sömürgeci kâfire hizmet için ülkeyi savaşa sürüklediler. Keşke iktidara geldiklerinde İslam’ı uygulasaydılar. Allah’ın indirdiği ile hükmetseydiler. Yemen sahillerindeki savaş gemisi ve gemilerden kalkan uçaklarla Yemen halkını bombalayan Amerika ile savaşsaydılar? Şiar ve sloganları bunu gerektirmiyor mu? Ama nerede. Bir kimse olmayan bir şeyi veremez. Keşke yaptıkları şeyin nelere neden olduğunu bilselerdi. Katil Güvenlik Konseyi ya da her yerde Müslümanları katleden sömürgeci Batılı ülkeler ve Rusya’dan çözüm bekliyorlar!

Bu kardeşlere diyoruz ki, aklınızı başınıza alın ve İslam’ın hükümlerine sımsıkı sarılın. Zulüm ve zalimlerle birlikte yürümekten, Batı özellikle Amerikan planlarına hizmetten vazgeçip tövbe edin. Batılılar, ülkeyi parçalamak, halk arasında mezhepçilik ve ırkçılık tohumlarını saçmak için çalışıyorlar. Ayrıca mazlum mahkûmları derhal serbest bırakın. Allah dostları ile mücadeleden vazgeçin. Ayrıca onlara şunu da hatırlatıyoruz; Yemen halkı Recep ayında Müslüman oldu. Peygamber SallAllahu Aleyhi ve Sellem ve güzide sahabe tarafından kurulan devletin şemsiyesi altında asırlarca refah içinde yaşadı. Onun için İslam’a ve onun hakemliğine geri dönün. İslam Devletini kurun. Bu uğurda kendisini adayan Hizb-ut Tahrir ile birlikte çalışın. Hilafetle mücadele eden ve İngilizlerin desteğiyle 28 Receb 1342 yılında Hilafeti ilga eden mücrim Mustafa Kemal’in yaptığı gibi insanları Allah yolundan alıkoymayın. Bunun için köşe taşı olmayın. Müslümanlar, Hilafetin ilgasıyla zillet, zül ve tefrikaya düştüler.

Muhammed SallAllahu Aleyhi ve Sellem önderliğinde Recep ayında İslam ve Hilafetle müşerref olan, Muaz b. Cebel gibi bir kadı ile tanışan, ecdadı insanlığa İslam bayrağını taşıyan iman ve hikmet ehli Yemen halkına da diyoruz ki, sefil koşullar ve sefaletten kurtulmak için bu gibi ayda Nübüvvet metodu üzere Raşidi Hilafet Devletini kurmak üzere çalışın. Özellikle de Hilafetin yıkılış yıldönümünde. Siz ve ümmetin durumu içler acısıdır. Zillet, aşağılanma, parçalanmışlık ve iç çatışma yaşıyor. Yaşadıklarımız ve tanık olduklarımız söze hacet bırakmıyor. Bu yüzden İslam’a ve İslam Devletini yeniden kurmak için çalışanlara yardım etmek farzdır.

Şüphesiz Hizb-ut Tahrir / Yemen Vilayeti gençleri, Allah’ın izniyle Peygamber SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in metodu üzerinde yürümeye devam edecekler ve Nübüvvet metodu üzere ikinci Raşidi Hilafeti kurarak İslami hayatı yeniden başlatma gayelerini erişmek için gece gündüz çalışacaklar. Hizbin gençleri ümmetin yüzüne asla silah doğrultmaz, ümmeti iyilik kaynağına götürmek için rehberlik ederler. Zalimlerin zulmü, hilekârların hilesi gençleri bu yoldan caydıramayacaktır. Ta ki Allah Subhânehu ve Teâlâ, aralarında hakla hükmedene dek. Kuşkusuz O, hükmedenlerin en hayırlısıdır.