Ürdün rejimi güvenlik güçleri, evinde arama yaptıktan sonra Şeyh Yahya Habbas’ı gözaltına alıp Zerka İstihbarat merkezine götürdüler. Ardından Hizb-ut Tahrir’e üye olmak suçlamasıyla mahkemeye çıkarıldı. Hâkimin Habbas’ı serbest bırakmasına karşılık güvenlik güçleri, Zerka valisine çıkarılmasını istediler. Vali de, yaşına ya da gücüne ve tutuklanma nedenine -ki İslam davasını taşımaktır- bakmaksızın Marka cezaevine gönderilmesine karar verdi. Davetin taşınmasını ve İslam Şeriatı için çalışılmasını sürgün, tutuklama ve yasağı gerektiren bir suç olarak saydı!

Şeyh Yahya Habbas, emekli bir imamdır ve Kuranı Kerim öğretmenidir. Küskünleri barıştıran biri olarak bilinir. Böyle biri suçlular ve sicil kayıtları olanlar gibi suçları önleme yasasına maruz kalıyor!

Dönüyor ve diyoruz ki, rejim güvenlik güçlerinin bu tür baskıcı eylemleri, Hizb-ut Tahrir gençlerini İslami hayatı yeniden başlatma ve Nübüvvet metodu üzere Raşidi Hilafet Devletini kurma siyasal faaliyetinden caydıramaz.

وَسَيَعْلَمُ الَّذِينَ ظَلَمُوا أَيَّ مُنقَلَبٍ يَنقَلِبُونَ“Zulmedenler, hangi dönüşle döndürüleceklerini yakında bileceklerdir.” ^{[Şuara 227]}