Salı, 22 Cumade’s Sânî 1446 | 2024/12/24
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü

بسم الله الرحمن الرحيم

Pakistan’da Ekonomik Yıkım Planlayan Sömürgecilik Enstrümanı IMF’yi Reddedin

Pakistan’ın yeni yöneticileri, Kasım 2018’de IMF ile görüşmelere yeniden başlayacaklarını duyurdular. Kredi ve şartlı yardım talebinde bulundular. Maliye Bakanı Asad Umar 13 Ekim 2018’de yaptığı açıklamada “IMF’ye 19. kez başvuruyoruz ve bunun en son olmasını diliyoruz” diye konuştu.

Oysa gerçek şu ki IMF, bir sömürgecilik enstrümanıdır ve kredi alan ülkenin kendi ayakları üzerinde durmasına asla izin vermez. İktidara gelmeden önce Pakistan’ın yeni yöneticileri, bu gerçeği kabul etmişlerdi. 18 Eylül 2011’de İngiliz The Guardian gazetesine bir demeç veren İmran Han “Yardımla yaşayan bir ülke mi? Ölüm daha iyidir. Sömürgecilik gibi yardım potansiyelinize ulaşmanızı engeller, aşağılayıcıdır. Bildiğim kadarıyla IMF ya da Dünya Bankası programını uygulayan her ülke, yoksulları fakirleştirmiş, zenginleri de zenginleştirmiştir.” şeklinde konuşmuştu.

IMF, İslami yönetim altında iken son derece zengin olan Hint Yarımadası’nı yoksullaştıran İngiliz Doğu Hindistan Şirketi’nin sömürgecilik halefidir. Bugün IMF, dünyada Batı ekonomik hakimiyetinin kurumsal garantisidir. Ülkelere yıkıcı ekonomik şartlar dayatmakta, bu ülkelerin Batılı ülkelerin rakibi olmalarını engellemektedir.

IMF, ülkede doğrudan fiyat artışına neden olan, yaygın ve acımasız enflasyon olarak yansıyan yerel para birimini zayıflatmaktadır. Tarım ve sanayi ürünleri alımı pahalılaşmakta, enerji ve akaryakıt maliyetleri artmakta, bu yüzden üretim ve nakliye daha pahalı hale gelmektedir. Zorluklar gözetilmeksizin herkese uygulanan Genel Satış Vergisi (GST) gibi “regresif” vergiler artmaktadır.

IMF, yerel ekonominin aşağı yönlü sarmalını sürdürmek için kamuya ait büyük gelir kaynaklarının özelleştirilmesi konusunda ısrar etmektedir. Böylece devlet, vergi ve sömürgeci kredilere daha fazla bağımlı hale gelmektedir. Özelleştirme, devletin büyük gelir kaynaklarını verimli bir şekilde yönetemeyeceği yönündeki kusurlu fikrin bir ürünüdür. Böylece bu kurumlar milyarlarca kar yapan özel şirketlere devredilmekte, devlet, ulusal ekonomiyi vergilere boğmakta, sonra da Doğudan ve Batıdan kredi dilenmektedir. Faize dayalı sömürgeci krediler, asli borçlarını defalarca ödeseler bile ülkelerin her zaman borçlu kalmalarını sağlar.

IMF, devleti ve yerel üretimi zayıflatmak için Batı ürünlerine düşük ithalat vergileri konulmasını ister, Batının yerel pazarlara ve kaynaklara erişimini sağlar ve Batıya geri dönüşüne yönelik önlemler alır.

Ey Pakistanlı Müslümanlar!

Uçuruma düşüş tek bir ayak kayması ile başlar. Rejimin Pakistan ekonomisini yıkıma sürükleyen sömürgecilik enstrümanı IMF ile müzakerelerine karşı artık sesimizi yükseltmeliyiz. Kafirlerin işlerimizi idare etmesine izin vermemeliyiz. Zira Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurdu:

وَلَنْ يَجْعَلَ اللَّهُ لِلْكَافِرِينَ عَلَى الْمُؤْمِنِينَ سَبِيلًا“Allah kafirler için müminler üzerinde bir yok kılmayacaktır.” [Nisa 141] İşlerimizi İslami hükümlere uymayan bir kuruma havale etmemiz caiz değil. Zira Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurdu:

أَلَمْ تَرَ إِلَى الَّذِينَ يَزْعُمُونَ أَنَّهُمْ آمَنُوا بِمَا أُنْزِلَ إِلَيْكَ وَمَا أُنْزِلَ مِنْ قَبْلِكَ يُرِيدُونَ أَنْ يَتَحَاكَمُوا إِلَى الطَّاغُوتِ وَقَدْ أُمِرُوا أَنْ يَكْفُرُوا بِهِ وَيُرِيدُ الشَّيْطَانُ أَنْ يُضِلَّهُمْ ضَلالا بَعِيدًا“(Ey Muhammed!) Sana indirilen Kur’an’a ve senden önce indirilene inandıklarını iddia edenleri görmüyor musun? Tâğût’u tanımamaları kendilerine emrolunduğu hâlde, onun önünde muhakeme olmak istiyorlar. Şeytan da onları derin bir sapıklığa düşürmek istiyor.” [Nisa 60]

Ey Pakistanlı Müslümanlar!

Pakistan’ın İslam yoluyla gerçek potansiyeline ulaşmasını sağlamak için Nübüvvet metodu üzere Hilafeti yeniden kurma uğrunda Hizb-ut Tahrir ile birlikte çalışmalıyız. Hilafet, IMF’yi, üyeliğini, kredilerini, faiz ödemelerini ve ekonomimizi baltalayan şartlarını kesinlikle reddedecektir. Dahası Hilafet, İslam’ı uygulayarak devlet hazinesine milyarlarca dolarlık kaynak üretecektir. Enerji ve mineraller hakkında İslami hükmü uygulayacaktır. İslam’a göre bunlar kamu mülkiyetidir ve tüm gelirleri de devletin gözetiminde halkın ihtiyaçları için harcanır. Şirketler için de İslami hüküm geçerli olacak, büyük ölçekli fabrikalar, inşaat, ulaştırma ve telekomünikasyon gibi büyük sermayeli sanayinin özel mülkiyetini kısıtlayacaktır. Böylelikle devlet bu sektörlere hâkim olacak ve dolayısıyla halkın işlerini gütmek için devasa gelirlere sahip olacaktır. Ticari mallara zekât ve tarım ürünlerine de Haraç gibi İslami hükümleri uygulayacak, bireylerin yoksulluğunu hesaba katmayan GST ve gelir vergisi gibi baskıcı vergilendirmeyi ortadan kaldıracaktır. Para birimine ilişkin İslami hükmü uygulayarak, dolar kuru yerine para biriminin altın ve gümüşe dayalı olmasını sağlayacaktır. Böylelikle enflasyon nedenlerinin kökünü kazıyacak, bin yılı aşkın bir süredir Hilafette fiyat istikrarını sağlayan para birimini geri getirecektir. Hilafet, iktidardaki yöneticilerin kişisel zenginliğindeki aşırı artış konusuna da İslami hükmü uygulayacak, yolsuzluk paralarına el koyarak Beytül Mala aktaracaktır. Bunlar, dinin Müslümanlara farz kıldığı, dünyada refahlarını, ahirette ise Allah’ın rızasına nail olmalarını sağlayan hükümlerden yalnızca bir kısmıdır.

Ey Pakistan silahlı kuvvetleri!

Bajwa-İmran rejimi, önceki rejimlerle aynı doğrultuda ilerliyor, ülkeyi ekonomik uçuruma sürüklüyor ve Batılı sömürgecilerin egemenliğini artırıyor. Bu yıkım yürüyüşünü durdurmak farzdır. Huzuruna çıktığınızda Allah Subhânehu ve Teâlâ sizi bundan dolayı hesaba çekecektir. İslam’ı Medine’de iktidara taşıyan ve devlete dönüştüren öncüllerinizi hatırlayın ve Nübüvvet metodu üzere Hilafetin yeniden kurulması için Hizbe nusret verin. Sad b. Muaz gibi Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem’e nusret veren Müslüman kardeşlerinizi hatırlayın. Nitekim Sad öldüğünde, annesi ağlayınca Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem ona şöyle dedi:

لِيَرْقَأْ - لينقطع - دَمْعُكِ وَيَذْهَبْ حُزْنُكِ لِأَنَّ ابْنَكِ أَوَّلُ مَنْ ضَحِكَ اللَّهُ إِلَيْهِ وَاهْتَزَّ لَهُ الْعَرْشُ“Gözyaşların dinsin, üzüntün bitsin. Çünkü senin oğlun, Allah’ı güldüren ve Onun arşını titreten kimselerin ilkidir.” [Taberani]

Bu, Allah’ın rızasına nail olmanın ve halkımızı yıkımdan kurtarmanın yegâne yoludur.

حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Pakistan Vilâyeti


H. 10 Safer 1440
M.  Cuma, 19 Ekim 2018

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER