بسم الله الرحمن الرحيم
Samimi İnsanların Konuşmasının, Destekçiler ve Komplocuların Zincirlerini Kırmanın, Kırmızıçizgileri Yıkmanın Zamanı Gelmiştir
Suç rejimi ve düşman Rus uçaklarının düzenlediği yüzlerce hava saldırısı kesintisiz devam ediyor. Yeryüzünü yakıp yıkma politikası uyarınca binlerce füze ve bomba yağdırıyorlar. Rejim güçleri, Hama’nın kuzey ve İdlib’in güney kırsalındaki kasabaları ele geçirmek için ilerlemeye çalışıyorlar... Bununla birlikte insanlar, rejim güçlerine karşı ellerindeki basit silahlarla direnç gösteriyor, ilerlemelerini zorlaştırıyorlar. Bu yüzden bazı bölgeler, vur kaç saldırılarına tanık oluyor ve kontroller nöbetleşe değişiyor! Sahada tanık olduğumuz olaylar, herkesin bildiği gerçekleri doğrular nitelikte. Daha önce biz bu gerçekleri defalarca dile getirdik. Düşman tuzaklarının çığ gibi büyüdüğü Şam devriminin bu kritik döneminde kardeşlerimize ve halkımıza şunu bir kez hatırlatmak isteriz:
Suç rejimine bağlı güçlerin zayıflığı gün ışığı gibi açık. Askerlerinin moralleri düşük ve yüz yüze çarpışmaktan kaçınıyorlar. Rejim, kara ve hava birliklerini seferber etti. Yakıcı silahlar kullandı ama yine de sahadaki çatışmayı bir türlü sonlandıramıyor... Amerika ve Rusya’nın planlaması, İran ve yandaşlarının doğrudan desteği, Türkiye’nin sessizliği, açık ya da gizli yardımı, grup liderlerini günaha sevk eden Astana, Soçi ve benzeri zirve ve müzakerelerin ölümcül etkileri olmasaydı, mücrim rejim çoktan yıkılırdı.
Dolayısıyla suç rejimi, gücü ve üstünlüğüne, sahip olduğu uluslararası ve bölgesel desteğe, müzakereler ve konferanslar tuzağı ile kâfir Batı ve beraberindeki entrikacı bölge ülkelerinin grup liderlerini aldatmasına rağmen kurtarılmış bölgeleri ele geçiremedi. Rejim, bu konferanslar ve müzakerelerle askeri kazanımlarının ötesinde kazanımlar elde etti! Garantör ülkelerin vaatleri, destekçileriyle olan ilişkileri, çizilen kırmızıçizgilere olan bağlılıkları, rejimin grup liderlerini aldatmasını kolaylaştırdı... Bu nedenle destekçilerin ve devrime komplo kuran ülkelerin iplerini kesmek, Allah’ın metin ipine sımsıkı sarılmak ve yalnızca O’na tevekkül etmek kaçınılmazdır. Biz, Allah’ın samimi kullarına zafer ve hâkimiyet vaadini yerine getireceğine yürekten inanıyoruz.
إِنَّا لَنَنصُرُ رُسُلَنَا وَالَّذِينَ آمَنُوا فِي الْحَيَاةِ الدُّنْيَا وَيَوْمَ يَقُومُ الْأَشْهَادُ“Şüphesiz ki, Rasûllerimize ve iman edenlere hem dünya hayatında, hem de şahitlerin şahitlik edecekleri günde yardım ederiz.”[Mümin 51]
Cenevre ve Soçi konferanslarında alınan kararların, Şam’daki ajan rejime uluslararası meşruiyet kazandırmak, devriminin gidişatını saptırmak, Şam devrimi ve samimi evlatlarını ortadan kaldırmak, halkı uysallaştırmak, nefislere umutsuzluk ve ümitsizliği aşılamak için olduğu bir sır değil. Fakat kurban vermiş, çok acılar çekmiş, göçe, katliama, evlerin ve köylerin yıkımına maruz kalmış bir devrim halkına karşı bu nasıl olacak? Allah’ın metin ipine tutunmalı, kurulan komplolara karşı durmalı, umutsuzluğa düşmemeli, hak üzerinde sebat etmeli, samimi devrimcilerin etrafında kenetlenmeli, sömürgeci kâfirler ve onların ajanlarıyla işbirliği yapanlardan saflar ayrıştırılmalıdır...
Rabbimizi hoşnut eden ve akidemizden fışkıran “Nübüvvet metodu üzere Hilafet” projesine tutunarak basiretle yürümeliyiz. Küfür, baskı ve suç rejiminin enkazı üzerine Hilafeti kurmak için çalışmalıyız. Dinine yardım ederek Rabbimizin rızasını aramalı, devletini kurarak mübarek Şam toprakları üzerinde La İlahe İllallah Muhammedün Rasûlullah bayrağını dalgalandırmalıyız.
وَيَوْمَئِذٍ يَفْرَحُ الْمُؤْمِنُونَ * بِنَصْرِ اللَّهِ يَنصُرُ مَن يَشَاءُ وَهُوَ الْعَزِيزُ الرَّحِيمُ“O gün Allah’ın zafer vermesiyle müminler sevinecektir. Allah, dilediğine yardım eder. O, mutlak güç sahibidir, çok merhametlidir.” [Rum 4-6]
Hizb-ut Tahrir, size tavsiyelerde bulunuyor, düşmanların tuzaklarına karşı sizi uyarıyor. Hizb, halkına yalan söyleyemeyen bir liderdir. Rasûl SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in metodu doğrultusunda İslami hayatı yeniden başlatma farzını yerine getirmek için uğraş vermekte, kâfir ve entrikacı devletlerin, İslam’a, Müslümanlara özellikle de samimi Suriye halkına karşı kurduğu tuzak ve planları deşifre etmektedir... Sizi bizimle birlikte çalışmaya ve Nübüvvet metodu üzere ikinci Hilafet projesine yardım etmeye çağırıyoruz. Bu, dünya ve ahiret hayatında kurtuluşumuzdur.
يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آَمَنُوا اسْتَجِيبُوا لِلَّهِ وَلِلرَّسُولِ إِذَا دَعَاكُمْ لِمَا يُحْيِيكُمْ وَاعْلَمُوا أَنَّ اللَّهَ يَحُولُ بَيْنَ الْمَرْءِ وَقَلْبِهِ وَأَنَّهُ إِلَيْهِ تُحْشَرُونَ “Ey iman edenler! Size hayat verecek şeylere sizi çağırdığı zaman, Allah’ın ve Rasûl’ünün çağrısına uyun ve bilin ki Allah, kişi ile kalbi arasına girer. Yine bilin ki, O’nun huzurunda toplanacaksınız.” [Enfal 24]
حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Suriye Vilâyeti
H. 4 Şevvâl 1440
M. Cuma, 07 Haziran 2019