- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
Haber-Yorum
Mısır Rejimi, Yahudilere Hizmet Etmek Dışında Hiçbir Zaman Filistin Davasıyla İlgilenmedi
Ona Güvenmek Acıların Devam Etmesi ve Ümmetin İradesine Muhalefettir
Haber:
Mısır güvenlik kaynakları, bir sonraki duyuruya kadar Gazze Şeridi sınırındaki Refah sınır kapısını Pazartesi günü kapatacağını söyledi. Gazze Şeridi’ni yöneten Filistin Hamas Hareketi ise, Mısır'ın sınırı her iki yönde de kapatma kararını herhangi bir ayrıntı vermeden kendisine bildirdiğini belirtti.
Reuters, Mısırlı iki güvenlik kaynağının, Cumartesi günü Yahudi varlığı ile Hamas arasında yaşanan gerilimin ardından güvenlik nedenleriyle kapanmanın olduğunu söylediklerini aktardı. Zira Yahudi uçakları, o gün erken saatlerde Gazze ile Yahudi varlığı arasındaki sınırda karşılıklı ateş açılmasının ardından Gazze’deki mevzileri bombalamıştı.
Refah, yıllardır mal ve insanların hareketine ciddi kısıtlamalar getiren Yahudi devleti liderliğinde ablukanın empoze edildiği Mısır ile Gazze arasındaki tek geçiş noktasıdır.
Mısır, Şubat ayında sınırı süresiz olarak açarken bunu, o sırada Kahire’de bir araya gelen Filistinli gruplar arasındaki müzakereleri teşvik etme girişimi olarak nitelendirmişti. (Rusya el-Yevm, uyarlanmıştır)
Yorum:
Yahudi varlığının, ümmetin bedenini yiyip bitiren bir kanser gibi yerleştirilmesinden beri, ümmetin kalbine isabet eden ve bağrında kapanması imkansız kanayan bir yara açılmıştır. Başta Mısır rejimi olmak üzere Arap rejimleri bu cürümden beri ve uzak değillerdir. Zira onların ihmalkarlıkları ve suç ortaklıkları, Yahudileri mübarek topraklarda güçlendirmiş olup hala halkı ve Mescid-i Aksa’sı acılar içinde kıvranmakta, baskı ve Yahudileşmeye maruz kalmakta, Gazze’de peş peşe çıkan savaşlarda parçalara bölünmekte, boyun eğdirilmek ve kontrol altına alınmak amacıyla nefesleri kesen boğucu bir ablukaya alınmaktadır.
Tüm bu zulüm ve düşmanlığın, bizim hakkımızda bir ahit ve anlaşma gözetmeyen bir düşmandan gelmesi garip değildir. Ancak garip olan, en büyük düşmanlığı, başta gece gündüz Filistin davasıyla ilgilendiğini, onu çözmek ve halkına hakkını geri vermek için her türlü çabayı gösterdiğini iddia eden Mısır rejimi olmak üzere kardeş olarak adlandırılan kimselerin yapmasıdır. Bu arada Mısır’ın Gazze’ye defalarca savaş ilan etme platformu olduğu ve ayrıca Gazze Şeridi halkının tek çıkış noktası olan Refah geçiş kapısını kapatarak kuşatmaya katıldığı somut bir şekilde hissedilmektedir. Bazı subay ve askerlerin Gazze Şeridi’ne gidip gelen insanlara karşı uyguladıkları aşağılama ve gasp durumu ve Yahudiler ile Filistin halkı arasında arabuluculuk rolü oynamakla yetinmeleri de cabası. Bu arabuluculuklar, Yahudilerin talep ve çıkarlarına daha yakındır. Bu ise Mısır istihbarat görevlilerinin zaman zaman Gazze Şeridi’ne taşıdıkları tehditkâr ve yıldırıcı mesajlarda açıkça görülmektedir. Geçidin son kapanışı da, Mısır rejiminin Filistin sorununu özgürleştirip Yahudi varlığını ortadan kaldırarak halkının acılarına son vermeye istekli olmadığını ve grupların bu gerçeği anlaması gerektiğini kanıtlayan delillerden bir delildir. Binaenaleyh bu rejimlere güvenmenin, bir yandan davanın ömrünü ve Filistin halkının acılarını uzatırken diğer yandan da ümmetin iradesine ve bu rejimlerden kurtulup özgürleşme çabasına muhalif olduğunu da anlamaları gerekir.
Bu grupların, bu rejimlerle ilişkilerini kesmeleri, Filistin davasına karşı suç ortaklarını ve komplolarını ifşa etmeleri, ümmetin bilinç düzeyini yükseltmeye katkıda bulunmaları, bu rejimlerden kurtulmak için ümmetin güçlerini toplamaya sevk etmeleri ve ümmetin ve ordularının, onları birleştiren bir devletin ve iradelerini ifade eden bir liderliğin altında Filistin’e doğru hareket etmeleri için kapıyı sonuna kadar açmaları gerektiği anlaşılmalıdır. İşte çözüm budur. Bunun dışındaki her şey, zaman kaybı, siyasi saflık ve mübarek topraklardaki komploya ortak olmaktır.
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Halid Said - Mübarek Toprak (Filistin)