Haber - Yorum

Erdoğan’ın Suriyeli Müslümanları Kademe Kademe Kasap Esed’e Teslim Etme Projesi!

    Haber:

    Cumhurbaşkanı Erdoğan: “Güvenli bölgelere 500 bin Suriyeli dönüş yaptı. 1 milyon Suriyeli kardeşimizin dönüşünü sağlayacak bir projeyi hayata geçireceğiz” dedi. (03.05.2022 Ajanslar)

    Yorum:

    Amerikan planı doğrultusunda Suriye devrimini kuşatma ve kürtaj hamlesinin ardından şimdi de Erdoğan, çeşitli projeler adı altında 2023 seçimlerine doğru Suriyeli Müslümanları aşama aşama kasap Esed’e teslim etmenin çabası içerisinde. Zorba Esed’in vahşet ve barbarlığından kaçarak Türkiye’ye gelen Müslümanları, Sykes-Picot sınırları gereği ülkenin asli değil geçici sakinleri, daha doğrusu misafirleri olarak gören Erdoğan, içerde de oluşan Suriyeli aleyhindeki kamuoyunun etkisiyle bu Müslümanları ilk olarak güvenli denilen bölgelere yerleştirmenin, daha sonra da bu bölgelerin asrın mücrimi Esed’e teslim etmenin projesidir bu.

    Erdoğan’ın 18 Nisan’da yaptığı “Suriyeli ‘kardeşlerimizin’ gönüllü ve onurlu geri dönüşleri için elimizden gelen gayreti gösteriyoruz” ve bir gün sonra da 19 Nisan’da ortağı MHP lideri Bahçeli’nin “Düzensiz göç istilaya dönüşüyor” açıklamaları, kukla AKP-MHP’nin efendileri ABD’nin siyasi çözümüne özellikle 2023 seçimlerine doğru hız verdikleri anlamına geliyor. Yaklaşık bir sene önce “Sığınan Allah’ın kullarını katillerin kucağına atmayacağız” diyen Erdoğan’ın söylem ve eyleminde bu keskin u dönüşünün yerel olarak büyük olasılıkla 2023 seçimleriyle, uluslararası olarak da büyük bir yap-boz olan Amerikan siyasi çözümüyle bir ilgisi var. Ayrıca Erdoğan ve ortağı Bahçeli’nin bu açıklamalarının Arap rejimlerinin Suriye ile normalleşme trendinin ardından gelmesi de dikkat çekici. Suriye Anayasa Komitesi’nin Cenevre görüşmeleri, Suriye-Arap rejimleri normalleşmesi, ‘göçmenleri’ ülkelerine geri gönderme projesi ve Esed rejiminin Aralık 2021’de yerinden edilen Suriyelilerin geri dönüşü için kapsamlı bir af çağrısında bulunması ve hazırlığı içinde olması, aslında Amerikan siyasi çözüm yap-bozunun bir parçası.

    Erdoğan hükümeti, bir ülkeye sığınanları zorla geri gönderemeyeceğini bildiği için gönüllü geri dönüşlerini sağlamak için Suriyeli ‘göçmenlerin’ sokakta darp edilmelerine, öldürülmelerine olanak sağlıyor ya da göz yumuyor. Ki terörize edilen Suriyeliler gönüllü olarak ama aslında zorla ülkelerine geri dönsünler. Yoksa “misafir” olarak kabul ettiği Müslümanları gönüllü olarak ülkelerine nasıl geri gönderebilir? Hele de yaşadıkları onlarca yıllık zulüm ve baskının ardından.

    Diğer yönden Ukrayna bataklığına batan Rusya’nın, Amerika’nın istediği gibi Suriye’den çekilmesini kolaylaştırabilir. İçerideki ajanı zorba Esed’in kapsamlı af tasarısı ve hemen peşi sıra Türkiye’deki ajanı Erdoğan ve MHP’nin gönüllü geri dönüş projesi ve kuklası Arap rejimlerinin normalleşme trafiğine hız vermesi, Amerikan ajanlarının senkronize ve harmoni içinde hareket ettiklerini gösteriyor. Bu bağlamda Erdoğan’ın, BAE, Suudi Arabistan, Ermenistan ve Mısır ile normalleşme hamlelerinin ardından muhtemelen bir sonraki normalleşme hamlesi kasap Esed rejimi ile olabilir.

    İşsizliğin, yoksulluğun kol gezdiği, altyapının tamamen tahrip olduğu, Dünya Gıda Programı’na göre Suriye’de iç savaşın başından bu yana en büyük açlık sorununun, “insani felaket”in yaşandığını söylediği bölgelere Erdoğan’ın “kardeşlerim” dediği Suriyeli Müslümanları göndermek kardeşlik hukukuna sığar mı? Eğer İslam ümmeti bugün budurumdaysa, bunun başlıca sorumlusu bu hain yöneticiler ve uyguladıkları kokuşmuş laik demokratik sistemdir.

    Hilafetin yıkılmasının ardından İslam ümmeti paramparça olmuştur. Bu dağınıklığın devamlılığını sağlayan, bekçiliğini yapan işte bu ajan yöneticilerdir. Bu dağınıklığı sadece birleştirici ve bütünleştirici Raşidi Hilafet bertaraf edebilir. Bunun dışındaki herhangi bir proje sömürgeci kâfirin çıkarına olacaktır.

إنَّما الإمَامُ جُنَّةٌ يُقَاتَلُ مِن ورَائِهِ ويُتَّقَى به

“Muhakkak ki imam (Halife) kalkandır. Onunla savaşılır ve korunulur.”

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan

Ercan Tekinbaş