Haber - Yorum

Ne İngiliz parlamenter Sistem ne de Amerikan Başkanlık Sistemi! Yegâne Çözüm Râşidî Hilafet Sistemi

Haber:

Cumhuriyet Halk Partisi, Demokrat Parti, Gelecek Partisi, DEVA Partisi, İYİ Parti ve Saadet Partisi Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem'e geçiş için gereken anayasa değişikliği önerisini, 6 siyasi parti liderinin katıldığı programla kamuoyuna açıkladı. (Ajanslar)

Yorum:

Altılı masadan oluşan muhalefet liderlerinin hazırladığı anayasa taslağı 84 madde ve 9 başlıktan oluşuyor. Hazırlanan anayasa değişikliği önerisi “Şimdi demokrasi zamanı” sloganıyla kamuoyuna açıklandı.

Altılı Masa’nın güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçişe ilişkin anayasa değişikliği önerisinde, öne çıkan bazı önemli düzenlemeler şöyle:

-        Cumhurbaşkanı mevcut sistemde olduğu gibi halk tarafından ve geçerli oyların salt çoğunluğunu alarak, yani en az yüzde 51’in oyuyla seçilecek.

-        Yüzde 7 olan seçim barajı yüzde 3’e düşürülecek.

-        Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısının siyasi partilere kapatma davası açabilmesi TBMM iznine bağlanıyor.

-        Cumhurbaşkanlığı kabinesi yerine, eski sistemde olduğu gibi bakanlar kurulu oluşturulacak.

-        İçişleri Bakanlığı’nın belediye başkanlarını ve meclis üyelerini görevden uzaklaştırma yetkisi kaldırılacak. Onun yerine Danıştay kararı getirilecek.

-        Olağanüstü Hal sistemi yeniden düzenleniyor. Buna göre OHAL ilan etme yetkisi, cumhurbaşkanı başkanlığında toplanan Bakanlar Kurulu’na ait olacak, OHAL KHK’sı çıkarılamayacak.

-        Hakimler ve savcılar kurulu kapatılarak hakimler kurulu ve savcılar kurulu kurulacak.

-        Anayasa Mahkemesi’nin üye sayısı 15'ten 22'ye çıkarılacak. Üyelerden 20'sinin TBMM, bölümleri cumhurbaşkanı tarafından öngörülmeyecek. Mahkemenin bölüm sayısı ikiden dörde yükseltilecek.

Öncelikle muhalefet partilerinin hazırlamış olduğu bu anayasa önerisi İngiliz parlamenter sisteme geri dönüşü içeriyor. Halktan daha ziyade İngilizlerin çıkarlarını esas almıştır. Amerikan başkanlık sistemi yerine İngiliz parlamenter sistem dikkate alınmıştır. Muhalefet kelime oyunu yaparak parlamenter sistem yerine güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçmek istediğini söylüyor.

Türkiye 2017 yılında yapılan referandumla Amerikan tarzı Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemine geçiş yaptı. AK Parti, mucidi İngilizler olan parlamenter sistem yerine bu yeni sistemle birçok siyasi kazanım elde etti. Böylelikle AK Parti, yaklaşık seksen yıldır İngilizlerin kök saldığı başta ordu ve yargı olmak üzere birçok kurumda üstünlük elde etti. Yaklaşan 2023 Cumhurbaşkanlığı seçimleri İngilizler açısından kritik bir öneme sahiptir. İngilizleri temsil eden altılı masa bu seçime büyük bir önem veriyor. Amerika’nın yörüngesinde hareket eden AK Parti, 2023 seçimlerini yeniden kazanması halinde İngilizler bu kaybın kendileri açısından bir yıkım olacağını çok iyi biliyor. Bundan dolayı altılı masa mevcut anayasayı topluma tek adam anayasası ya da buna müsaade eden bir anayasa göstererek hazırlamış olduğu bu anayasayı da sözde çoğulcu, demokratik, insan hakları odaklı, güçlü bir parlamenter sisteme geçiş olarak öneriyor. Dolayısıyla AK Parti, 2023 seçimlerinde büyük bir galibiyetle çıkıp şu anki sistemi devam ettirmek isterken altılı masadan oluşan muhalefet partileri de seçimi kazanarak güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçiş yapmak istiyor.

Bununla beraber altılı masanın hazırlamış olduğu anayasa önerisine bakıldığında Kürt seçmene sıcak mesajlar verildiği görülüyor. AK Parti ve altılı masanın 2023 seçimlerini kazanabilmesi için Kürt seçmenin oylarına ihtiyacı var. Özelikle altılı masanın hazırlamış olduğu anayasa önerisinde ise hem HDP’ye hem de Kürt seçmene sıcak mesajlar verildiği görülüyor. Mesela; parti kapatılmasını zorlaştıran, belediyelere kayyum atamasının önüne geçen, milletvekili dokunulmazlığını zorlaştıran birtakım maddeler var. Yine bununla birlikte FETÖ seçmenine dönük OHAL (Olağan üstü hal) döneminde alınan ve Cumhurbaşkanına büyük yetkiler veren kanun hükmünde kararların kaldırılması da yeni anayasa taslağında yer alıyor.

Altılı masayı oluşturan muhalefet partileri toplumsal bütün sorunların kaynağını Cumhurbaşkanlığı hükümet ya da başkanlık sisteminde görüyor. Toplum içerisinde bu yönde bir kamuoyu oluşturmaya ve toplumu manipüle etmeye çalışıyor. Kendilerinin önerdiği yeni anayasa ve bu anayasayı uygulayacak olan güçlendirilmiş parlamenter sistemin ise bütün krizlere çare olacağını kamuoyuna deklare ediyor.

1923’ten günümüze kadar toplam üç adet anayasa değişikliği gerçekleştirilmiş ve onlarca kanun maddesi üzerinde tadilat yapılmıştır. Yapılan onlarca düzenlemelere rağmen toplumun gidişatında olumlu bir değişim yaşanmamıştır. Tatbik edildiği dönemde parlamenter sistem halkın sorunlarına çözmede en ufak bir başarı sağlayamamıştır. Yine aynı şekilde şu an tatbik edilen başkanlık sistemi de bu konuda yetersiz kalmış hatta başarısız olmuştur.

Aslında her iki sistemin birbirinden pek fazla bir farkı yok. Temelde aynı. Her iki sistem de sömürgeci kafirlerin çıkarlarına hizmet ediyor. Temel dayanakları dini hayattan ayıran ve gayri İslami sistem olan laik demokratik kapitalist sisteme dayanıyor. Her iki sistem de kamusal alanda İslam’a söz hakkı tanımıyor. İslam’ı hayatın tüm alanlarından söküp atan ve İslam’a düşmanlık eden bir sistem.

Dolayısıyla altılı masanın hazırladığı bu anayasa önerisi daha önceki anayasalar gibi mevcut toplumsal krizleri ve toplumsal kutuplaşmaları asla sonlandıramayacaktır.

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan

Yılmaz ÇELİK