Haber-Yorum

Mescid-i Aksa’nın Saflığı Kirletiliyor!

Haber:

Gâsıp Yahudi varlığının sözde Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir, 03/01/2023 Salı sabahı mübarek Mescid-i Aksa’ya baskın düzenledi.

İbrani Kanalı 7'ye göre baskın operasyonu, Şin Bet ve Yahudi polisinin sıkı güvenlik koruması altında gerçekleşti.

Daha sonra Ben-Gvir, Mescid’e yönelik saldırısını sonlandırdı ve Ben-Gvir nedeniyle bir gecikmenin ardından yerleşimcilerin El-Aksa’ya saldırmasına izin verildi. (Sama El-Ahbariyye, uyarlanmıştır).

Yorum:

Mübarek Mescid-i Aksa’ya yönelik bu kirletme suçunun akabinde Hizb-ut Tahrir Mübarek Toprak (Filistin) Medya Bürosu yayınladığı basın açıklamasında şöyle dedi: “Ben-Gvir, Kudüs’ün ve tüm mübarek toprakların Müslümanların başındaki yöneticilerin önem listelerinin en alt sırasında bile yer almadığı konusunda kesin bir bilgisi olmamış olsaydı, Mescid-i Aksa’yı basma ve yerleşimci sürüleriyle avlularında dolaşma tehditlerini asla yerine getiremezdi. Zira Müslümanların başındaki yöneticilerin,Mescid-i Aksa’nın vesayetine ve onun davasının kırmızı çizgi olduğuna dair terennüm ettikleri tüm sloganlar ve hengâmeler, Allah’a, Rasulüne ve Müslümanlara yönelik ihanetlerinin ve Yahudiler karşısında utanç verici bir şekilde eğilmelerinin görüntüsünü kamufle etmek amacıyla gözlere kum serpmek için medya bombardımanından başka bir şey değildir.”

Basın açıklaması şunu da ekledi: “Yahudilerin Allah’ın Rasulü Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in Mesra’sındaki arbedesine ve mübarek toprakların halkına karşı işlediği günlük suçlara yönelik gereken cevap, sadece bu gâsıp varlığı kökünden söküp atmak amacıyla mübarek topraklara doğru harekete geçmek için ümmetin ve ordularının yardımıyla olacaktır. Bu çözümün uygulanmasını geciktirmek ve bu gâsıp düşman varlığı dizginlemek için sözde uluslararası topluma güvenmekle avunmak, bu varlığın ifsadını uzatacak, kibrini ikiye katlayacak ve onu daha fazla suç işlemeye teşvik edecektir.”

Basın açıklaması, İslam ümmetine, özellikle de ordularına ve içindeki güç ve kuvvet ehline Allahu Teala’nın şu kavlini hatırlatarak son buldu: يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُواْ مَا لَكُمْ إِذَا قِيلَ لَكُمُ انفِرُواْ فِي سَبِيلِ اللّهِ اثَّاقَلْتُمْ إِلَى الأَرْضِ أَرَضِيتُم بِالْحَيَاةِ الدُّنْيَا مِنَ الآخِرَةِ فَمَا مَتَاعُ الْحَيَاةِ الدُّنْيَا فِي الآخِرَةِ إِلاَّ قَلِيلٌ “Ey iman edenler! Size ne oldu ki, "Allah yolunda savaşa çıkın!" denildiği zaman yere çakılıp kalıyorsunuz? Dünya hayatını ahirete tercih mi ediyorsunuz? Fakat dünya hayatının faydası ahiretin yanında pek azdır.” [Tevbe 38]

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan

Muhammed Abdulmelik