Haber-Yorum

Kırım İmamı İslam'a Davet Ettiği İçin 17 Yıl Hapis Cezasına Çarptırıldı!

Haber:

12 Ocak’ta BBC’nin Rusça sayfası, Rostov-na-Donu’daki askeri bir mahkemenin, Rusya’nın ilhak ettiği Kırım'da tutuklu bulunan İmam Raif Fevziyev’i katı bir rejim olan sömürgesinde 17 yıl hapis cezasına çarptırdığını bildirdi.Rusya tarafından terörist ilan edilen ve Rusya’da yasaklanan ancak Ukrayna’da yasaklı olmayan bir örgüt olan Hizb-ut Tahrir davasıyla suçlanıyor.

Kırım’ın Stroganovka köyünden olan 42 yaşındaki imam, Rus yasalarına göre yargılanıyor; dolayısıyla (Ceza Kanunu’nun 1. Kısım 205.5 Maddesi) gereği bir terör hücresi düzenlemek ve (Ceza Kanunu’nun 278. Maddesi) gereği iktidarı ele geçirmeye hazırlanmakla suçlandı.

Bir gün önce Rostov-na-Donu’daki aynı Güney Bölge Askeri Mahkemesinde beş Kırımlı Müslüman, tamamı Rusya’nın terörist olarak sınıflandırdığı İslami Hizb-ut Tahrir Partisine benzer davalarda 13 yıl hapis cezasına çarptırıldılar. Bu ise Genel Kurul üyelerinin “Kırım Dayanışma” raporunda geçmiştir.

Yorum:

Kremlin, özellikle İslami Davet taşıyıcıları olmak üzere Kırım Müslümanlarına karşı suç işlemeye devam ediyor. Zira Kırım Müslümanlarının İslam’ı terk etmeyeceğini ve İslam’a sımsıkı sarılmaya ve ona davet etmeye devam edeceğini bilen Kremlin rejimi, Kırım Müslümanları üzerindeki otoritesini pekiştirmek için, arama ve tutuklama operasyonları, mahkemeler aracılığıyla infazlar ve asılsız terör faaliyetleri suçlamaları şeklinde fiziksel yıldırma yöntemlerini kullanıyor.

Hizb-ut Tahrir, insanın, toplumun ve devletin sorunlarını çözen bir yaşam sistemi olması vasfıyla İslam’a davet ediyor. Zira İslam, içtimai nizam, yönetim sistemi, ekonomi, eğitim politikası ve ukubat hükümlerini içerdiği gibi diğer hükümleri de içeriyor.

Hizb-ut Tahrir, İslami bir toplum inşa etmek için Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in metoduna göre fikri ve siyasi bir çalışma yapmak için kuruldu. Dolayısıyla Hizb-ut Tahrir’in fikirleri, fikri olarak insanın aklını ikna etmekte birlikte insanın fıtratına da uygundur. Bu yüzden bu fikirlerin, toplumun akımları üzerinde, hatta Hizbin gençleriyle bir kez bile iletişim kuran herkesin üzerinde güçlü bir etkisi olmaktadır. Binaenaleyh Hizbin fikirlerine ikna olan Kırım Müslümanları, tam bir inançla, ümitsizliğe düşmeden, tutuklanma ve baskı korkusu olmaksızın İslami hayatı yeniden başlatmak için sürekli olarak çalışmaktadırlar. Allah’ın izniyle yakın bir gelecekte, Allah Subhanehu’nun Kırım Müslümanlarına ve bütün dünya Müslümanlarına yönelik vaadi gerçekleşecektir. Zira Allahu Teala Kerim Kitabı’nda şöyle buyurmuştur: وَعَدَ اللَّهُ الَّذِينَ آمَنُوا مِنكُمْ وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ لَيَسْتَخْلِفَنَّهُم فِي الْأَرْضِ كَمَا اسْتَخْلَفَ الَّذِينَ مِن قَبْلِهِمْ وَلَيُمَكِّنَنَّ لَهُمْ دِينَهُمُ الَّذِي ارْتَضَى لَهُمْ وَلَيُبَدِّلَنَّهُم مِّن بَعْدِ خَوْفِهِمْ أَمْنًا يَعْبُدُونَنِي لَا يُشْرِكُونَ بِي شَيْئًا وَمَن كَفَرَ بَعْدَ ذَلِكَ فَأُوْلَئِكَ هُمُ الْفَاسِقُونَ “Allah, içinizden, iman edip de salih ameller işleyenlere, kendilerinden önce geçenleri egemen kıldığı gibi onları da yeryüzünde mutlaka egemen kılacağına, onlar için hoşnut ve razı olduğu dinlerini iyice yerleştireceğine, yaşadıkları korkularının ardından kendilerini mutlaka emniyete kavuşturacağına dair vaatte bulunmuştur. Onlar bana kulluk eder ve bana hiçbir şeyi ortak koşmazlar. Artık bundan sonra kimler inkâr ederse, işte onlar fasıkların ta kendileridir.” [Nur 55]

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan

Eldar Hamzin