Haber-Yorum

Fransa’da Kaybolan Çocuklarla İlgili Şok Eden Rakamlar!!

Haber:

Birkaç gün önce yayınlanan bir raporda, Fransa'da her 12 dakikada bir çocuğun kaybolduğu bildirildi. Acil durum hattına bağlı bir kurum olan “Çocuk Hakları” Derneği’nin yayınladığı verilere göre, 2022 yılında 40.000'den fazla çocuk kaybolmuştur.

Fransız dergisi Le Point’e göre bu rapor, her yıl 25 Mayıs’a denk gelen Uluslararası Kayıp Çocuklar Günü münasebetiyle yayınlandı.Dergi, raporda yer alan en önemli rakamları vurguladı.

Yorum:

Bu korkunç rakamlar, Fransa’daki çocukluğun çektiği ciddi sorunların kesin bir göstergesidir; işin daha kötü ve acı olanı ise, bu rakamlardan dolayı ülke genelinde alarm zillerinin çalmaması, sorunun hakkının verilmemesi ve çözüm bulmak için ciddi bir şekilde çalışılmamasıdır.

İşin garibi Batılı ülkelerin Müslüman ülkelerdeki çocukların sorunlarına gösterdikleri ilginin, kendi çocuklarının yaşadığı sorunlara gösterdikleri ilgiden daha fazla olmasıdır. Sanki onların lisanı halleri şöyle demektedir; ülkemizde endişelenecek bir şey yok, her şey kontrol altında!

Ancak zaman zaman ortaya çıkan raporlara muttali olan biri, Batı’nın çocuklarının çektikleri acıların çok daha büyük olduğunu, onları içinde bulundukları durumdan çıkarmak için muazzam çabalar sarf etmek gerektiğini ve onları etkileyen, dahası onları derin bir çukura sürükleyen gerileme sarmalını durdurmak için ciddi bir duruş sergilemek gerektiğini fark edecektir.

Başta Fransa olmak üzere Batı’nın genelinin Müslüman çocuklara ilgi duymasının nedeni, kendi ideolojilerini dünyaya yayma ve karşıt düşünceyle mücadele etme çabalarından kaynaklanmaktadır. Zira onların hayata dair mefhumlarını ihraç etmek, kültürel sömürü ve nüfuzu genişletme yöntemlerinden biridir. Bu nedenle meseleyi çok önemsiyorlar; bu yüzden de küçük yaştaki kızların evlendirilmesi ve kızların şeri kıyafet giymeleriyle savaşıyorlar ve çocukların eğitimine hırs gösterilmesi, müfredatın gözden geçirilmesi ve benzerlerinin yapılması çağrısında bulunuyorlar… Dolayısıyla kendi çocuklarının sorunlarıyla ilgilenmek de başka bir hal alıyor; zira Batılı mefhumlar ve izlenen politika rafa kaldırma noktasına gelmesin diye meselenin abartılmayıp cüceleştirilmesi gerekiyor. Bu nedenle katillerin doğum yüzdesi, yaygın saldırı ve tecavüz oranları, çocuklar arasında uyuşturucu kullanma oranı veya diğer şeyler hakkında şok edici rakamlar için medyaya hak verilmiyor ve alarm zilleri çalınmıyor.

Batı’nın çifte standartları, hedeflerini ifşa ediyor ve onların takip edilmeye değer olmadıkları gerçeğini vurguluyor; zira kendi halkları bile onlarda bir hayır görmüyor ve onları, işlerin gözetilmesi ve sorumluluğun üstlenilmesi noktasında rol model olarak görmüyorlar; bu yüzden onların şiddetle, içinde bulundukları durumdan çıkarabilecek bir alternatife ve çözümlere ihtiyaçları vardır.

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan

Minnet Tahir – Tunus