Haber-Yorum

Riyad, Normalleşmenin Eşiğinde!

Haber:

Mekke-i Mükerreme bölgesinde Faziletin Teşviki ve Önlenmesi Komisyonu eski Genel Başkanı Ahmed el-Ğamidi,Yahudi varlığının kanallarından birine verdiği röportajda şunları söyledi: ““İsrail” ile uzlaşmanın meşruiyeti konusunda Müslüman âlimler arasında fıkhî yönden ihtilaf vardır.” Yine şöyle dedi: “Arap girişimi, “İsrail’in” dikkatini çekecek şekilde olmalıdır; çünkü istikrarı sağlayabilecek ve çatışmayı sona erdirebilecek en iyi çözümü temsil etmektedir.” (El-Ğamidi’nin Twitter hesabı, 15 Ağustos 2023)

Yorum:

Allahu Teala şöyle buyurmuştur: يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا لاَ تَتَّخِذُوا الْيَهُودَ وَالنَّصَارَى أَوْلِيَاءَ بَعْضُهُمْ أَوْلِيَاءُ بَعْضٍ وَمَنْ يَتَوَلَّهُمْ مِنْكُمْ فَإِنَّهُ مِنْهُمْ إِنَّ اللَّهَ لاَ يَهْدِي الْقَوْمَ الظَّالِمِينَ * فَتَرَى الَّذِينَ فِي قُلُوبِهِمْ مَرَضٌ يُسَارِعُونَ فِيهِم يَقُولُونَ نَخْشَى أَنْ تُصِيبَنَا دَائِرَةٌ فَعَسَى اللَّهُ أَنْ يَأْتِيَ بِالْفَتْحِ أَوْ أَمْرٍ مِنْ عِنْدِهِ فَيُصْبِحُوا عَلَى مَا أَسَرُّوا فِي أَنفُسِهِمْ نَادِمِينَ “Ey iman edenler! Yahudileri ve Hıristiyanları dost edinmeyin. Zira onlar birbirinin dostudurlar (birbirinin tarafını tutarlar). İçinizden onları dost tutanlar, onlardandır. Şüphesiz Allah, zalimler topluluğuna yol göstermez. Kalplerinde hastalık bulunanların: "Başımıza bir felâketin gelmesinden korkuyoruz" diyerek onların arasına koşuştuklarını görürsün. Umulur ki Allah bir fetih, yahut katından bir emir getirecek de onlar, içlerinde gizledikleri şeyden dolayı pişman olacaklardır.” [Maide 51-52]

Suudi Arabistan ile Yahudi varlığı arasındaki normalleşme ilanı haberleri devam ediyor ve bence bu an meselesi, belki de daha kısa bir sürede de olabilir!

Doğal olarak bu suçun geçmesi için birçok gerekçe seferber edileceği gibi aynı şekilde el-Ğamidi gibi hayasını kaybetmiş birçok medya figürünü, siyasetçiyi, aktivisti ve şeyhi de harekete geçirecektir! Kerim Rasul Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurmuştur: إنَّ مِمَّا أَدْرَكَ النَّاسُ مِنْ كَلَامِ النُّبُوَّةِ الْأُولَى: إذَا لَمْ تَسْتَحِ فَاصْنَعْ مَا شِئْت “İlk peygamberlerden beridir halkın hatırında kalan ve devamlı söylene gelen bir söz vardır: Utanmıyorsan dilediğini yap.”

Rejimler ve şeyhleri adetleri olduğu üzere saptırmaların ve şüphelerin mektebi haline gelen mübarek Hudeybiye Anlaşması’na dayanacaklardır ki o bundan beridir.

Şüphesiz Hudeybiye anlaşmasına kıyas yapmak temelden ve birçok yönden batıldır. Bu yüzden fıkhî açıdan Yahudi varlığı ile normalleşmenin caiz olup olmadığı konusunda rejimlerin şeyhleri ​​ile tartışmaya bile değmez; zira Hudeybiye Anlaşması, savaşan iki taraf arasındaki bir anlaşmadır. Gaspçı varlıkla normalleşmeye gelince, el-Ğamidi’nin yukarıda belirttiği gibi çatışmanın sona erdirilmesi içindir!

O halde mübarek Hudeybiye Anlaşması hakkındaki eziyetlerinizden, yalanlarınızdan ve saptırmalarınızdan vazgeçin.

Mübarek Filistin topraklarını gasp eden Yahudi varlığının tüm eylemlerinden dolayı kendisiyle savaş halinin temel alınması gerekir; çünkü bizler onunla fiili savaş içindeyiz, bu yüzden onunla anlaşma yapmak caiz değildir; çünkü anlaşma yapmak şer’an batıldır; zira onunla anlaşma yapmak kesinlikle İslami topraklar hakkında taviz vermek anlamına gelmektedir; bu ise İslam’da haram ve cürümdür. Bilakis Yahudi varlığı ortadan kalkıncaya kadar onunla fiili savaş durumunun devam etmesi gerekir.

İslam, tüm Müslümanların Yahudi varlığı ile savaşmasını zorunlu kılmaktadır. Bu yüzden savaşmak için Müslümanların orduları seferber edilir ve gücü yetenlerden bunun için asker toplanır; hatta Yahudi varlığı ortadan kaldırılıp Müslüman ülkeler ondan kurtuluncaya kadar bu durum devam eder. Nitekim Allahu Teala şöyle buyurmuştur: وَلَن يَجْعَلَ اللَّهُ لِلْكَافِرِينَ عَلَى الْمُؤْمِنِينَ سَبِيلًا “Allah, müminlerin aleyhine kâfirlere hiçbir yol vermez.” [Nisa 141] Ve şöyle buyurmuştur: فَمَنِ اعْتَدَى عَلَيْكُمْ فَاعْتَدُوا عَلَيْهِ بِمِثْلِ مَا اعْتَدَى عَلَيْكُمْ “Kim size saldırırsa siz de onun size saldırısının misli ile ona saldırın.” [Bakara 194] Ve şöyle buyurmuştur: وَأَخْرِجُوهُمْ مِنْ حَيْثُ أَخْرَجُوكُمْ “Sizi çıkardıkları yerden siz de onları çıkarın.” [Bakara 191]

Ayrıca İslam ümmeti, İslam akidesini benimsemekte, el-Aksa’sını sevmekte ve gâsıp varlıktan nefret etmekte olup İslam ümmeti ile onun yöneten rejimler arasında büyük bir uçurum vardır. Şüphesiz Allah büyük zafere izin verdiği an ümmet, Nübüvvet Minhacı üzere Hilafeti kuracaktır; böylece el-Aksa’larını ve işgal edilmiş diğer İslam ülkelerini kâfirlerin boyunduruğundan kurtarmak için cihat bayrakları dalgalanacaktır.

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan

M. Usame Es-Suveynî – Kuveyt