Haber-Yorum

Liderlerin Aptallığı ve Halkların Aptal Yerine Konulması!

Haber:

Batılı politikacılar ve medya kuruluşları, Yahudi varlığı hakkında aldıkları şeyleri doğrulama veya inceleme olmaksızın yayınlıyorlar. (Alman haber ajansları)

Yorum:

Sekiz haftadan uzun bir sürenin ardından beş binden fazlası çocuk ve geri kalanlarının çoğu da kadın ve yaşlılar olmak üzere on bir binden fazla şehit verildi; bu katliamları protesto etmek ve mazlumlara destek olmak için dünya çapında gösteri yapan milyonlarca insanı görmezden gelerek yoğun bombardıman sonucu oluşan büyük yıkım görüntülerine rağmen, özellikle internet ve elektronik iletişim ağlarının olduğu bir zamanda medya organlarının gizlemelerinin imkansız olduğu tüm bu kanıtlara rağmen, evet tüm bunlara ve şunlara rağmen hala bu görüntüler, Avrupa’daki resmi ve yarı resmi medya aracılığıyla aktarılıyor ve politikacıların ve Batılı hükümetlerin resmi sözcülerinin açıklamalarında yer alıyor ve tablo hala aynı; zira bir taraf suçlanırken diğer tarafın her eylemi haklı gösteriliyor!

Savaşın başlangıcından bu yana medya tarafından aktarılan görüntülerin çarpıtıldığını ve yalan olduğunu teyit etmek için bir takipçinin, olağanüstü bir zekaya veya inceleme ve araştırma araçlarına ihtiyacı yoktur; zira hiç kimsenin görmediği yanmış ve başları kesilmiş çocukların fotoğraflarından başlayarak Yahudi devletinin, savaşçıların saklandığı yer olduğunu iddia ettiği Rantisi Çocuk Hastanesi’nin bodrum katının fotoğrafına, kaçırılan çocukların tutuklandığı yere kadar her şey ucuz bir film ve hastanelerin bombalanmasını ve yıkılmasını haklı çıkarmaya yönelik iddialarının delili ve kanıtları olarak sunuldu.

Bir gazeteci Alman hükümetinin resmi sözcüsüne, “Hükümet, Yahudi hükümetinin dağıttığı fotoğraf ve kanıtları doğruluyor mu?” sorusunu yönelttiğinde cevap şu oluyor; “Bunun için herhangi bir neden göremiyoruz; çünkü “İsrail” devleti demokratiktir, insan haklarına inanır ve Hamas’a karşı savaşında da bunu dikkate alır!”

Resmi Alman televizyonu, yeniden biraz dayanak ve destek kazanma umuduyla Yahudi varlığının üretip öfkeli halkların sempati duyacağı görüntüleri sunarken insanları aptal yerine koymaktan ve akıllarını hafife almaktan hiç utanmıyorlar; örneğin Yahudi askeri sözcüsü, Hamas’ın Şifa Hastanesi’ndeki elektrik jeneratörlerini çalıştırmak için 300 litre mazot almayı reddettiğini açıkladı ve bu eylemi, Yahudi ordusunun çocuklara ve hastalara yönelik bir merhameti ve şefkati olarak değerlendirdiler!

Evet, Yahudi varlığı bocalıyor ve her düzeyde çıkmaza giriyor; zira gasp ettiği topraklarını, askerlerini ve Gazze Şeridi’ndeki çocuklarını, en güçlü ve ölümcül silahlarla donanmış bir orduya kıyasla mütevazı sayıda teçhizata sahip bir grup karşısında korumadaki başarısızlığının ardından, evet bu sefil başarısızlığın ardından politikacılarının ve savaş hükümetinin kararlı bir tepki vermekte bocalaması ve şimdi de bir zafer imajı elde etmeye çalışma sürecinde olmaları, durumu daha da kötüleştirdi; nitekim basit bile olsa ve bu zulmü destekleyen Batılı hükümetler üzerindeki baskıyı hafifletmek amacıyla ezici halk muhalefetiyle yüzleşmek için yalandan bile olsa bunları yayıyorlar.

İster Arap yöneticiler, ister Müslüman yöneticiler, ister Batılı yöneticiler, ister onların aptal demokrasileri isterse sahte özgürlükleri olsun tüm karanlık yüzlerin ifşa olması Allah’ın nimeti ve fazlındandır. Birleşmiş Milletler’den başlayıp hayvan haklarına kadar uzanan uluslararası kurumları saymıyorum bile; işte bütün bunlar, Müslümanlar için Allah’tan başka sığınılacak bir yer olmadığını açığa çıkarmıştır.

Ancak soruyoruz:

-         Batı, Yahudilerin yalanlarını desteklemek için halklarını aptal yerine koymaya daha ne zamana kadar devam edecek?

-         Peki halklar, bu kadar aptallığı kabul edip sessiz mi kalacaklar?

-         Müslümanların, Batı’nın kendilerine düşman olduğundan, sorunlarımızı çözmek için Batı’ya veya onun kurumlarına başvurmanın ve onun bakış açısını bize dayatmasının doğru olmadığından emin olmaları için daha fazla kan ve vücut parçalarının mı olması gerekiyor?

-         Gazze’deki ve tüm Filistin’deki kardeşlerine yardım etmeleri için Müslüman ülkelerdeki güç sahiplerinin işitmelerini sağlamak için feryat seslerinin ve zafer marşlarının daha hangi boyutta olması gerekiyor?

-         Müslümanların, istisnasız tüm yöneticilerinin hain ve komplocu olduğunu anlamaları için çocukların ve kadınların kanıyla ödenmesi gereken bedelin daha ne kadar olması gerekiyor?

Abdunnasır’ın ajan olduğunu keşfetmek yaklaşık otuz yıl kadar sürdü; altmış yıl boyunca bazı insanlar, helak olduğu ve Yahudi varlığını tanıdığı haberini alıncaya kadar Filistin Kurtuluş Örgütü’ne güvenmeyi sürdürdüler ki örgütün adamları hala Yahudi varlığını koruyorlar ve başkanları da güvenlik koordinasyonunu kutsallaştırıyor; başkalarının Hasan Nasrallah’ın suç ortağı olduğunu anlamaları yirmi yıl sürdü; Arap yöneticilerin ihanetini doğrulamak bazılarının yetmiş yılını aldı; belki de diğer bazılarının Erdoğan’ın ihmalkar olduğunu ve İran’ın Batı ile komplo kurduğunu anlamaları için henüz yeterli zaman geçmemiştir; şayet Hizb-ut Tahrir’in içindeki muhlislerin ilk günden itibaren onlara söylediklerini dinlemiş olsalardı, ister doğulu ister batılı olsun, ister Arap ister Acem olsun tüm komplocuların, işbirlikçilerin ve aşağılık insanların utanç verici kanlarına ve hayatlarına ihtiyacımız olmadığını anlayacaklardı.

Ellerinizi, halkına asla yalan söylemeyen bir lider olan Hizbin gençlerinin elleri üzerine koymanız için hala zaman var; zira Hizib, ümmetin bu zulümden kurtulması, bu aşağılanmayı üzerinden atması ve milletlerin ön saflarında lider konumuna geri dönmesi için sizinle birlikte sizin için çalışmaktadır. Allah sizlerden razı olsun ve sizi memnun etsin.

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
M. Yusuf Seleme