Pazar, 22 Cumade’l Ûlâ 1446 | 2024/11/24
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü
Refah’ta Çadırlar Yakılıyor ve Hiç Kimse Kılını Dahi Kıpırdatmıyor!!

بسم الله الرحمن الرحيم

Haber-Yorum

Refah’ta Çadırlar Yakılıyor ve Hiç Kimse Kılını Dahi Kıpırdatmıyor!!

Haber:

Yahudi varlığının, İşgal ordusunun daha önce güvenli olarak tanımladığı ve yerinden edilenlere oraya gitme çağrısı yaptığı bölgeler kapsamında yer alan Refah'ın kuzeybatısındaki iki evi ve yerinden edilmiş insanlara ait bir kampı hedef aldığı saldırılarda çoğu kadın ve çocuk olmak üzere 45’ten fazla Filistinli şehit olmuş, onlarcası yaralanmış ve yerlerinden edilenlere ve bölge sakinlerine burayı tahliye etmeleri konusunda herhangi bir açıklama veya uyarı yapılmamıştır. Görgü tanıkları, bombalama yüzünden çadırların eridiğini ve bunun da insanların diri diri yanmasına yol açtığını söylediler.

Yorum:

İmha savaşı Gazze Şeridi’nin dört bir tarafında devam ediyor ve son dönemde Cibaliye ve Refah’ta yoğunlaştı. Nitekim binlerce kişi şehrin doğusundan kaçtıktan sonra Tel el Sultan’a sığınmıştı; zira işgal ordusu tahliye emri çıkarmış ve bu ayın başlarında kara saldırısına başlamıştı. İşgal ordusu hiçbir uyarıda bulunmadan çadırlarda katliama yol açan baskınlar düzenledi. Böylece kopmuş uzuvlar ve başlar ve dağılmış vücut parçaları dışında patlamanın basit çadırlar üzerindeki etkisi nedeniyle cesetler kömürleşmiş ve tanınmaları zorlaşmıştır. Dolayısıyla geriye kalan hastaneler, tedavi için gerekli olan maddi ve insan kaynağı eksikliğine rağmen yaralılarla dolup taşmıştır.

Bu, Cibaliye, Fahura okulu, Megazi Kampı, Baptist Hastanesi ve Şifa Hastane Kompleksi katliamları gibi Gazze Şeridi’ndeki savaş sırasında çok sayıda suç ve katliamın ardından gelen yeni bir katliamdır… Bu da çocuk, kadın, yaşlı, taş, ağaç ve hayvan ayrımı yapmayan bu faşist varlığın ve hükümetinin suçluluğunun, kibrinin ve kafa karışıklığının bir başka kanıtıdır; işte bunların hepsi, bu imha savaşının kurbanıdırlar. Dünya onları izlemekte olup onlardan en dikkat çekici olanı, eleştiren ve kınayan ya da bu barbarlığı ve vahşeti kınayan yürüyüşler ve gösteriler düzenleyenlerin tavrıdır. Müslüman ülkelerin başındaki yöneticiler ise, sanki insanlıklarından geriye kalanları da kaybetmişler gibi eşi benzeri görülmemiş bir biçimde kötülüklerine, ajanlıklarına ve itaatlerine devam etmektedirler.

Gazze Şeridi ve tüm bölge halkı, Allah’a yemin olsun sabrediyorlar, karşılığını sadece Allah’tan bekliyorlar, sebat ediyorlar ve insanlardan değil Allah’tan ümit ediyorlar; zira artık onlardan, onların hayal kırıklığına uğratanlarından ve korkaklarından ellerini eteklerini çekmişlerdir.

Ey dünya ve insanlar, ey Müslüman subaylar ve orduları:

Bu suç, herhangi bir hesap sorucu ve savunucu olmaksızın daha ne zamana kadar devam edecek?!

Bu teslimiyet, zillet, korkaklık ve tam bağlılık daha ne zamana kadar sürecek?!

Bu zulüm ve baskı daha ne zamana kadar sürecek?!

Daha ne zamana kadar durup izlemeye devam edeceksiniz?!

Sizlere neden geri durdunuz diye sorduğunda Rabbu’l İzzet’e ne diyeceksiniz?!

وَلاَ تَحْسَبَنَّ اللهَ غَافِلاً عَمَّا يَعْمَلُ الظَّالِمُونَ إِنَّمَا يُؤَخِّرُهُمْ لِيَوْمٍ تَشْخَصُ فِيهِ الأَبْصَارُ (Rasulüm!) Sakın, Allah’ı zalimlerin yaptıklarından habersiz sanma! Ancak, Allah onları (cezalandırmayı), korkudan gözlerin dışarı fırlayacağı bir güne erteliyor.” [İbrahim 42]

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan

Müslime Şâmî (Ummu Suheyb)

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

yukarı çık

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER