- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
Haber - Yorum
Yahudi Varlığının Eli Uzun Ama Bizim Ellerimiz Kelepçeli!
Haber:
“İsrail” Başbakanı Binyamin Netanyahu, “İsrail’in” İran’ın başını çektiği direniş ekseni olarak bilinen şeye karşı çok cepheli bir savaşa girdiğini ve “İsrail” için tehdit oluşturan herkesi her yerde hedef alma sözü verdiğini söylerken bir Yahudi TV kanalı da yaklaşan İran saldırısına “İsrail’in” vereceği cevapla ilgili güvenlik istişarelerinin başladığından bahsetti. (El Cezire)
Yorum:
On yıllardır gaspçı Yahudi varlığı, sanki dünyada eşi benzeri olmayan bir güçmüş gibi tüm Müslüman ülkelerin halklarına ve yöneticilerine, hatta uluslararası kurum ve kuruluşlara ve uluslararası hukuk denen şeye meydan okuyarak Filistin’in içine ve dışına öfkesini, zulmünü ve vahşetini kusmaktadır; hem de milyarlarca insanın ve ellerinde teçhizatların ve ölümcül silahların varlığına ve Allah’ın muhkem aziz Kitabı’nda Yahudileri korkak olarak nitelendirmesine rağmen; zira Subhanehu şöyle buyurmuştur: لاَ يُقَاتِلُونَكُمْ جَمِيعاً إِلاَّ فِي قُرًى مُحَصَّنَةٍ أَوْ مِنْ وَرَاءِ جُدُرٍ بَاْسُهُمْ بَيْنَهُمْ شَدِيدٌ تَحْسَبُهُمْ جَمِيعاً وَقُلُوبُهُمْ شَتَّى ذَلِكَ بِأَنَّهُمْ قَوْمٌ لاَ يَعْقِلُونَ “Onlar müstahkem şehirlerde veya siperler arkasında bulunmaksızın sizinle toplu halde savaşamazlar. Kendi aralarındaki savaşları ise çetindir. Sen onları derli toplu sanırsın, halbuki kalpleri darmadağınıktır. Böyledir, çünkü onlar aklını kullanmayan bir topluluktur.” [Haşr 14] Yine Allah Yahudilere zillet-alçaklık damgası vurulduğunu haber vermesine rağmen; zira Allahu Teala şöyle buyurmuştur: ضُرِبَتْ عَلَيْهِمُ الذِّلَّةُ أَيْنَ مَا ثُقِفُوا إِلا بِحَبْلٍ مِنَ اللهِ وَحَبْلٍ مِنَ النَّاسِ “Allah’tan bir ipe ve insanlardan bir ipe tutunmadıkça, nerede bulunurlarsa bulunsunlar, onlara zillet-alçaklık damgası vurulmuştur.” [Al-i İmran 112] Tüm bunlara rağmen Yahudilerin, sanki başkaları yokmuş ve her şey onların tekelinde ve onlarla sınırlıymış gibi dönüp dolaştıklarını ve ellerinin uzun olduğunu görmekteyiz! Bu nedenle düşünülmesi gereken nedenlerden biri de kafası kesilen birinin tüm organlarının felç olacağı ve işini düşmanına teslim eden birinin de ellerinin bağlı olacağıdır; bugün İslam ümmetinin başına gelen şey işte budur. Zira ümmetin Hilafetinin ve Halifesinin kaybolmasıyla başı vücudundan ayrılmış ve işlerinin dizginlerini dinlerine ve ümmetlerine ihanet eden ajan yöneticilerin ele geçirmesiyle ümmetin iradesi düşmanı tarafından gasp edilmiştir; dolayısıyla ümmetin hali, haliyle bugün olduğu gibi olacaktır.
Uzak yakın herkes çok iyi bilsin ki İsmail Haniye ve arkadaşının İran’ın başkenti Tahran’ın kalbinde suikasta uğraması gaspçı varlığın işlediği suçların sonuncusu olmayacaktır; zira bundan saatler önce de Lübnan'ın başkenti Beyrut'un güney banliyölerinde Fuad Şükrü de suikasta kurban gittiği gibi bundan önce de Suriye’nin başkenti Şam’ın kalbinde İran Büyükelçiliği bombalanmış ve çok sayıda İranlı askeri komutanın ölümüyle sonuçlanmış olup Yahudi varlığı hâlâ her yerde daha fazla cinayet ve suikast tehdidinde bulunup korkutmaya devam ediyor ve kendilerini egemen, korunan ve güvende gören bu ülkelerin başkentlerine ulaşma becerisiyle övünüyor! Zira Yahudi varlığının bakanları ve ordu komutanları açık bir meydan okumayla, varlıklarına karşı harekete geçmekten bahseden herkese ulaşacaklarını ve hiçbir korku ve endişe duymadan Müslüman ülkelerin başkentlerinin derinliklerine saldırabilecek kapasitede olduklarını açıkladılar. Ancak bu başkentlerin yöneticilerinden herhangi bir tepki ve meydan okuma ya da bu vahşi düşmanı caydıracak herhangi bir eylem görmedik! Yani Yahudi varlığı Müslüman ülkelerde başıboş dolaşıyor ve orada burada öldürüyor; peki bu aşağılanmalar daha ne zamana kadar devam edecek ey Müslüman ordular?!
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Abdullah el-Kadi – Yemen