Bir Daha Darbe Olmaması İçin Ne Yapılmalı?

Haber:

Başbakan Binali Yıldırım, 15 Temmuz darbecileri tarafından karargâh üssü olarak kullanılan Akıncılar Üssünün bulunduğu Ankara’nın Kazan ilçesinde halka hitaben konuştu ve Akıncılar Üssü ile bazı askeri kışlaların kapatılacağını söyledi. Konuşma sonrasında gazetecilerin sorularını yanıtlayan Binali Yıldırım, şu ifadeleri kullandı: Akıncı Hava Üssü kapatılacak. Şehrin içinde tankların bulunduğu zırhlı araçların bulunduğu yerleri de kapatacağız, onları da şehrin dışına alacağız. Nereden bir tank çıkmışsa, nereden bir zırhlı araç çıkmışsa buralar kapatılacaktır. Bir daha darbe üretecek tek bir şey olmayacak Türkiye'de. Sadece darbeleri bastırmak değil; bundan sonra darbe ihtimalini bile ortadan kaldıracak bütün sebepleri tek tek araştırıyoruz, gereğini yapacağız.

Yorum:

Başbakan Binali Yıldırım halka hitaben yaptığı ve Akıncı Üssünün kapatılacağını söylediği bu konuşmanın sonrasında gazetecilere demeç verdi. Bir gazeteci İncirlik Üssünün durumu ne olacak o da kapatılacak mı diye sorduğunda Binali Yıldırım, Hayır diğerleri için bir şey söylemedim dedi.

Mademki, darbenin arkasında Amerika var diyorsunuz, o halde Amerika’nın Türkiye’deki üssü olan İncirlik’i niçin kapatmıyorsunuz? Evet, bende Akıncı Üssünün kapatılmasını destekliyorum, bu kararı yerinde ve doğru bir karar olarak görüyorum, ancak İncirlik Üssünü kapatmadığınız, Türkiye topraklarındaki Amerikalı askerleri buradan çıkarmadığınız sürece değişen hiçbir şey olmayacak.

Katil darbecilerin halkı bombaladıkları tankların çıktığı tüm kışlaları kapatıp şehir dışına taşıyacağız, tankların İstanbul sokaklarında ne işi var, Ankara sokaklarında ne işi var diyorsunuz. Evet, doğru bende aynen destekliyorum. Ne işi var bu tankların buralarda? Aynı şekilde şunu da soruyorum; Amerika’nın Genelkurmay Başkanı’nın Adana’da ve Ankara’da ne işi var? Hem de darbenin üzerinden iki hafta gibi kısa bir süre geçmişken bu sömürgeci katil nasıl Türkiye’ye ayak basabilir? Siz darbenin arkasında Amerika var diyorsunuz öyle değil mi? O halde bu sözünüzde ne kadar ciddisiniz?

Söylediğiniz söze kendiniz bile inanmıyorsunuz. Çünkü Amerika ile geçmişten bugüne güçlü bir ittifak yaptığınızın farkındasınız. Amerika’nın bu darbe girişimini desteklemediğini biliyor ve Amerikalı muhataplara da bunu söylüyorsunuz. Asıl darbeyi destekleyenlerin İngilizci laik general ve subaylar olduğunu biliyorsunuz. Bu İngilizci subayların Gülen grubuna mensup bazı askerleri ve subayları kullandığını da biliyorsunuz. Bu darbeyi, Türkiye’deki Amerikancı siyaseti bozmak ve nüfuz etmek için İngiltere’nin istismar ettiğini ve kullandığını biliyorsunuz. Türkiye üzerindeki bu Amerikan-İngiliz çatışmasının halkımıza nelere mal olduğunu görüyorsunuz. Niçin bu gerçeği halktan gizliyorsunuz.

Şunu unutmayın! Darbecilerin arkasındaki fail ister Amerika ister İngiltere olsun, Müslümanlar açısından durum değişmez. Çünkü bunlar sömürgecidirler. Ancak eğer darbenin arkasındaki devletin kim olduğunu, darbe girişimini niçin yaptığını, kimlerle çalıştığını ve kimleri kullandığını göremez ve gösteremezseniz, sömürgecilerin Türkiye’deki çıkar hesaplaşmalarını sadece izlersiniz. Asıl düşman yerinde dururken siz kendinize onların piyon ve uşaklarını düşman edinirsiniz.

Suriye ve Irak’ta Müslümanları katleden uçakların kalkış yaptığı İncirlik Üssünü kapatmadığınız sürece darbecilerin üslerini kapatmanız hiçbir anlam ifade etmez. Cumhuriyet tarihi boyunca TSK’daki laik ve Kemalist subaylar üzerinden Türkiye’de hâkimiyet kurmaya çalışan, taşeron örgütler ile Türkiye’de kan döküp kaostan beslenen İngilizlerin sinsi ve kirli siyasetlerini ifşa etmezseniz darbelerin önüne geçemezsiniz. Zira İngilizlerin İslam ve Müslümanlara yönelik en büyük darbesi Hilafeti kaldırmalarıdır.  Bu topraklarda gerçekleşen en şiddetli darbe, 03 Mart 1924'de Hilafetin kaldırılmasıdır. Evet, bu sadece Türkiye için değil tüm İslam âlemi için yapılmış en kanlı darbedir. Bu darbenin arkasında İngilizler vardır. Çünkü Hilafeti Lozan Konferansı sonrası onlar kaldırdı. 15 Temmuz darbe girişimine yeltenen bir avuç cuntacı gibi, 1924’te de küçük bir zümre, silah, baskı ve zorlama ile darbe yaptı ve Hilafeti kaldırdı. Atatürk inkılapları Müslümanların rızası ile değil zorla uygulandı.

Dolayısıyla şunu kesinlikle unutmamanız gerekir; darbecilerin arkasındaki sömürgecileri görmeden onları tanıyıp bilmeden darbelerden ders çıkarılmaz. Bu topraklarda bir daha darbelerin olmaması için asıl failleri tanımak ve onların elçilerini, ajanlarını topraklarımızdan kovmanız gerekir. Yeniden İslami hayatı başlatacak Raşidi Hilafeti ikame etmek için elinizi taşın altına sokmanız gerekir. İşte o zaman ümmet; Amerikan ve İngiliz nüfuzundan kurtarılmış, darbeci taşeronların temizlendiği refah ve huzur dolu adil devlete kavuşmuş olur. Ancak o zaman bu topraklar darbecilerden ve terörden temizlenmiş ve sömürgecilerden arındırılmış olur.

Hizb ut-Tahrir Merkezi Medya Ofisi Adına

Mahmut Kar