GÜVENLİK KONSEYİ SURİYE’DEKİ ATEŞKESİ OYBİRLİĞİYLE KABUL ETTİ

(Tercüme)

HABER:

Birleşmiş Milletler Rusya daimî temsilcisi Vitaly Churkin, Güvenlik Konseyi üyelerinden Türkiye ve Rusya’nın çabaları sonucu ulaşılan ateşkesle ilgili belirsiz şeylere izin vermemelerini istedi.

Rus projesi olan Suriye’deki ateşkes anlaşmasının onaylanmasından sonra Vitaly Churkin Güvenlik Konseyi'nde yaptığı konuşmada anlaşmayla ilgili şöyle dedi; “Ben arkadaşlarımın dikkatini çekmek ve onlara sormak istiyorum. Acil bir durum var, bu yüzden ulaşacağımız netice gerçekten zor ve büyük çaba gerektirir. Bundan dolayı benim sizden isteğim belirsiz şeylere izin vermeyin, bunu sizden rica ediyorum” dedi. (Interfax)

YORUM:

Güvenlik Konseyi'nin Suriye’deki ateşkesi oybirliğiyle kabul etmesinin ardından, Rus medyası Kremlin'in dış politikada başarılı bir iş yaptığını halkına duyurdu. Şunu belirtmek gerekir ki, Ankara’da Rus Büyükelçisinin öldürülmesinin etkisi üzerine toplanan Rusya, Türkiye ve İran çözümle ilgili görüştüler. Bu son toplantı hakkında gazeteler şunları aktardı; “Suriye’deki sorunun çözümü bölgede en büyük ağırlığımız olacak ve böylece Rusya, Türkiye ve İran’ın istediği şekilde Suriye’nin geleceğine karar verilecek, böylece Amerika ve Batı ikinci konuma düşecek.”

Ancak, Rusya’nın (başarılı) Suriye dış politikası sınırlıdır. Çünkü Rusya ve Türkiye Amerika’nın planları doğrultusunda hareket etmek suretiyle muhalifleri zorlayarak müzakere masasına oturtmayı planlıyor. Churkin’in konuşmasında işaret ettiği “Acil zor durum” ise, Rus hava kuvvetleri tarafından Halep halkının vahşice ve acımasızca bombalanmasıdır. Aynı zamanda, Türkiye silahlı gruplara baskı yaparak şehrin teslim olmasının yolunu açtı ve İslam’a ve Müslümanlara ihanet etti. İşte bu durum savaşçıların dönüm noktası oldu; müzakereye hazır muhalif savaşçılar ve muhalif teröristler diye ikiye ayrıldı. Buna binaen eğer Rusya diğer bundan başka grupları "terörist gruplar" diye vasıflarsa, onlar ve Suriyeli muhalifler müzakerelerde taraf olurlar. Böylece Amerika’nın planları uygulandı ve müzakerelerin tüm girişimleri başlamış oldu. Tabîki bölge üzerindeki hegemonyasının düşmemesi için laik sistemin de düşmemesi gerekir. Esad rejimiyle yapılan tüm müzakerelerin başarısız geçmesinden dolayı, Amerika muhalifleri baskı altına alabilmek için Rusya’yı kullandı. Bu planların arkasında Washington’un olduğunu gösterir ve bunu ABD’nin Birleşmiş Milletler Daimî Temsilci Yardımcısının BM’de yaptığı konuşmasındaki sözleri; "Bu çözüm üzerindeki oyumuz, destek ve barışçıl fikirlerle ölçülüdür ve ateşkesin sağlanması için iyi bir yoldur" diyerek bunu tekid etmektedir.

Amerika temsilcisinin çözüme ilişkin kullandığı kelime cambazlığı, Suriye’de müzakerelerin başlatılması için özel planın "Türkiye ile Rusya tarafından yürütülen plan" hakkında konuşulduğunu tekid etmektedir.

Ancak, Güvenlik Konseyi’nin istediği çözüm ve bazı grupların Esed rejimiyle müzakerelere katılması ve onay vermesi, Amerika’nın Suriye’de İslam Devrimine karşı zafer kazanması için garantili değildir. Erdoğan’ın Suriye’de ateşkes anlaşmasındaki rolünü ve hıyanetini Türk halkı tam anlamıyla bilmiyor. Türk halkının haykırışında laik sloganların zıddı olan İslami sloganların ortaya çıkmasıyla Amerika’nın bölgedeki zaferi Allah’ın izniyle çökecektir. Halkın temsilcisi halk adına ayağa kalkıp, Rusya’nın büyükelçisini öldürerek intikam aldı.

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi Adına

Süleyman İbrahimov