- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
HABER-YORUM
(Tercüme)
Ey Alimler! Müslümanların Ordularını Uyandırma ve Yardıma Çağırma Vakti Gelmedi mi?
HABER:
İslamcılar sitesi 06-09-2017 Çarşamba günü Lübnan Müftüsü Şeyh Abdullatif Deryan’ın açıklamasını yayınlandı, “Arakan'ın batısındaki Rohingya Müslümanlarının “vahşi katliamlar ve soykırım” iddiasıyla öldürülmesi ve yerinden edilmesini Arap ve İslam ülkelerinin liderleri, dünyadaki karar mercilerine soykırımı durdurmaları için baskı yapmaya zorlamalarını, müftülük tarafından yayınlanan bir bildiride açıkladı.
Açıklamada ayrıca, modern zamanlarda terörizmin en korkunç görüntüsünü temsil eden katliamdan “Rohingya Müslümanlarının süratli bir şekilde kurtarılmasını” istedi. Müftü açıklamasına şöyle devam etti “Rohingya Müslümanlarına karşı düşmanlık tüm Müslümanlara karşı düşmanlıktır ve Myanmar'da Müslümanlara karşı işlenen suçlar insanlığa karşı işlenen suçlardır ve bu, uluslararası toplumun tüm bu suçların faillerini, ahlaki ve cezai sorumluluklarını kovuşturma, kınama ve cezalandırılmasını gerektiriyor” dedi.
YORUM:
Aç kurtların sofraya saldırdığı gibi milletler ve halklar, İslam ümmetinin üzerini çökmeye başladı ve her yönden Müslümanlara saldırmaktadırlar. Müslümanlar artık dünyada ezilenler oldu. Sıkıntıları gün geçtikçe artan Müslümanların ne ağlayanı var ne de dönüp bakanı. Onların şimdi başları eğik.
İşte Burma'daki ehlimiz öldürülüyor, tehcir ediliyor ve onlara karşı vahşi saldırılar ve soykırım işleniyor. Hatta bu katliamlara yeni doğan çocuklar dahi maruz kalıyor! Onların ne yardım edenleri ne de koruyanları var!
Bütün bunlar İslam ümmetine yapıldı ve halen de yapılmaya devam ediyor. Ancak Rabbimizin rahmetine sığınan Müslüman alimlerin bir konumu olduğunu biliyoruz o da İslam ordularına Müslümanlara yardım etmesi için çağrılar yapmalarıdır. Bu onların onur ve haysiyetlerini yerine getirir. Biz bu alimlerden şu ana kadar sadece kınama, reddetme ve uluslararası topluluğa, karar vericilere ve hayır kurumlarına bu suçları durdurmak suretiyle suçluları kovuşturmak için çağrı yaptıklarını görüyoruz!
Diğer bir deyişle, Amerika’dan, Batı ülkelerinden, kâfirler ve onları takip edenlerden Müslümanlara yardım etmesini istiyorlar. İşte “Dünya Müslüman Alimler Birliği” Genel SekreteriAli el-Karadaği, Twitter sayfasından şunu yayınladı: “Siyasi olarak yöneticilerin Rohingyalı kardeşlerimize yardım etmesi alimlerin Şer’an, halklarında ekonomik olarak ayrıca medyanın da onların durumlarını yayınlaması bunun yanında yardım kuruluşlarında derhal onlara yardım etmeleri vaciptir. Onlara yardım siyasi yöneticilerin görevidir.”
Peki ordu ne olacak?
Ey Alimler!
Müslümanların Ordularını uyandırma ve yardıma çağırma vakti gelmedi mi?
Allah Subhanehu ve Teâlâ’yı hoşnut eden onurlu bir tavır alma vaktiniz gelmedi mi?
Allah Subhanehu ve Teâlâ’nın sizi onurlandırdığı ayete muhatap olma vaktiniz gelmedi mi?
Rasulullah Sallahu Aleyhi Vessellem’in size söylediği gibi olma vaktiniz gelmedi mi? إِنَّ مَثَلَ الْعُلَمَاءِ فِي الأَرْضِ كَمَثَلِ نُجُومِ السَّمَاءِ، يُهْتَدَى بِهَا فِي ظُلُمَاتِ الْبَرِّ وَالْبَحْرِ، فَإِذَا انْطَمَسَتِ النُّجُومُ يُوشِكُ أَنْ تَضِلَّ الْهُدَاةُ». “Yeryüzünde âlimler, kara ve denizlerde gece karanlığında yol gösteren, gökteki yıldızlara benzerler. Eğer gizlenirlerse yolcu kaybedilir” dedi. Allah Subhanehu ve Teâlâ, insanları karanlıktan aydınlığa kavuşturması için alimlere Peygamberlerden sonra bir rol vermiştir. Neden bu bilimi Allah için kullanmıyorlar ve davalarına hizmet etmiyorlar? Yoksa, Allah Subhanehu ve Teâlâ âlimlere İslam dünyasındaki ülkelerdeki zalim yönetici efendilerini, Avrupa ve Amerika'daki efendilerini memnun etmelerini mi emretti? Allah Subhanehu ve Teâlâ bize yeter!!
Allah Subhanehu ve Teâlâ Müslümanlara ve öncül olarak alimlere, İslam'ı savunmak ve Allah için kınayıcının kınamasından korkmadan doğruyu söylemeyi farz kıldı! Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu:«أَلاَ لاَ يَمْنَعَنَّ أَحَدَكُمْ رَهْبَةُ النَّاسِ أَنْ يَقُولَ بِحَقٍّ إِذَا رَآهُ أَوْ شَهِدَهُ، فَإِنَّهُ لاَ يُقَرِّبُ مِنْ أَجَلٍ وَلاَ يُبَاعِدُ مِنْ رِزْقٍ أَنْ يَقُولَ بِحَقٍّ أَوْ يُذَكِّرَ بِعَظِيم“Sizden birisi hakkı gördüğünde veya hakka şahit olduğunda insanlardan korkusu hakkı söylemesine engel olmasın.” Şüphesiz ki hakkı söylemesi veya önemli bir şeyi zikretmesi ne ecelini yakınlaştırır ne de rızkını uzaklaştırır. Alimler, kâfirlerin düzenlerini deşifre etmek suretiyle ortaya koymalı ve İslam ümmetine karşı komplolarını ve hilelerini ifşa etmelidirler.
Allah katında tek din İslam'dır ve kim İslâm’dan başka bir din ararsa, bilsin ki o din ondan kabul edilmeyecektir. İslam ümmeti insanlar için çıkarılmış en hayırlı bir ümmettir. Müslüman ise Allah Subhanehu ve Teâlâ’nın izniyle tuzak kuranların kendisine zarar veremeyeceğinden emindir.
Aldatma sadece kafirlerin işidir ve kâfirler bizim için iyiliği istemeyen Allah’ın düşmanlarıdır. Ellerini işlerimize müdahale etmekten çekmeyeceklerdir. Ancak Allah'ın Kitabı ve Rasulü’nün Sünneti üzere bir imama biat edildiği vakit, onların bize karşı kötülüklerinden bizi, biat ettiğimiz imamımız koruyacaktır. Rasulullah Sallahu Aleyhi Vessellem şöyle dedi:وَإِنَّمَا الإِمَامُ جُنَّةٌ يُقَاتَلُ مِنْ وَرَائِهِ وَيُتَّقَى بِهِ“İmam ancak bir kalkandır, arkasında savaşılır ve onunla korunulur”
İşte o vakit Amerika ve Avrupa ve onların köle yöneticileri hayal kırıklığına ve hüsrana uğrarlar. Allah Subhanehu ve Teâlâ şöyle buyurmaktadır:
﴿إِنَّ الَّذِينَ كَفَرُوا يُنْفِقُونَ أَمْوَالَهُمْ لِيَصُدُّوا عَنْ سَبِيلِ اللَّهِ فَسَيُنْفِقُونَهَا ثُمَّ تَكُونُ عَلَيْهِمْ حَسْرَةً ثُمَّ يُغْلَبُونَ وَالَّذِينَ كَفَرُوا إِلَى جَهَنَّمَ يُحْشَرُونَ﴾
“Şüphe yok ki, kafirler mallarını Allah yolundan alıkoymak için harcarlar ve harcayacaklardır. Sonra bu mallar onlara bir iç acısı olacak, sonra da yenilgiye uğrayacaklardır. Kafirler toplanıp cehenneme sürüleceklerdir.”[Enfal 36]
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi Adına
Reyhan El-Cennet