Taliban hükümetinin Ekonomi Bakanlığı Sözcüsü, “Hükümetin Ümmete Karşı Sorumluluğu” başlıklı konferansta, sözde bakanlığın yıllık raporunun sunumunda yaptığı konuşma sırasında 2023’te Ekonomi Bakanlığı’na 21 uluslararası STK ve 355 yerel STK’nın kayıtlı olduğunu, 4 uluslararası STK ve 212 yerel STK’nin kapatıldığını duyurdu. Ve “Şu anda 273 uluslararası STK ve 2.121 yerel STK kayıtlı, 216 STK ise feshedildi.” diye de ekledi.

Hizb-ut Tahrir / Afganistan Vilayeti Medya Bürosu, bu örgütlerin faaliyetlerinin halkın yararına olmadığını bir kez daha yineliyor. O yüzden dikkatli davranılmalıdır, çünkü insancıl, siyaset ve hükümet dışı gibi görünen ve bedava para dağıtan bu örgütlerin gerçekte laik değerlerin propagandasını yapmak, siyasi, istihbarat ve ekonomik nüfuz yaratmak, daha da tehlikelisi, yöneticilerin güvenirliliği ve (işlerin kontrolünü kaybedecek kadar) kafirlerin yönetimini empoze etmek gibi Müslümanlar ve hükümet üzerinde vahim sonuçları vardır. En önemli sonuçları bunlardır. Ayrıca ‘dilencilik’ ruhuna ve zihniyetine sahip nesilleri teşvik edecek, bu da onların ihtiyaç anında kâfirlere, Birleşmiş Milletlere ve uluslararası STK’lara yönelmelerini sağlayacak, insanları Allah Subhânehu ve Teâlâ ve Rasûl SallAllahu Aleyhi ve Sellem’den uzaklaştıracaktır.

Örneğin, Taliban Mücahitleri arasında oldukça aktif olan “Cenevre Çağrısı” adlı bir örgüt, 4 Mayıs 2022’de “Değişeceklerinden eminiz. Silahların yerini kalemler alacak ve insan haklarını öğrenecekler.” dedi. Bu örgüt ayrıca Taliban Mücahitlerinin uygar olmadıklarını da belirtti. Bu nedenle Taliban’ı seminerlerle, fonlarla, Batılı fikir ve yasalarla, insan haklarıyla, laik uluslararası yasalar ve düzenlemelerle ve silahların değişimiyle (yani cihat ve işgalde kurtuluş fikrini değiştirerek) uygarlaştırmaya kararlılar.

Bu tür örgütlerin faaliyetlerinin askıya alınmasının yanı sıra İslami siyasi düşünceye dayalı tedbirler alınması, kamu kurumları aracılığıyla İslami çözümlerin hayatın her alanında uygulanması Afganistan’ın mevcut yöneticilerinin sorumluluğundadır. Çünkü insanların temel ihtiyaçlarının karşılanmasına yardımcı olmak için temel hizmetlerin sağlanması yöneticilerin görevidir. Aksi takdirde BM liderliğindeki STK’lar, halk ile hükümet arasında çatlaklıklar yaratmak amacıyla paralel bir hükümet gibi hareket edecek, bu da hükümetin meşruiyetinin ve kapasitesinin sorgulanmasına yol açacaktır. Uzun vadede İran’da olduğu gibi halkı hükümete karşı ayaklanmaya teşvik edeceklerdir. Hatta İslam’ı başarısız bir reçete ve insanların sorunlarını çözemeyen bir sistem gibi göstereceklerdir. İslam’da yöneticilerin temel sorumlulukları halkın gıda, su, barınma, giyim, güvenlik, sağlık ve eğitim gibi temel ihtiyaçlarını karşılamaktır. Bu sebeple Allah Subhânehu ve Teâlâ, Müslümanların yöneticilerine bu ihtiyaçları karşılamalarını farz kılmış ve bunları yöneticilerin en önemli görev ve sorumlulukları arasında saymıştır.

Bu nedenle, Afganistan’ın mevcut yöneticilerinin İslam’ı her alanda kapsamlı bir şekilde uygulamaları, davet ve cihat endeksli bir dış politika belirlemeleri ve halkın ihtiyaçlarını karşılamaları bir zorunluluktur. Bu da ancak Raşidi Hilafetin yeniden kurulmasıyla mümkündür.