حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Bangladeş Vilayeti
Medya Bürosu
No: BG–BA–2019–MB–TR–17 |
H. 7 Şevvâl 1440 M. Pazartesi, 10 Haziran 2019 |
Ey Toplumun Uyanık ve Samimi İnsanları! Hükümetin Yargıya Müdahalesine Direnin Ey Hâkimler ve Avukatlar! Adaletin Yanında Yer Alın
Şeyh Abdul Awal ve yargıç Bhismadev Chakraborty başkanlığındaki Yüksek Mahkeme (Ek 18), Hizb-ut Tahrir üyesi 32 yaşındaki Muhammed Sohel Rana’nın kefalet talebini reddetti (siber suçlar dosya no 119/16.) Rana, “BİT Yasası” nın 57. Maddesi uyarınca yaklaşık üç buçuk yıldır haksız yere hapishanede yatıyor. Yüksek Mahkeme, Rana’nın kefaletle serbest bırakılması talebini 5. kez reddetti. Şaşırtıcı olan ise, Rana’nın kefaletle serbest kalma talebinin reddedilmesidir. Oysa Başsavcı Yardımcısının kefaletle serbest bırakılmasına karşı çıkacak ve reddedecek hiç bir somut gerekçesi yoktur.
Ey toplumun uyanık ve samimi insanları! Muhammed Sohel Rana’ya yapılan haksızlık Hizb-ut Tahrir üyeleri ve ümmetin samimi evlatları için yeni bir olgu değil. Haksız yere kefalet reddi, uzun süreli tutukluluklar ve hatta tekrar tutuklamalar vb. olgular sistematik bir durum. Bu zorba rejimin yasaları kefalet hakkı için 24 saat içinde mahkemeye dilekçe sunulmasını öngörse de, Hizb-ut Tahrir’in samimi üyeleri ve aktivistleri söz konusu olunca yasalar açıkça göz ardı ediliyor.
Yukarıdaki şeytani olaylar, hükümete ve başarısız politikalarına karşı çıkanları bastırmak için zorba Hasina rejiminin adli meselelere müdahil olmasının doğrudan sonucudur. 2 Haziran 2019’da RAB Başkanı Benazir Ahmed’in yaptığı açıklamalarda bunu açıkça görmek mümkündür. Yürütme organının başı olarak Ahmed, “aşırılık yanlısı” olarak adlandırılan kişilere yardımcı olunmama konusunda yargıda çalışan avukatları tehdit etti! Kamuoyu önünde hükümetin, hâkim ve avukatları açıkça tehdit etmesi, “hukukun üstünlüğü” ve “insan hakları” gibi kavramların soyut ifadelerden ibaret olduğunu ortaya koydu. Aldatıcı Hasina rejimi, bazı yanlış yönlendirilmiş örgütler ve bireylerin işlediği mantık dışı şiddeti İslam’ın meşru siyasi çalışmasıyla ilişkilendirmek istiyor. Ki “aşırı muhalifler” diyerek Hizb-ut Tahrir’e siyasi baskı yapmayı sürdürebilsin. Çünkü Hizb, ümmete İslami sistemi alternatif bir yönetim sistemi olarak sunmakta ve Hasina rejiminin zorba yönetimine karşı halkı kışkırtmaktadır. Hükümetin yargıya yaptığı bu mücrim müdahaleyi şiddetle kınıyor, Muhammed Sohel Rana’nın yanı sıra tüm Hizb-ut Tahrir üyelerinin, aktivistlerinin ve sempatizanlarının derhal serbest bırakılmasını talep ediyoruz.
Ey hakimler ve avukatlar! Zorba hükümetin maşası olmayın ve adalet için mücadele edin. Bir gün Allah Subhânehu ve Teâlâ’nın mahkemesine çıkacaksınız. Allah, Subhânehu ve Teâlâ adaleti sağlamanızı ve adaleti savunmanızı emrediyor:
وَإِذَا حَكَمْتُمْ بَيْنَ النَّاسِ أَنْ تَحْكُمُوا بِالْعَدْلِ “İnsanlar arasında hüküm verdiğinizde adaletle hüküm verin.” [Nisa 58] Hükümetin ve uşaklarının sizi saptırmasına izin vermeyin. Siz, İslam’ın meşru siyasi çalışması ile bazı yanlış yönlendirilmiş örgütler ve bireylerin işlediği akıl dışı şiddeti ayırt edebilecek güçtesiniz. Biliyorsunuz, Hizb-ut Tahrir, barışçıl bir siyasi örgüttür. Halkın çıkar ve hukukunu gözetmek için Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in metoduna uygun olarak entelektüel ve politik mücadele yürütüyor. Hizbin zerre kadar şiddetle ilişkisinin olmadığı bilinen bir gerçektir. Doğru kararlar alacağınızı bekliyor ve umut ediyoruz.
Ey yargıçlar! Kararınızda Allah’a itaat edin. Yüce İslam savunucuları için adaletle hükmedin ve hükümetin Raşidi Hilafet savunucularını kefaletle serbest bırakılmaması konusundaki verdiği haksız talimatları reddedin ve onları hapisten çıkarın.
Son olarak tarihte Firavun ve Nemrut gibi yöneticilerin inananları durduramadıklarını Hasina rejimine hatırlatmak istiyoruz. Benzer şekilde dünyadaki mevcut zalim hükümdarlar da başarısız olacaklar ve Hizb-ut Tahrir’i yolundan caydıramayacaklardır Allah’ın izniyle. İlham kaynağımız Allah’ın rızasıdır. O’nun gücü ve nimetleri bizi sürekli motive ediyor, kararlılığımızı, azmimizi ve arzumuzu biliyor. Bu nedenle bu güçlü kararlılık ve istek karşısında dünyanın tüm zorbalarının başarısızlığa uğraması kaçınılmaz. Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurdu:
إِنْ يَنْصُرْكُمُ اللَّهُ فَلَا غَالِبَ لَكُمْ وَإِنْ يَخْذُلْكُمْ فَمَنْ ذَا الَّذِي يَنْصُرُكُمْ مِنْ بَعْدِهِ وَعَلَى اللَّهِ فَلْيَتَوَكَّلِ الْمُؤْمِنُونَ“Allah size yardım ederse, sizi yenecek yoktur. Eğer sizi yardımsız bırakırsa, ondan sonra size kim yardım edebilir? Müminler, ancak Allah’a tevekkül etsinler.” [ Ali İmran 160]
حزب التحرير Hizb-ut Tahrir Bangladeş Vilayeti Medya Bürosu |
Adres Bilgileri ve Web Sitesi H. M. Siddque Mansion 55/A Purana Patlan, 4th Floor / Dhaka 1000 / Bangladesh Telefon: +(880) 17 13 00 88 22 www.khilafat.org |
Fax: +(880) 29 55 88 54 E-Mail: info@khilafat.org |