حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Bangladeş Vilayeti
Medya Bürosu
No: BG–BA–2022–MB–TR–28 |
H. 4 Rabi’-ul Âhir 1444 M. Cumartesi, 29 Ekim 2022 |
Hasina ve Enerji Danışmanının Kıtlık ve Elektrik Kesintisi Uyarısı, Dünya Bankası ve IMF Politikaları İle Birlikte Hükümetin de İflas Ettiğinin Göstergesidir
Şeyh Hasina’nın gaz lambası kullanmaya hazırlıklı olunması çağrısının hemen ardından enerji danışmanı Tawfiq-e-Elahi, gündüz elektrik kullanmama tavsiyesinde bulundu. Hasina, kamu “yüklerinden kurtulma” bahanesiyle endüstriyel ve tarımsal üretimi çöküşün eşiğine getirdikten sonra palyaço danışmanları ve bakanları, şimdi insanlardan bu sektörleri kurtarmalarını istiyor. Enerji sektöründeki çöküşün hızlandığı açık. Çöküş, hükümetin yaygın yolsuzlukları ve enerji üretimini yandaş kapitalistlere peşkeş çekme politikasından kaynaklanıyor. Laik politikacılar, entelektüeller ve ekonomistler, bu enerji krizinin nedenini bulamıyor. Oysa kriz, Dünya Bankası ve IMF’nin yeni sömürgeci politikalarının bir sonucudur. 80’lerden bu yana Dünya Bankası ve IMF, Bangladeş’te meşhur “Washington Konsensüsü”nü uygulamaktadır. Devasa özelleştirme programları ile enerji sektörümüzün ultra elit kapitalistler tarafından yağmalanmasına kapı aralamışlardır. Dünya Bankası’nın “Üretim Paylaşım Sözleşmesi” (PSC), enerji kaynaklarımızın büyük bir bölümünü ABD Chevron, ONGC Videsh of India gibi düşman ülkelerin şirketlerine peşkeş çekmiştir. Dolayısıyla enerji egemenliğimiz risk altındadır ve kâfir Batının insafına kalmıştır. Karada ve denizde enerji keşifleri yapmamız gerekirken 1987’den beri petrol ve gaz sahalarımızı birbiri ardına sömürgeci güçlere peşkeş çektik. Kendi enerjimizi, yabancı firmalardan ABD doları cinsinden uluslararası fiyatlarla almak zorunda kaldık. Bu politikalar, bol miktarda doğal enerji kaynağına sahip olmamıza rağmen enerji sektörümüzü felce uğratmıştır. Yeni sömürgeci müdahale, ekonomik ve enerji krizimizi daha da kötüleştirmiş ve bizi büyük bir kargaşanın içine itmiştir. Hükümet, sera gazı emisyonlarını azaltmak için sömürgeci güçlerin şartlarına boyun eğdi. Halbuki Bangladeş, çok düşük emisyonlu bir ülkedir ve dolayısıyla hükümet, yerli kömür rezervlerimizi ve elektrik üretimi için temiz kömür teknolojimizi ihmal etmiştir. (John Kerry, iklim değişikliğine uyum ve hafifletme girişimlerinden dolayı Bangladeş’i övüyor Dhaka Tribune, 23 Ekim 2022) Ama öte yandan hükümet, işadamlarının çıkarlarını gözetmek için her yıl pahalı kömür ithal etmektedir! Ayrıca hükümet, pahalı kömür enerjisi için Hindistan’ın Adani grubuna dört kat daha fazla ödemeye hazır. Hükümet, küresel fosil yakıtlarının maliyetlerinin arttığı gerekçesiyle gıda sübvansiyonlarından 100 milyon ABD doları civarında bir kesintiye gittiğini duyurdu.
Hasina hükümetinin dikkate değer tek ‘başarısı’, insanların servetini yağmalamak ve ülkenin parasını aklamaktır. Yabancı yatırım, ekonomik faaliyetleri serbest bırakma ve devlete ait şirketleri özelleştirme gibi Dünya Bankası ve IMF politikaları ile insanların zenginliğini yağmaladı. IMF ve Dünya Bankası, gıdada büyük ölçüde kendi kendine yeterli olan ekonomimizi kronik gıda ithalatçılarına dönüştürdü. Bu politikalar, tarım sektörümüzü yok etti. Dünya Bankası ve IMF’nin intihar politikalarını izleyen ve gıda güvenliğimizi tehlikeye atan Hasina, şimdi halkı yaklaşan kıtlık konusunda uyarıyor! Ayrıca, bu laik kapitalist hükümet, sırf seçkinlerin çıkarlarına hizmet etmek için tüm ülkeyi dış borca boğdu. Şimdi de rezerv krizinden bahsediyor ve insanlardan iflasa hazırlıklı olmalarını istiyor. Çünkü önümüzdeki aylarda ithalat faturalarını ödeyemeyecek. Son bir yılda Merkez Bankası’nın 10 milyar ABD doları rezervi eridi (46 Milyar ABD dolarından 36 Milyar ABD dolarına geriledi). Laik hükümetler, kapsamlı dış borçlanmayı kolaylaştırdı. Dış borç, 11 milyar dolardan 17 milyar dolara çıktı. (sharebiz.net, 25 Ekim 2022) IMF heyetleri şuanda Bangladeş’te. Döviz rezervinin azalması ve kamu borcunun artması nedeniyle 9 Kasım’a kadar Dakka’da kalacak. Sübvansiyonları ve teşvikleri azaltmak için hükümetle görüşmeler yürütüyor. Teşviklerin azaltılması sadece sıradan insanların hayatlarını perişan edecektir. Tek umursadıkları tek şey, “kemer sıkma programları” ve serbest piyasa politikaları ile insanları cezalandırmaktır. Bu politikalar, sadece kapitalistleri güçlendirir. “Kurtarma paketleri” nedeniyle reel gelirdeki düşüşten ve artan işsizlikten en çok insanlar etkilenecektir. Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyuruyor:
أَلَمْ تَرَ إِلَى الَّذِينَ بَدَّلُوا نِعْمَةَ اللَّهِ كُفْرًا وَأَحَلُّوا قَوْمَهُمْ دَارَ الْبَوَارِ “Allah’ın nimetini küfre değişenleri ve kavimlerini helâk yurduna, yaslanacakları cehenneme sürükleyenleri görmedin mi?”[İbrahim 28]
Ey Müslümanlar! Hâlâ bu hain yöneticilere güveniyor musunuz? Hala onlara ne diye elektrik için yalvarıyor, geçiminizi sağlamalarını bekliyorsunuz? Hala onlardan bir çıkış yolu mu bekliyorsunuz? Bu köle yöneticilerin, sömürgeci kâfirlerin mızrak başı olduklarını unutmayın. Yıkıcı kapitalist sistem, refahımızı sefalete dönüştürüyor. Ordudaki samimi subaylardan, derhal bu ajan yöneticilere verdikleri desteği kesmelerini talep edin. Onlara bu yöneticilerin zevki sefa içinde yüzdüklerini, sırtlarına binerek hayatlarımızı ve geçim kaynaklarımızı mahvettiklerini hatırlatın. Samimi ve cesur Hizb-ut Tahrir için onlardan nusret talep edin. Çünkü Hizb-ut Tahrir, insanların işlerinin nasıl en iyi şekilde güdüleceğini detaylı olarak açıklamıştır. Şeri hükümleri Nübüvvet metodu üzere Raşidi Hilafet sistemi altında kapsamlı bir şekilde uygulayacaktır. İslam’da elitizme yer yoktur ve Hilafet, kamuya ait doğal kaynakların yerli ve yabancı şirketlere peşkeş çekilmesine izin vermeyecektir. Hilafet Devletinde vatandaşlar, ırklarına ve dinlerine bakılmaksızın, doğal kaynaklardan ve minerallerden yararlanacaklardır. Laik kapitalist sistemin aksine yaklaşan Hilafet, vatandaşları adına bu enerji sektörünün yönetimini üstlenecek ve bu kaynakları eşit bir şekilde dağıtımın yapacaktır. Hilafet, özelleştirme adına Allah’ın bu nimetlerini herhangi bir grubun sefalete çevirmesine izin vermeyecektir. Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurdu:
وَلَوْ أَنَّ أَهْلَ الْقُرَى آمَنُواْ وَاتَّقَواْ لَفَتَحْنَا عَلَيْهِم بَرَكَاتٍ مِّنَ السَّمَاء وَالأَرْضِ “Eğer, o memleketlerin halkları iman etseler ve Allah’a karşı gelmekten sakınsalardı, elbette onların üstüne gökten ve yerden nice bereketler(in kapılarını) açardık.” [Araf 96]
حزب التحرير Hizb-ut Tahrir Bangladeş Vilayeti Medya Bürosu |
Adres Bilgileri ve Web Sitesi H. M. Siddque Mansion 55/A Purana Patlan, 4th Floor / Dhaka 1000 / Bangladesh Telefon: +(880) 17 13 00 88 22 www.khilafat.org |
Fax: +(880) 29 55 88 54 E-Mail: info@khilafat.org |