حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Merkezî Medya Ofisi Kadın Kolları
No: HT–BA–2023–MO–TR–20 |
H. 29 Rabi’-ul Âhir 1445 M. Pazartesi, 13 Kasım 2023 |
Hain Yöneticiler İzlerken Gazze’deki Halkımıza Soykırım Yapılıyor, Peki İslam Ümmetinin Samimi İnsanları Nerede?
Yahudi varlığı, Gazze Şeridi’ndeki savaşının otuz beşinci gününde Gazze şehrinin merkezinde bulunan Nasr Çocuk Hastanesi, Rantisi Hastanesi, Ruh Sağlığı Hastanesi ve Göz Hastanesi’ni hedef aldı. Yahudi güçleri, abluka nedeniyle sağlık sektörünün felç olduğu bir dönemde bu hastaneleri kuşattı. 7 Ekim’den bu yana Gazze Şeridi abluka altındadır.
Uluslararası sözleşmeler ve yasalar uyarınca hastaneler de dahil olmak üzere sağlık kurumlarına ve tesislerine yapılan saldırılar suçtur. Ancak ne var ki bu gaddar varlık, taşkınlık ve zorbalıkta o kadar ileri gitti ki Gazze’deki hastaneleri hedef aldı. Oysa Dördüncü Cenevre Sözleşmesi’nin 18. maddesi hastanelere özel koruma sağlamaktadır. Yaralıları, hastaları, malûlleri ve loğusa kadınları tedavi için teşkil edilen sivil hastaneler, hiçbir veçhile taarruza uğrayamazlar. İhtilâfa dahil taraflar her zaman bu hastanelere riayet ve bunları himaye edeceklerdir. Sözleşmenin 19’uncu maddesinde de “Hastanelere karşı gösterilmesi lâzım gelen himayenin” hiçbir şekilde askıya alınmayacağı hükmü yer alıyor. Bu koruma yaralı ve hastaların yanı sıra tıbbi personel ve ulaşım araçlarını da kapsamaktadır.
Yahudi varlığı, bu sözleşme ve anlaşmalara uymak şöyle dursun büyük bir nobranlık ve küstahlıkla bu sözleşmeleri ihlal etmiştir. Anlaşmaları bozmayı her zaman gelenek haline getiren ve bununla tanınan bu cani varlık, hastalar ve çocuklar için bile hiçbir ahit ve yakınlık gözetmemiştir. Binlerce hastanın, sağlık personelinin ve su, yiyecek gibi temel ihtiyaçlardan yoksun bir hayat yaşayan yerinden edilmiş insanların bulunduğu hastaneleri kuşatma altına almıştır... Bu bölgede birçok okul ve konut da bulunmaktadır.
Bu buluntu varlık, her türlü bahaneyi kullanarak, operasyonlarının amacının “teröristleri” ve Hamas hareketini ortadan kaldırmak olduğunu iddia ediyor ve Hamas savaşçılarının Gazze’deki bazı hastaneleri liderleri için yer altı üsleri olarak kullandıklarını ileri sürüyor.
Belki de bununla suçlarının, çatışmanın taraflarından birinin hastaneleri, insani vazife dışında ve “düşmana zararlı hareketlerde bulunmak” için kullanması gibi, sözleşmelerde öngörülen “istisnalar” kapsamı altına girmesini istiyor. Her ne kadar bu mücrim varlık, kınama ve cezalara zere kadar itibar etmese de, kendi çıkardığı yasaları ve imzaladığı sözleşmeleri bile kınamadan kurtulmak için bir bahane olarak kullanmaktadır. Batı da onu destekleniyor, Filistin halkına ve genel olarak Müslümanlara karşı savaşında cani varlığı dost edinmiş durumda.
Ey İslam ümmeti! Aşağılanma daha ne kadar sürecek? Batıl ehli birbirinin dostudur, İslam’a ve Müslümanlara karşı savaşta ittifak kurmuşlardır. Sizse ey hak ehli! Selin önündeki çer çöp gibisiniz. Oburların sofra üşüştükleri gibi milletler sizin üzerinize üşüşüyorlar. İslam ümmeti uzaktan izlerken Gazze halkına soykırım yapılıyor, ümmetin elinden en fazla yüksek sesle dua etmek ve uzun uzun ağlamak geliyor! Batıl ehli işgal varlığını uçaklarla, askerlerle destekliyor, teçhizat yardımında bulunuyor. İslam ümmet olarak bizse sadece bazı insani yardım ve ilaç gönderme çabası içerisindeyiz! Gazze halkına böyle mi yardım ve destekte bulunacağız?
Gazze’deki Hükümet Enformasyon Ofisi 10 Kasım Cuma günü yaptığı açıklamada, Yahudi varlığının saldırıların başlamasından bu yana Gazze Şeridi’ni yaklaşık 32 bin ton patlayıcı ve 13 binin üzerinde bombayla vurduğunu duyurdu. Bunun da kilometre başına ortalama 87 ton patlayıcı anlamına geldiğini bildirdi. Yahudi varlığının saldırıları sonucu Gazze’deki konutların yüzde 50’sinden fazlasının hasar gördüğü, 40 bin konutun ise tamamen yıkıldığı bilgisini paylaştı.
Ey İslam ümmetinin orduları! Bu cani varlığın, ümmetinizin çocuklarına yaptıkları yüreğinizi burkmuyor mu, sizi harekete geçirmiyor mu? Yardımlarına koşmak, yardım etmek ve bu acımasız saldırganı püskürtmek için damarlarınızdaki kanı kaynatmıyor mu? Ümmetin çocuklarına ve kadınlarına karşı yapılan bu soykırımı önlemek için izzeti nefsinizi gıdıklamıyor mu?
Gazze Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, Yahudi varlığı saldırısının başladığı 7 Ekim’den bu yana Gazze Şeridi’ndeki 18 hastanenin hizmet dışı kaldığı duyuruldu. Bu varlığın “hastanelere ve sağlık personeline karşı yeni bir suç” işlediğini, akaryakıt ve tıbbi malzemelerin girişini engellemekle suça başladığını, bugünse doğrudan hastaneleri hedef alarak suçunu zirveye taşıdığını söyledi. Peki masum ve hasta çocukların, Gazze ve Filistin halkının başına gelenler karşısında Müslümanların yöneticileri nerede? Maskeleri düşen bu yöneticilerin, ajanlıkları, düşmana olan sadakatleri ve onunla normalleşmeleri gün ışığı kadar açık ve berraktır. Ümmetlerine karşı düşmanın yanında yer alan hain yöneticiler, koltuk ve taht uğruna kendilerini satmışlardır.
Ey İslam ümmeti! Bu yöneticilerden ne bekliyorsunuz? Mescid-i Aksa’yı kurtarmak, Gazze ve Filistin’e yardım etmek için orduları harekete geçireceklerini mi bekliyorsunuz?
Ey İslam ümmeti! Daha ne zamana kadar sessiz kalacaksınız? Yöneticiler, kardeşlerimize yapılan soykırımı sadece izlemekle yetiniyorlar ve ordular kışlalarda zincire vurulmuş durumdalar! Öyleyse bu yöneticilerin tahtları yıkmanın ve orduları harekete geçirmenin zamanı gelmedi mi?
Ey İslam ümmeti! Otorite sizin elinizdedir. Hadi elinizi kaldırın, Allah için ve dinine yardım etmek için ayağa kalkın. Hainleri dürüst kimselerle değiştirin ki sizi doğru yola iletsinler, sizi laik kapitalist sistemin zifiri karanlığından kurtarıp, imanınızdan doğan Rabbinizin sisteminin aydınlığına çıkarsınlar.
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi Kadın Kolları olarak biz, bu ümmetin tüm samimi insanlarını ümmetlerinin çocuklarıyla birlikte omuz omuza çalışmaya çağırıyor, güç ve kuvvet ehlini de bu cani varlığın yaptığı bu soykırımı önlemek için hemen harekete geçmeye, bu laik sistemin kökünü kazımaya, kökünden söküp atmaya ve âlemlere rahmet olarak indirilen Allah’ın hükümleri gölgesi altında İslami hayatı yeniden başlatmaya davet ediyoruz. Allah Subhânehu ve Teâlâ kendisine yardım edene yardım edeceğini vaat etti. Zafer Allah katındandır.
إِنَّالَنَنْصُرُرُسُلَنَاوَالَّذِينَآمَنُوافِيالْحَيَاةِالدُّنْيَاوَيَوْمَيَقُومُالْأَشْهَادُ “Şüphesiz ki, Rasûllerimize ve iman edenlere dünya hayatında ve şahitlerin şahitlik edecekleri günde yardım eder z.” [Mümin 51]
حزب التحرير Hizb-ut Tahrir Merkezî Medya Ofisi Kadın Kolları |
Adres Bilgileri ve Web Sitesi el-Mezra’a, P.K. 5010-14, Kolombiya Merkezi B Blok Kat:2, Beyrut/Lübnan Telefon: TEL: 0096 113 07 59 4 / GSM: 0096 171 72 40 43 www.hizb-ut-tahrir.info |
E-Mail: media [@] hizb-ut-tahrir.info |