Ülkede hayat pahalılığı, artmaya devam ediyor. Temel gıda maddeleri ve diğer ürünler rekor seviyelerde arttı. Boğulmamak için burnunu suyun üstünde tutmaya çalışan sıradan vatandaş can çekişiyor. Kenyalılar, mevcut rejimden bu duruma bir çözüm bulmasını talep ediyorlar. Ancak bu durum, kapitalist ekonomide dipsiz bir uçurumdur.

Hizb ut Tahrir / Kenya olarak biz, şunları vurgulamak istiyoruz:

Mevcut seçilmiş hükümet, kapitalist sistemde sürekli yinelenen bu sorunu kökten çözemez. Gerçek şu ki, kapitalist ekonomik sistemden kaynaklanan ekonomik politikalar, mal ve hizmetlerin üretimi, dağıtım ve tüketiminde fiyatı belirleyici faktör kılar, böylece kartel örgütleri yaratır. Bu karteller, sıradan insanın geçimi pahasına karlarını maksimize etmek için çalışırlar. Dahası, işin gerçeği şudur ki, esasında tüm kapitalist rejimler, bu zorlu durumdan doğrudan sorumludurlar, çünkü ekonomik sistem başarısızdır. Bu nedenle geçmiş iktidarlar, aslında sistemin hatasını örtmek için bir günah keçisidir.

İslam’da temel ve lüks ihtiyaçların karşılanması ve erişim kolaylığını sağlanması Halifenin sorumluluğundadır. Bu bakımdan Halife, pazarları bir takım örgütlü kartel ve çetelerin sömürüsünden arındırmakla mükelleftir. Kartellerin temizlenmesiyle piyasaları doğal olarak talep ve arz gücü belirleyecek ve böylece mal ve hizmet fiyatları rekabetçi ve uygun hale gelecektir. Dahası, İslam ekonomik sorunu kapitalizmde üretimin aksine servet dağılımı olarak ele almıştır.

Nitekim Ömer ibn el-Hattab’ın (ikinci Halife) Halifeliği döneminde böyle olmuştur. Ömer Radiyallahu Anh, Hicaz halkı aşırı kıtlığa maruz kaldığında, hiçbir şahsın veya kartelin durumdan faydalanmamasını ve yararlanmamasını sağlayan bir ekonomi politika izlemiştir. Fiyatların artmasını ve kıtlığı engellemek için Kuzey Afrika valisi Amr b. Âs’a Medine pazarındaki gıda maddelerinin arzını artırması için emir vermiştir.

Biz, Hilafetin yeniden kurulmasıyla tüm ekonomik krizlerin ve sıkıntıların kapsamlı bir şekilde çözüleceğine inanıyoruz.