حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Pakistan Vilâyeti
Medya Bürosu
No: PK–BA–2019–MB–TR–83 |
H. 30 Rabi-ul Evve 1441 M. Çarşamba, 27 Kasım 2019 |
Yıkımımızın Sebebi, Genelkurmay Başkanının Atanıp Atanmaması Değil Bizzat Baskıcı Demokratik Sistemdir
General Bajwa Genelkurmay Başkanı olarak kalsın ya da kalmasın, yıkıcı ve aşağılayıcı sömürgeci kölelik, mevcut ucuz iktidar oyunlarının ardından sona ermeyecektir. Sömürgeciliğin çürümüş cesedi içinden çıkarılana kadar kuyudan ne kadar su çekilirse çekilsin kirli kuyu asla temizlenmeyecektir. Sömürgecilik uşağı ajanlar, Hilafeti yeniden kurarak ve sömürgecilik planlarını engelleyerek küfür yönetiminin prangalarından ümmeti kurtarmak yerine gönül hoşluğu ile Trump ve Modi’ye kulluk ederek görev sürelerini dolduruyorlar. General Bajwa ve İmran Han, ABD’nin Afganistan’daki kiralık arabulucuları ve işgal altındaki Keşmir’i Modi’ye bedavaya peşkeş çekiciler olarak hatırlanacaktır. Din düşmanlarının rızasını elde etmek için ümmete ihanet ettiler. Böylece elleri ve dilleriyle kazandıkları nedeniyle Allah’ın gazabına nail olacaklar. Emekliliğe ayrıldıktan sonra General Bajwa da diğer sömürgeci demokrat ve diktatörler gibi tarihin çöp kutusunda yerini alacaktır.
Batının yıkıcı neokolonyalist sistemi, kişilerden daha çok Allah Subhânehu ve Teâlâ’nın haram kıldığını helal, helal kıldığını da haram kılan insanoğlunun egemenlik gerçeğine dayanır. İster başkanlık isterse parlamenter demokrasi olsun, ihanet, ümmetin kaynaklarının yağmalanması ve talan edilmesi öylece devam edecektir. General Eyüp Han, üç nehri Hindistan’a hediye etti. Bhutto ve General Yahya Han, Doğu Pakistan’ı, General Ziya da Siachen Buzulu’nu peşkeş çekti. Navaz ve General Müşerref, Kargil’i yüz üstü bıraktı. Ardışık egemen sivil ve askeri liderler, dolar karşılığında Pakistan ekonomisini IMF’ye teslim ettiler. Yargı, sömürgeci zorba İngiliz hukukunun vesayeti altında iken Lord Macaulay’ın eğitim sistemi, Pakistan’ın gelecek nesillerinin zihnini yozlaştırıyor. Egemen sivil ve askeri liderler, 1940’larda ortaya çıkan Batılı dünya düzeninin ajanlarıdır. Şimdiyse sömürgeci enstrümanı Birleşmiş Milletler gözetiminde küçük varlıklara bölerek ümmeti zayıflatmanın ve sömürgeci Batı hâkimiyetini güvence altına almanın gayreti içerisindeler. Sömürgecilik Valisi olarak zuhur edenler, ne Mescidi Aksa ve işgal altındaki Keşmir’i kurtarmak için Müslüman orduları seferber edebilirler ne de ABD dolarının hegemonyasını ve faize dayalı sömürgeci kredileri reddedebilirler. Nübüvvet metodu üzere Hilafetin yeniden kurulması, ulus devletlere dayalı sömürgecilik sisteminin ortadan kaldırılmasını sağlayacak, her türlü neo-sömürgeciliği mezara gömecek, tüm Müslüman ülkeleri güçlü tek bir devlette birleştirmek için hemen çalışmaya koyulacak, ümmete hak ettiği tüm insanlığın lideri statüsünü geri verecektir.
Dolayısıyla Hizb-ut Tahrir, Pakistan silahlı kuvvetlerinin samimi subaylarını iktidarın ümmet ve dine karşı ucuz şeytani politikalarını reddetmeye çağırıyor. Gerçek değişimi yeniden canlandırmak için Hizb-ut Tahrir’e nusret vermelidirler. Sad Bin Muaz’ın, Abdullah Bin Übey’in iktidara gelme planını boşa çıkarmak, güvensizlik, yoksulluk ve siyasi çatışmalar dönemini sona erdirmek için Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem’e verdiği nusretten ibret almalıdırlar. Nusret, İslam’ı dünya düzenini sarsan, on yıl içinde dünyanın iki süper gücünü yerle yeksan eden bir devlete dönüştürmüştü. Allah Subhânehu ve Teâlâ huzurunda üstün mertebe ve statüye erişmek için peki bugünün Sad’ı kim olacak? Dinimizi ve ümmetimizi kim onurlandıracak?
حزب التحرير Hizb-ut Tahrir Pakistan Vilâyeti Medya Bürosu |
Adres Bilgileri ve Web Sitesi P.O. Box 1924, Lahore / Pakistan Telefon: +(92) 345–428–7323 / +(92) 333–561–3813 https://bit.ly/3hNz70q |
Fax: +(92) 21–520–6479 E-Mail: spokesman@hizb-ut-tahrir.com.pk |