حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Pakistan Vilâyeti
Medya Bürosu
No: PK–BA–2020–MB–TR–17 |
H. 2 Şa'bân 1441 M. Perşembe, 26 Mart 2020 |
Mısır Firavununa Sadakat Gösteren ve Allah’ın İndirdiğiyle Yönetilmemesine Sessiz Kalan El Ezher, Müslümanların Dinde Güven Duyacağı Bir Kurum Değil
El Ezher, Pakistan Cumhurbaşkanı Dr. Arif Alvi’nin isteği üzerine Pakistan’da korona virüsün yayılmasını önlemek için Cuma namazının askıya alınmasına izin veren bir fetva yayınladı. Cumhurbaşkanı, 25 Mart 2020 Çarşamba günü Twitter hesabından yaptığı açıklamada, “İsteğime yanıt verdiği için El Ezher Şeyhine ve Yüksek Konseye minnettarım. Korona virüsü salgını nedeniyle camilerde cemaat ve Cuma namazları ile ilgili bize yol gösterdi.” ifadelerini kullandı.
El Ezher, Cuma namazının iptal edilmesinin caiz hatta farz olduğuna dair bir fetva yayınladı. Fetvasına soğan ve sarımsak yiyen bir Müslümanın camiye gitmemesini öneren hadisi delil gösterdi. Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurdu:
وَمَنْ أَظْلَمُ مِمَّنْ مَنَعَ مَسَاجِدَ اللَّهِ أَنْ يُذْكَرَ فِيهَا اسْمُهُ وَسَعَى فِي خَرَابِهَا أُولَئِكَ مَا كَانَ لَهُمْ أَنْ يَدْخُلُوهَا إِلَّا خَائِفِينَ لَهُمْ فِي الدُّنْيَا خِزْيٌ وَلَهُمْ فِي الْآخِرَةِ عَذَابٌ عَظِيمٌ “Allah’ın mescitlerinde O’nun isminin anılmasını yasak eden ve oraların yıkılmasına çalışan kimseden daha zalim kim vardır? Onların oralara korkmadan girememeleri gerekir. Dünyada rezillik onlaradır, ahirette büyük azap da onlaradır.” [Bakara 114] Hangisi daha doğru? Ağız kokusu gibi sahte delil ve gerekçelerle camilere gidilmesini yasaklayan El Ezher’in görüşü mü? Yoksa Allah Subhânehu ve Teâlâ’nın kesin ve açık buyruğu mu? El Ezher ve ondan fetva isteyenler, ümmet içinde âlimin olmadığını sanıyor. Pakistan’da bile bir sürü âlim var. Öyleyse, ilk etapta, dönemin Firavunu Es Sisi’ye sadık bir kurumdan fetva almak caiz mi? Dinimizi, dine zarar vermek isteyen yöneticilere destek olan, El Kenane ülkesinde Allah Subhânehu ve Teâlâ’nın hükümlerinin uygulanmamasına sessiz kalan, her zaman Allah Subhânehu ve Teâlâ’nın Kitabı ve Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in Sünnetine apaçık aykırı fetvalar yayınlayan bu kurumdan nasıl koruyabiliriz? Örneğin El Ezher, işgalci Yahudiler ile Camp David Antlaşması imzalanmasını caiz gördü, mübarek toprak Filistin’de Yahudilerin “hakkı” olduğunu söyledi, faize ve mevcut küfür sistemlerine katılıma cevaz verdi vb. nice fetva. Hal böyleyken bu görüş, kabul edilebilir mi? Kaldı ki, analoji yaptı. Oysa ibadetlerde analoji olmaz. Yoksa El Ezher ve Pakistan Cumhurbaşkanı, bu çarpık anlayışın Pakistan halkı ve âlimleri tarafından yutulacağını mı sanıyor? Doğrusu en büyük aptallık, bilge zihinleri hafife almaktır.
Ey Pakistan Müslümanları! Pakistan Cumhurbaşkanı, halkın sağlık işlerini güdemeyen rejimin bu başarısızlığını ve ihmalkârlığını camileri kapatarak örtbas etmek istiyor. Rejim, korona virüsü ortaya çıkmadan önce bile halkın sağlığı ile ilgilenmiyordu. Normal koşullarda bile halka sağlık hizmeti vermeyen bir rejim, olağanüstü durumlarda peki nasıl verecek? Sokağa çıkma yasağı ve camileri kapatmak sorumluluktan kaçıştır. Bunun nedeni, insanların rejimin başarısızlığı ve yolsuzluğundan emin olmamalarını sağlamak. Eğer rejim, camileri kapatmanın haramlığı ile ilgili Allah Subhânehu ve Teâlâ’nın Kitabında geçenleri umursamış olsaydı, konu hakkında derin düşünür ve namaz kılanları enfeksiyondan korumak için gerekli önlemleri alırdı. Örneğin, namaz kılanların saflarını düzenlemek, aralarını ayırmak, yüksek kaliteli maske dağıtmak, Cuma namazı hutbesini kısa tutmak, yaşlıları ve hastaları kısa bir süre camilerden uzaklaştırmak gibi... Tabii Allah’tan korkuyorsa!
Camiler, Allah Subhânehu ve Teâlâ’nın evleridir, kim tedavi ve şifa arıyorsa, şifa veren sadece Allah Subhânehu ve Teâlâ’dır. Aslında enfekte sırasında Allah Subhânehu ve Teâlâ’nın evleri camiler, sığınak yeridir. Bizi beladan koruması ve kurtarması için içlerinde Allah Subhânehu ve Teâlâ’ya dua ederiz. Bir gün bile olsa camilerin kapanması, önceki günahlara ek bir günahtır ki Allah Subhânehu ve Teâlâ bu yüzden sıkıntılar gönderiyor. Onun için Allah Subhânehu ve Teâlâ’ya yaklaşır ve O’na tövbe ederiz. Allah Subhânehu ve Teâlâ’ya yakınlaştığımız en güzel şey, Allah’ın indirdikleriyle yöneten Nübüvvet metodu üzere Hilafeti yeniden kurma çalışmasıdır. Böylece Allah Subhânehu ve Teâlâ bizden razı olacak ve bizi tüm sıkıntılarımızdan kurtaracaktır. Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurdu:
ظَهَرَ الْفَسَادُ فِي الْبَرِّ وَالْبَحْرِ بِمَا كَسَبَتْ أَيْدِي النَّاسِ لِيُذِيقَهُمْ بَعْضَ الَّذِي عَمِلُوا لَعَلَّهُمْ يَرْجِعُونَ“İnsanların bizzat kendi işledikleri yüzünden karada ve denizde düzen bozuldu, ki Allah yaptıklarının bir kısmını onlara tattırsın; belki de (tuttukları kötü yoldan) dönerler.” [Rum 41]
حزب التحرير Hizb-ut Tahrir Pakistan Vilâyeti Medya Bürosu |
Adres Bilgileri ve Web Sitesi P.O. Box 1924, Lahore / Pakistan Telefon: +(92) 345–428–7323 / +(92) 333–561–3813 https://bit.ly/3hNz70q |
Fax: +(92) 21–520–6479 E-Mail: spokesman@hizb-ut-tahrir.com.pk |