حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Pakistan Vilâyeti
Medya Bürosu
No: PK–BA–2017–MB–TR–08 |
H. 13 Cumâde’l Ûlâ 1438 M. Cuma, 10 Şubat 2017 |
Aurangzeb’i Unutmayın! Rohingyalı Müslümanları Kurtarmak için Silahlı Kuvvetleri Seferber Edin Rohingyalı Müslümanlar Kasabı Myanmar Rejimine Savaş Uçağı Satmak Açıkça İhanettir
1 Şubat 2017 tarihli haftalık IHS Jane’s Savunma dergisinin raporuna göre, Myanmar, JF-17 tipi savaş uçağı satın almak ve yerel üretim lisansı için şuan Pakistan hükümeti ile pazarlık yapıyor. Rapora göre, bu yılsonunda 16 JF-17 savaş uçağı Myanmar Hava Kuvvetlerine (MAF) teslim edilecek. Yerel Pakistan medyasına göre, Savunma Bakanlığı, Dışişleri Bakanlığı ve Pakistan Hava Kuvvetleri bu haberlere yorum yapmaktan kaçındı.
Soruyoruz, açıkça Müslüman olduğunu iddia eden biri, uzun süredir zulüm gören Rohingya Müslümanlarına nasıl bu kadar merhametsiz ve soğuk davranabilir? Rohingya Müslümanlarını acımasız Myanmar rejiminden kurtarmak için silahlı kuvvetlerimizi seferber etmek Pakistan yöneticilerine farz değil mi? Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurdu:
وَإِنِ ٱسْتَنصَرُوكُمْ فِى ٱلدِّينِ فَعَلَيْكُمُ ٱلنَّصْرُ“Eğer onlar din hususunda sizden yardım isterlerse, yardım etmek üzerinize borçtur.” [Enfal 72] Yoksa yöneticiler, mazlumların yardımına koşmak için cihat farziyetinden habersizler mi? Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurdu:
وَمَا لَكُمْ لاَ تُقَاتِلُونَ فِى سَبِيلِ ٱللَّهِ وَٱلْمُسْتَضْعَفِينَ مِنَ ٱلرِّجَالِ وَٱلنِّسَآءِ وَٱلْوِلْدَانِ “Size ne oldu da Allah yolunda, zavallı erkekler, kadınlar ve çocuklar uğrunda savaşmıyorsunuz!” [Nisa 75]
Yoksa yöneticiler, ihmalkârlıkları yüzünden Allah’ın şu uyarısının farkında değiller mi? Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurdu:
إِلاَّ تَنفِرُواْ يُعَذِّبْكُمْ عَذَاباً أَلِيماً“Eğer sefere çıkmazsanız, sizi acı bir azap ile azaplandırır.” [Tevbe 39] Yoksa yöneticiler, bir Müslümanın yardımsız bırakılmasını yasaklayan Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in şu hadisinin farkında değiller mi? Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu:
المُسْلِمُ أَخُو المُسْلِمِ، لَا يَخُونُهُ وَلَا يَكْذِبُهُ وَلَا يَخْذُلُهُ “Bir Müslüman Müslüman’ın kardeşidir. Ona zulmetmez ve onu yardımsız bırakmaz”[Müslim] Yoksa yöneticiler, Müslümanların savaşı da barışı da bir diye buyuran Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in şu hadisinden bihabersizler mi? Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem Medine vesikasında şöyle yazdı:
وأن سلم المؤمنين واحدة لا يسالم مؤمن دون مؤمن في قتال في سبيل الله “Müminlerin barışı birdir. Hiçbir mümin, Allah yolundaki bir savaşta müminlerden ayrı olarak barış yapmayacaktır.”
Küfürle yöneten yöneticilerin bu tutumunu, İslam ile yöneten, Allah ve Rasûlü’nün sözüne kulak veren yöneticilerle kıyasladığımızda aralarında dağlar kadar fark olduğunu görürüz. Sultan Aurangzeb Alamgir’in, Myanmarlı müşrik Budist rejimi ve güçlü Rakhine yağmacılarının atalarına nasıl davrandığına bir bakın! Aurangzeb, günümüzde Bangladeş’in Chittagong şehrine kadar hâkimiyetini genişleten Rakhine devletinin bölgede ve toprakları içinde Müslümanlara yönelik baskısını sona erdirmek için benzersiz bir kararlılıkla seferber olmuştur. Portekizlerin müttefikini sırasıyla bölgeden bertaraf eden, 6500 asker ve 288 gemi ile 36 saat süren savaşın ardından Ocak 1666 yılında Chittagong’u kurtaran Aurangzeb, Rakhine zalimlerine hafızalardan asla silinmeyecek bir yenilgiye uğramıştır. Ağır bir darbenin ardından Rakhine zalimleri çöküş ve düşüşe geçmişlerdir.
Pakistan yöneticileri, elbette Allah ve Rasûlü’nün buyruğunun farkındalar. Ama buna rağmen Allah ve Rasûlü ve müminlerin düşmanlarına yardım etmeyi yeğlediler. Pakistan liderliği içindeki bir avuç hainin zulmüne engel olmak, samimi Müslümanların boynunun borcudur. Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu:
إِنَّ النَّاسَ إِذَا رَأَوْا الظَّالِمَ فَلَمْ يَأْخُذُوا عَلَى يَدَيْهِ أَوْشَكَ أَنْ يَعُمَّهُمْ اللَّهُ بِعِقَابٍ مِنْهُ “Eğer insanlar bir zalimi görür ve ona engel olmazlarsa, Allah göndereceği azabı bütün insanlara gönderir.”[Ebu Davud, Tirmizi, İbn-i Mace] Gerçekten de Müslümanlara yönelik bu ihanet, ancak Pakistan silahlı kuvvetleri içindeki samimi subayların Nübüvvet metodu üzere Hilafeti kurmak için Hizb-ut Tahrir’e nusret verdiklerinde sona erecektir. Raşidi Halife, Müslümanları kurtarmak ve Budist müşrik zalimlerden öç almak için Müslümanlar ve silahlı kuvvetleri muhteşem bir devlette Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in sancağı altında toplayacaktır.
حزب التحرير Hizb-ut Tahrir Pakistan Vilâyeti Medya Bürosu |
Adres Bilgileri ve Web Sitesi P.O. Box 1924, Lahore / Pakistan Telefon: +(92) 345–428–7323 / +(92) 333–561–3813 https://bit.ly/3hNz70q |
Fax: +(92) 21–520–6479 E-Mail: spokesman@hizb-ut-tahrir.com.pk |