حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Sudan Vilâyeti
Medya Bürosu
No: SDu2013BAu20132015u2013KRSu2013TRu201303 |
H. 14 Cumâde’l Ûlâ 1436 M. Perşembe, 05 Mart 2015 |
Basın Açıklaması Kadın ve Erkeklere Deriz Ki: Yalancı Şahit Olmayın ve Allah'ı Razı Eden Değişim İçin Çalışın
İktidardaki Ulusal Kongre Partisi'nin cumhurbaşkanı adayı Ömer el-Beşir, 03 Mart 2015 Salı günü, Berri sergi alanı Milli Kadın Kampanyası'nda yaptığı konuşmada "Her köy ve mahalleye bir ebe" sözü verdi. Devamla "Bugün biz siyasal yaşamda kadının statüsünü güçlendirmek amacıyla buraya çarçabuk ayağımızın tozuyla geldik." dedi. Kadının parlamentodaki temsil oranının [%30] olduğuna dikkat çekti. Avrupa ülkelerinde bile olmayan bu oranı, kadının siyasi yaşama gerçek katılımı olarak kabul etti. Ulusal Kongre Partisi Kadın Sekreteri Zeynep Ahmed et-Tayyib, tüm Sudanlı kadınlar ve sivil toplum kuruluşlarının cumhurbaşkanı Beşir'in ülkenin başkomutanlık adaylığını onayladığını söyledi. Ardından "Seni aday seçtik, çünkü sen kadının onurunun garantörüsün. Kadının izzetini korudun ve yaşamın tüm alanlarında kadının yardımcısı oldun." diye konuştu. Ve şöyle devam etti: "Bugün kadın sana karşı olan vefasını yerine getiriyor."
Yeni başkanlık dönemi için el-Beşir'in adaylığını desteklemek üzere kadınları seferber etmek, onların, el-Beşir yönetimi döneminde iki felaket ile karşılaşan Sudanlı kadını temsil etmediklerinin açık bir göstergesidir. Sudanlı kadın, çatışma yerlerinde acı çekiyor, babasını, çocuğunu ve kocasını kaybediyor, kendisi de ölüyor. Hartum'da kadın mutsuz. Onurlu bir yaşama ulaşmak için zayi olmak üzere çocuklarını geride bırakıyor. Bu zalim iktidar, ülkeyi zayi etti, halkı yoksullaştırdı ve kadının konumunu yükseltme kapasitesine sahip yegâne Hanif Şeriatı uygulamaktan ödün verdi. Kimsenin minnet ve lütfu olmadan haklara ulaşmak konusunda dünya kadınları arasında yer aldığı gururunu kadına aşıladı.
أَفَمَنْ زُيِّنَ لَهُ سُوءُ عَمَلِهِ فَرَآهُ حَسَنًا "Kötü işi kendisine güzel gösterilip de onu güzel gören kimse mi?" [Fatır 8] İktidara sarılmak, seçimler ile süslemek ve makamlar ile gönül almak, değişim arzusunu hissettirmemek için genellikle şerli devletçiklerde izlenen bir yöntemdir. Gerçek şu ki gerçek değişim, sahtekârlıkları, yalanları ve şarlatanlıkları ile bu siyasi vakıayı, İslam temeline dayalı bir vakıa ile değiştirmekle olur. Kadınlar, hükümetin kurtarma paketinden sahte vaatler ve yalan müjdeler dışında ne gördü? Kadınların çoğu, uzun mesafeler kat etmek zorunda kaldıkları sağlık ocağına daha ulaşmadan ölüyor ya da hastalanıyorlar. Bu, kadının gelişiminden bahsedildiği kırsal kesimde böyledir. Kadın, buralarda marjinal bir hayat sürüyor. Hartum'da ise, rengârenk trajedilerin cumhurbaşkanı, Kadın Doğum Hastalıkları hastanesinin kapandığına tanık oldu. Hastane kampüsünde yoldan geçenler önünde bile doğuran kadınlar var! Nerede kaldı kadın kalkınma projeleri? Her yıl rutin olarak evleri sele maruz kalan kadınlara yönelik projeleriniz nerede? Sürgüne uğrayan, korkan ve aciz kadınlar karşısında neredesiniz? Darfur, Kordofan ve Mavi Nil'de savaş kurbanları ve yaslı kadınlar karşısında neredesiniz?
Bugün kadının görevi, kendisine karşı kurulan tuzakları, oynanan oyunları, hile ve aldatmaları bilmekten çok daha büyüktür. Cafcaflı yalan sözler, sakın onu aldatmasın. Konuşmak başka bir şey, realite başka bir şeydir. Çeyrek yüzyıldır eylemsiz söylenen süslü sözler bunun için yeterlidir. el-Beşir'i desteklemek için seferber edilen tüm kadınlar, kadın, erkek, ağaç ve taşın içler acısı vakıasının yalancı tanığı olduklarını iyi bilmelidirler. Bunların gerekçeleri örümceğin ağından bile daha zayıftır. Çünkü Allah Subhânehu ve Teâlâ, zalime engel olmayı, onu hakka döndürmeyi ve onu değiştirmeyi farz kıldı. Onu desteklemek ve övmeyi değil. Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu:
انْصُرْ أَخَاكَ ظَالِمًا، أَوْ مَظْلُومًا "Zalim de mazlum da olsa kardeşine yardım et." Zira bir kadın, mihri sınırlandırmak isteyen Ömer'e itiraz etti. Siz bu kadının neresindesiniz?
يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا كُونُوا قَوَّامِينَ بِالْقِسْطِ شُهَدَاءَ لِلَّهِ وَلَوْ عَلَى أَنْفُسِكُمْ أَوِ الْوَالِدَيْنِ وَالأَقْرَبِينَ إِنْ يَكُنْ غَنِيًّا أَوْ فَقِيرًا فَاللَّهُ أَوْلَى بِهِمَا فَلا تَتَّبِعُوا الْهَوَى أَنْ تَعْدِلُوا وَإِنْ تَلْوُوا أَوْ تُعْرِضُوا فَإِنَّ اللَّهَ كَانَ بِمَا تَعْمَلُونَ خبيرا "Ey iman edenler! Adaleti titizlikle ayakta tutan, kendiniz, ana-babanız ve akrabanız aleyhinde de olsa Allah için şahitlik eden kimseler olun. Zengin olsunlar, fakir olsunlar Allah onlara daha yakındır. Hislerinize uyup adaletten sapmayın, eğer, büker yahut şahitlik etmekten kaçınırsanız Allah yaptıklarınızdan haberdardır." [Nisa 135]
حزب التحرير Hizb-ut Tahrir Sudan Vilâyeti Medya Bürosu |
Adres Bilgileri ve Web Sitesi 21 October Street, Imarat al-Vaqf, Ground Floor, East Khartum / Sudan Telefon: +(249) 0912 24 01 43 – 0912 37 77 07 http://www.hizb-sudan.org/ |
E-Mail: spokman_sd@dbzmail.com |