حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Suriye Vilâyeti
Medya Bürosu
No: SR–BA–2022–MB–TR–04 |
H. 6 Zilka’de 1443 M. Pazar, 05 Haziran 2022 |
Göstericilere Ateş Açmak, Zorbaların Yöntemidir ve Müslümanların Masum Kanlarını Helal Görmektir
3 Haziran 2022 Cuma günü Halep’in kuzey kırsalındaki Afrin kentinde elektrik fiyatlarına yapılan zammı ve uzun saatler süren elektrik kesintisini protesto eden öfkeli bir grubun üzerine ateş açılması sonucu çok sayıda kişi yaralandı.
Afrin’deki olaylarla eş zamanlı olarak Cindires şehrinde elektrik şirketinin merkezi önünde başka bir gösteri daha düzenlendi. Göstericilerin üzerine ateş açılması sonucu yaralananlar oldu. Yaralanan göstericilerden birinin hayatını kaybetmesinin ardından çeşitli bölgelerde gösteriler düzenlendi.
Bu olaylar karşısında şu hususlara vurgu yapılması kaçınılmaz:
Birincisi: Göstericilerin üzerine ateş açılması ve Afrin ile birlikte diğer kentlerde düzenlenen gösteriler, şehirler, kasabalar ve köylerdeki protestolar, bize devrimin ilk günlerini hatırlatıyor. Suç mantığı örtüşüyor ve suç işleyenler farklı olsa da yöntemleri aynı. Düşmanlar, devrim topraklarını parçalamak ve bölgeleri ayırmak için tuzaklar kursalar da devrim bir.
İkincisi: Kar amacı güden şirketlerin ve grupların zulmünü ortadan kaldırmak için düzenlenen gösteriler, ümmetin çocuklarının hala canlı ve devrim ateşinin hala sıcak olduğunu gösteriyor.
Üçüncüsü: Bilinçli ve samimi kolektif hareket, bireysel veya tepkisel hareketin aksine aktif ve üretkendir. İstismar veya çevrelemeye karşı bir kale gibidir.
Dördüncüsü: Yapay sorunlar ve krizler, devrimcileri asıl davalarından yani rejimin yıkılması ve Nübüvvet metodu üzere Raşidi Hilafetin kurulması hedefinden saptırmamalıdır. Bu, Müslümanların varlık yokluk meselesidir. Bu mesele, ölüm kalım meselesi olarak görülmelidir.
Beşincisi: Binaların ateşe verilmesinden, kapıların kırılmasından, göstericilere ateş açılmasından ve meydana gelen ölümlerden Türk rejimi ile güdüm zihniyeti yoksulu, vergici zihniyete sahip gruplar sorumludur.
Altıncısı: Ülkelerin istihbarat servisleriyle ilintili bu gruplar, zulmün işbirlikçileridir. İradelerini kırmak için insanlara baskı yapıyorlar, rejimi devirme ve İslam yönetimini kurma temel hedeflerinden saptırmak için onları yan sorunlar ile oyalıyorlar.
Ey mübarek Şam toprakları Müslümanları! Konutlarda veya fabrikalarda yakıt olarak kullanılan petrol, gaz, elektrik, su veya benzeri her türlü enerji kurum veya şirketlere devredilemez, çünkü kamu malıdırlar. Bazı sahabeden rivayet edildiğine göre,
غَزوْتُ مَعَ النَّبِيِّ ﷺ، فَسَمِعْتُهُ يَقُولُ: النَّاسُ شُرَكَاءُ فِي ثَلاَثٍ: فِي الكَلأِ، وَالمَاءِ، وَالنَّارِ“Ben Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem ile birlikte üç savaşa katıldım. Rasûlullah’ı bu savaşlarda şöyle derken işitirdim: “İnsanlar üç şeyde ortaktırlar: Mera, su ve ateş”[Ahmed ve Ebu Davud]“Ateş” kelimesi yukarıda bahsedilen tüm enerji türlerini kapsar. İslam Devleti bu enerjiyi üretmeli ve halka dağıtmalıdır. Kar amacıyla değil bu dağıtımı düzenlemek amacıyla maliyetini aşmamak koşuluyla insanlardan belli bir meblağ alabilir.
Ey İslam’ın Payitahtı Biladu’ş Şam Müslümanları! İnsanlara yapılan zulüm ve baskının nedeni, yozlaşmış grup düzeninden, sözde hükümetlerinden, kurumlarından ve şirketlerinden ziyade kişisel hesapları için kamu malının yağmalanmasına izin veren yozlaşmış sistemler ve kanunlardır.
Sözde kurtarılmış bölgelerde ve diğer Müslüman ülkelerde uygulanan sistemler ve yasalar, insan yapımı laik kapitalist sistemlerdir. Kapitalizmde insanların çıkarları ve acıları pahasına kişisel çıkarlar, kaprisler ve arzulara göre yasalar çıkarılır. Çıkarılan yasalar, sefalete, yoksunluğa ve geçim darlığına yol açar. Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurdu:
فَإِمَّا يَأْتِيَنَّكُمْ مِنِّي هُدًى فَمَنِ اتَّبَعَ هُدَايَ فَلاَ يَضِلُّ وَلاَ يَشْقَى، وَمَنْ أَعْرَضَ عَنْ ذِكْرِي فَإِنَّ لَهُ مَعِيشَةً ضَنْكاً وَنَحْشُرُهُ يَوْمَ الْقِيَامَةِ أَعْمَى“Eğer tarafımdan size bir yol gösterici gelir de, kim benim yol göstericime uyarsa artık o, ne sapar ne de sıkıntı çeker. Her kim de benim zikrimden yüz çevirirse, mutlaka ona dar bir geçim vardır. Bir de onu kıyamet gününde kör olarak haşrederiz.”[Taha 123-124]
Bu nedenle gruplar, Allah Subhânehu ve Teâlâ’nın rızasını umuyorlarsa, sefaletten uzak İslami yönetim altında onurlu ve mutlu bir hayat yaşamak istiyorlarsa, yozlaşmış gerçekliği değiştirmek ve Nübüvvet metodu üzere Raşidi Hilafet Devletini kurmak için çalışanlar ile birlikte çalışmalıdırlar.
Son olarak, kurtarılmış bölgelerdeki devrimci halkımızı uyanık olmaya çağırıyoruz. Düşmanların hile ve siyasi tuzaklarına, Amerika’nın ajanları ve kuklaları aracılığıyla tasarladığı laik anayasaya ve özellikle ölümcül siyasi çözüme karşı uyanık olmalılar. Sonuna kadar devrimlerini sürdürmeliler, İslam düşmanları ve ülkemizdeki kuklalarının hoşlarına gitmese de şehitlerin fedakârlıklarını İslami yönetim ile taçlandırmalılar. Bu, dünyada izzet, ahirette kurtuluştur.
حزب التحرير Hizb-ut Tahrir Suriye Vilâyeti Medya Bürosu |
Adres Bilgileri ve Web Sitesi Telefon: +8821644446132 Skype: TahrirSyria www.tahrir-syria.info |
E-Mail: media@tahrir-syria.info |