حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Tunus Vilayeti
Medya Bürosu
No: TN–BA–2017–MB–TR–05 |
H. 6 Şa'bân 1438 M. Çarşamba, 03 May 2017 |
Bir Kez Daha Baci Kayed Es Sebsi, Yargıyı Rejimin Hizb-ut Tahrir’le Mücadelesine Sürüklemekte Başarısız Oluyor
27 Nisan 2017 Perşembe günü Menuba Sulh Mahkemesi, Ahmed Aşur, Munsif Dilaci ve Mahmut Tineybi adlı Hizb-ut Tahrir gençlerine beraat kararı verdi. Gençler, daha önce kamusal alanlarda “ırk, din veya insanlar arasında kin ve nefrete davet etmek, ayrımcılık yapmak, düşmanca araçlar kullanmak ya da şiddet veya ırk ayrımcılığına dayalı fikirlere teşvik etmek”gibi yayınlar ve yorumlar yapmak suçlamasıyla savcılık tarafından mahkemeye sevk edilmişlerdi. Bu suçların cezası üç yıl hapistir. Ancak teşviki eylemler izlemişse, o zaman azami cezalar beş yıla kadar varabiliyor.
Bununla bir kez daha Tunus yöneticilerinin, güvenlikçi yaklaşımlarının başarısız olduğu görülüyor. Artık güvenlikçi yaklaşımlar hem halk hem de yargı nazarında miadını doldurmuştur. Yönetimin sersemce adımlarının arkasında bazı güvenlik yetkilileri ve savcılar var. Eğer bunlar olmasa, Tunus mahkemelerinde Hizb-ut Tahrir davaları diye bir dava olmaz, gençler de haksız ve zalimane bir şekilde tutuklanmazdı.
Şüphesiz kadın veya erkeğiyle şimdiki Tunus yöneticileri, vatandaşı oldukları Batılı ülkelere kaçmak için bavullarını toplamış durumdalar. Fazla zaman ve vakitlerinin kalmadığını çok iyi biliyorlar. Milli Güvenlik Kurulu kararları çerçevesinde ve çirkef medya, Sam Amcacı parti ve kurumların yoğun işbirliğiyle ahmak yöneticilerin yürüttüğü keyfi tutuklamalar, Hizb-ut Tahrir gençlerini İslam ümmeti önünde onların ayıplarını ifşa etmekten, ülkeye çöreklenen Haçlı sömürgeci Batılılar ile işbirliklerini deşifre etmekten caydıramayacaktır.
Nitekim son açıklamalarında da görüldüğü yöneticiler, Hizb-ut Tahrir tarafından ümmete zerk edilen uyanıklık dozajının meyve ve semerelerini vermeye başladığını çok iyi biliyorlar. Belki de artan bilinç ve tüm kentlerde, köylerde, kırsal alanlarda devrimci halkın zulüm, marjinalleşme ve “baskı” karşıtı sloganları, yetkililer ve rejimin, Hizb-ut Tahrir ile fikri ve siyasi mücadelede başarısız olduklarının açık kanıtıdır.
Bu nedenle havaalanında apronda bekleyenler ve ülkeyi terk etme hazırlığında olanlar, Hizb-ut Tahrir’li gençlerin tüm Tunus halkı ve bireylerin zulüm ve istibdada karşı başkaldırışlarında büyük payları olduğundan adları gibi emindirler. Parti gençleri, ülke ve halkı yoksulluk, açlık, zulüm ve hak ihlalleri hendeğinde boğan hilekâr kapitalist demokratik sistemi devirmek için gece gün çalışarak meydan okuma yöntemini sürdürecekler. Allah’ın izniyle zafer ve ihtişam demek olan Nübüvvet metodu üzere Raşidi Hilafeti kurmak için durmadan çalışacaklardır. Hilafet, yaratıcının uhdesine tevdi ettiği rolü oynamak için ümmeti Muhammedi SallAllahu Aleyhi ve Sellem’i dünya hadaratının merkezine oturtacaktır.
Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurmaktadır.
وَكَذَلِكَ جَعَلْنَاكُمْ أُمَّةً وَسَطاً لِتَكُونُوا شُهَدَاءَ عَلَى النَّاسِ وَيَكُونَ الرَّسُولُ عَلَيْكُمْ شَهِيداً “İşte böylece sizin insanlığa şahitler olmanız, Rasûl’ün de size şahit olması için sizi mutedil bir millet kıldık.”
حزب التحرير Hizb-ut Tahrir Tunus Vilayeti Medya Bürosu |
Adres Bilgileri ve Web Sitesi Telefon: 71345949 / 21430700 http://www.ht-tunisia.info/ar/ |
Fax: 71345950 E-Mail: tunis@htmedia.info |