حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Türkiye Vilâyeti
Medya Bürosu
No: TR–BA–2022–MB–TR–011 |
H. 5 Safer 1444 M. Perşembe, 01 Eylül 2022 |
Elektrik ve Doğalgaza Yapılan Zamların Sebebi Kapitalist Politikalardır
Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu (EPDK), elektrik tarifesine mesken abone grupları için %20, sanayi abone grubu için %50 zam yapıldığını duyurdu. EPDK ile eş zamanlı olarak BOTAŞ’ın yaptığı açıklamada ise doğalgaza konut tarifesinde %20,4 sanayi tarifesinde ise %50,8 zam yapıldığı bildirildi. Böylece son bir yılda konutlarda doğalgaza ve elektriğe yapılan zam oranları %200’ü aşmış oldu.
Gerek EPDK gerekse BOTAŞ tarafından yapılan ve halkımıza reva görülen bu zamların sebebi söylenildiği gibi pandeminin etkileri veya küresel enerji krizi değildir. Kısmen zammı etkileyici faktörler olmakla birlikte bunlar, yapılan zamların bahaneleridir. Sorunun asıl sebebi öncelikli olarak kapitalist sistemin bizatihi kendisidir. Ayrıca kamunun zaruri ihtiyacı olan enerjiyi özelleştirerek tüketiciyi kâr hırsıyla yanıp tutuşan şirketlerin insafına terk eden iktidarın hatalı ekonomi politikaları da sebeplerin en başında gelmektedir. Zira iktidar, “devlet ekonomiye karışmaz sadece denetim yapar” tezine sarılarak, enerji alanında özelleştirmeyi bir model olarak benimsedi ve özellikle elektrik dağıtım işinin tamamını özel sektörün kontrolüne verdi. Yapılan bu özelleştirmeler neticesinde, şirketlerin dövize endeksli kredi borçlarındaki artış başta olmak üzere dağıtım bedeli, kayıp-kaçak bedeli, temsil ve ağırlama giderleri gibi tüm masraflar tüketiciye fatura edildi ve hala edilmektedir. Devletin bu hizmetlerden aldığı insafsız vergiler ise uygulanan zulmün cabasıdır. Oysaki özelleştirme adı altında kapitalist şirketlerin yağması hâline gelen elektrik, doğalgaz gibi kaynaklar aslı itibarıyla kamuya ait kaynaklardır. Bunlar hiçbir şekilde kişi veya şirketlere hibe edilemez ve satılamaz.
Ey Yöneticiler! Nasıl ki yönetim emanet ise kamuya ait olan enerji kaynakları da sizlere emanettir. Bu kaynakları özel şirketlere satarak kamuya ihanet edemezsiniz. Tüm tebaya ait olan mülkü birkaç kapitalist şirkete peşkeş çekemezsiniz. Böyle yaparsanız emanete ihanet etmiş olursunuz. Yapılması gereken şey; özelleştirme ile şirketlerin tasarrufuna bırakılan tüm elektrik santrallerinin, kömür ve diğer madenlerin, petrol ve doğalgaz kaynaklarının gelirinin devlet tarafından kâr amacı güdülmeksizin hizmet şuuruyla halka ulaştırılmasıdır.
Ey Müslümanlar! Kapitalist sistem doğası gereği fakirden alarak zengine veren zalim bir sistemdir. Bu sistemde her zaman büyük sermeye sahipleri, bankalar, finans şirketleri ve onlarla iş birliği içinde olan iktidar elitleri kazanmaktadır. Halk ise karın tokluğuna çalışmaya, borç içinde yaşamaya ve sefalete mahkum edilmektedir. Öyleyse canımızı yakan faturalar, yaşanan hayat pahalılığı ve gelir adaletsizliği gibi tüm ekonomik sorunların çözümü için bu sistemi değiştirmeli, yerine sömürü ve faizin olmadığı, kamu malının korunduğu İslam’ın iktisat sistemini getirmeliyiz. Bunu yapacak olan da kapitalist düzene son verecek Raşidi Hilafet Devletidir. O halde bu devleti ikame etmek için hep birlikte çalışalım.
كَيْ لَا يَكُونَ دُولَةً بَيْنَ الْاَغْنِيَٓاءِ مِنْكُمْۜ “O mallar, içinizden yalnız zenginler arasında dolaşan bir servet (güç) haline gelmesin diye (Allah böyle hükmetmiştir.)” [Haşr 7]
حزب التحرير Hizb-ut Tahrir Türkiye Vilâyeti Medya Bürosu |
Adres Bilgileri ve Web Sitesi Telefon: www.hizb-turkiye.com |
E-Mail: bilgi [@] hizb-turkiye.com |