Pazartesi, 23 Cumade’l Ûlâ 1446 | 2024/11/25
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü


حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Türkiye Vilâyeti
Medya Bürosu

No: TRu2013BAu20132013u2013MBu2013TRu2013009 H. 12 Cumâde’s Sânî 1434
M. Salı, 23 Nisan 2013

-Basın Açıklaması- Şer Toplantılarına Ev Sahipliği Yapmak Ve Arabuluculuk Kime Hizmet Etmektedir?

Osmanlı Hilafet Devletinin başkenti iken Müslümanların maslahatlarına yönelik kararların alındığı İstanbul, şimdilerde Müslümanların aleyhine kararların alındığı ve arabuluculuk rolünde komploların kurulduğu toplantılara ev sahipliği yapan bir merkez haline dönüştü. Öyle ki kâfir Amerika'nın Dışişleri Bakanı John Kerry iki ay içerisinde üçüncü defa Türkiye'ye geldi. John Kerry'nin ziyaret gerekçesi; "Suriye'nin dostları" çekirdek grubunun İstanbul'da düzenlediği toplantıya katılmak, gasıp Yahudi varlığı İsrail'in özür tiyatrosunun ardından  Türkiye'nin bölgede oynayacağı rolü yeniden konuşmak ve Irak'ta ki kriz ile ilgili Türkiye'nin arabuluculuğunu güçlendirmek olarak belirtildi.

Hizb-ut Tahrir/Türkiye Vilayeti Medya Bürosu olarak, ABD Dış İşleri Bakanı John Kerry'nin bu ziyaretlerini reddettiğimizi belirtiyoruz. İslam'a ve Müslümanlara savaş açan ve zehirli atmosferler oluşturan eli kanlı işgalci devletin yöneticilerini ağırlamalarından dolayı da Türkiye yöneticilerini kıyamet günündeki çetin muhasebe ve azabın şiddetlisi ile korkutuyoruz.

İslam ülkelerini işgal eden ABD, Suriye'deki nüfuzunu koruyacak yeni bir geçiş planı için Türkiye'yi de kullanarak kirli planlarını sürdürmektedir. Yıllardır Hafız Esad'ı Suriye'de besleyip büyüten ABD olduğu gibi oğlu Beşşar'ın ömrünü uzatmak için ona son demlerinde hayat vermeye çalışan ABD dir. ABD Beşşar Esad'ın alternatifi hazırlamak için Türkiye'nin de içinde olduğu şer grupları ile toplantı üzerine toplantı düzenlemekte ve çözümsüzlük içerisinde debelenip durmaktadır. Ancak devrim üçüncü yılına girmesine rağmen Müslüman Suriye halkı Suriye Ulusal Koalisyonunu kabul etmemektedir. İstanbul'da toplanan bu şer grubunun son toplantısında taraflar, Suriye halkının azimle ve kararlılıkla sürdürdüğü devrim ve direnişe leke sürmek ve bu temiz kıyamı kirli bir savaş gibi göstermeye çalışmak için bir araya geliyorlar. Demokrasi isteyen grupları devrimci muhalefet gibi gösterirlerken, İslam devleti isteyen direnişin ana damarlarını ise radikaller ve terörist gruplar olarak göstermeye çalışmaktadırlar. Ak Parti hükümetinin ve özellikle Ahmet Davutoğlu'nun Suriye siyasetinin, ABD'nin Suriye siyasetinden farksız olduğu bu son toplantı ile bir kez daha gün yüzüne çıkmıştır. Bugünden sonra Suriye halkının dostu ve düşmanı ümmet nezdinde daha aşikar görülüp bilinecektir.

Mübarek Filistin  topraklarında iki devletli çözüm isteyen ABD, Türkiye'nin Hamas üzerinde ki nüfuzunu kullanarak Filistin'de bir uzlaşının sağlanmasını istemektedir. Buna göre El-Fetih ile Hamas'ın bir araya getirilmesi sağlanacak ve 1967 sınırlarına rızalık Filistin tarafının resmi  imzası ile kabul edilmiş olacak. Filistin topraklarının kime ait olduğu, ne Hamas'ın ne de El-Fetih'in basit siyasi menfaatlerinin pazarlık malzemesi olamaz. Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu kirli bir arabuluculuğun içerisinde olduğunu çok iyi bilmektedir. İslam ümmeti değil 1967 sınırlarını tanımak, Yahudi varlığı İsrail'in varlığını dahi tanımıyorken bu kirli arabuluculuk kime hizmet etmektedir. İslam'a ve Müslümnlara mı yoksa küfre ve kafirlere mi?

حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Türkiye Vilâyeti
Medya Bürosu
Adres Bilgileri ve Web Sitesi

Telefon: 
www.hizb-turkiye.com
E-Mail: bilgi [@] hizb-turkiye.com

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER