Pazar, 22 Cumade’l Ûlâ 1446 | 2024/11/24
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü


حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Türkiye Vilâyeti
Medya Bürosu

No: TRu2013BAu20132014u2013MBu2013TRu2013009 H. 24 Cumâde’s Sânî 1435
M. Perşembe, 24 Nisan 2014

Çocukların Güvenliğini Sağlayamayan Devlet Onlara Parlak Bir Gelecek Hazırlayamaz

Türkiye Cumhuriyeti Yöneticileri, Ulusal Egemenlik Ve Çocuk Bayramı olarak kutlanılan 23 Nisan'da, dün olduğu gibi bugünde yine bildik ezber mesajlar yayınladılar. Başbakan Erdoğan, "23 Nisan 1920 tarihi, hiç kuşkusuz, aziz milletimiz için bir dönüm noktasıdır. Milletimiz, bu tarihte, Türkiye Büyük Millet Meclisi'ni kurarak "hâkimiyet kayıtsız şartsız milletindir" şiarıyla istiklal ve istikbal mücadelesini yönetmiştir. En büyük arzumuz, milli egemenliğimizin sembolü haline gelen çocuklarımıza bugün olduğundan çok daha parlak bir gelecek hazırlayabilmektir." Cumhurbaşkanı Gül ise çocuklara hitaben şöyle bir mesaj yayınladı. "Sizlerin olumsuzluklardan etkilenmeden mutlu ve huzurlu bir hayat sürmeniz için, devlet ve millet olarak üstün bir gayret gösteriyoruz. Bu ülkede yapılan her şey sizler içindir. Sizler her şeyin en iyisine layıksınız. En ileri standartlara ulaşmış, modern, demokratik, müreffeh bir ülke haline gelebilmek için, eğitiminize özel bir önem veriyoruz."

Başbakan Erdoğan, Cumhurbaşkanı Gül ve diğer birçok yöneticinin bayram olarak kutlanılan bu günde çocuklara vaat ettiği şeyler gerçeklerden ne kadar da uzaktır. İnsanlığın üzerinden İslam'ın ilahi hâkimiyetini kaldırıp, hâkimiyeti kayıtsız şartsız millete verenler, Müslüman gençliği bakın nasıl ifsad ettiler. Aciz kafalarla yasa ve kanunların çıkarıldığı bu meclis, Müslüman çocuklara sadece şer bulaştırmıştır.

Adalet Bakanlığının verilerine göre, Türkiye'de 2012'de yani sadece bir yılda en az 660 bin çocuk cinsel taciz ve tecavüze maruz kalmış. Yine Adalet Bakanlığı verilerine göre, Türkiye'de çocuğa karşı işlenen cinsel taciz, saldırı ve istismar suçları ile ilgili davaların sayısında 2008'den 2013'e kadar %400 oranında artış yaşanmış. Tüm bunlar sadece devletin direkt kontrol edemediği açık yerlerde ve sokaklarda değil, aksine devletin kontrolünde olan çocuk yuvalarında, yatılı okullarda ve ıslah evlerinde yaşanıyor. Bu suçlar üniversite mezunu okul müdürleri ve çocuk yuvası çalışanları tarafından işlenen suçlardır. Türkiye İstatistik Kurumu'nun verilerine göre, 2008-2011 yılları arasında kaybolan çocuk sayısı 27 binin üzerinde belirlenmiş. İçişleri Bakanlığının yayınladığı istatistik ise 15 bin 900 çocuğun kayıp olduğunu söylüyor. Yakınlarını Kaybetmiş Aileler (YAKAD) ise kayıp çocukların sayısının 30 binden fazla olduğunu söylüyor. Yine 2013 Türkiye Uyuşturucu Raporuna göre Türkiye'de 4 bin çocuk uyuşturucu madde bağımlılığı tedavisi için sağlık merkezlerine başvurmuş. Bunların %10'u ise 12-14 yaş arasındaki çocuklardan oluşuyor.

Şimdi siz ey yöneticiler! Temiz körpe bedenlerini sapkın müdürlerinizden koruyamadığınız çocuklarımızın kendilerine ait olmayan bayramını hangi yüzle kutluyorsunuz. Hayatlarını İslami aydınlık bir gelecek ile şekillendirmeyip, özgürlükler ve demokrasi ile karanlıklara gömdüğünüz çocuklara parlak bir gelecek hazırlayacağınızı nasıl söyleyebilirsiniz? Her şeyin en iyisine layık olarak gördüğünüzü söylediğiniz çocukları uyuşturucu bataklığına sürükleyen sizin özgürlükleriniz değil mi? Organ ticareti veya başka sebepler için kaçırılan ve kaybolan çocukların geleceği sizin için ne ifade ediyor?

Ey Müslümanlar! İşte tüm yöneticiler, bu kokuşmuş sistemi korumak, kollamak ve akıttığı pisliği gelecek genç nesillere de bulaştırmak için size ve çocuklarınıza yalan söylüyorlar. Uydurdukları bayramlar ile sahte coşkular yaşatmaya çalışarak kokuşmuş bu sistemlerini biraz daha devam ettirmek istiyorlar. Sizler kendiniz ve çocuklarınızın istikbalini karartan bu küfür sisteminin şerrini mi istiyorsunuz? Yoksa kendinizi, ailenizi ve genç nesilleri yakıtı insanlar ve taşlar olan cehennemden koruyacak olan İslam'ın hayrını mı istiyorsunuz? Sizler fiyakalı elbiseleri ile resepsiyon salonlarını doldurarak kâfir Amerikan elçisi ile poz veren ve sadece boş vaatlerde bulunan zayıf ve güçsüz yöneticileri mi, yoksa kalkanı ile sizleri koruyacak Raşid Halifeleri mi istiyorsunuz?

حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Türkiye Vilâyeti
Medya Bürosu
Adres Bilgileri ve Web Sitesi

Telefon: 
www.hizb-turkiye.com
E-Mail: bilgi [@] hizb-turkiye.com

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER