Perşembe, 19 Cumade’l Ûlâ 1446 | 2024/11/21
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü


حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Özbekistan
Medya Bürosu

No: ÖZ-BA-2024-MB-TR-12 H. 20 Rabi’-ul Âhir 1446
M. Çarşamba, 23 Ekim 2024

31 Eski Siyasi Mahkûm da Yakında Mahkemeye Çıkacak

Güvenilir kaynaklardan aldığımız bilgilere göre, Taşkent’te 15 eski siyasi tutuklunun yargılandığı temyiz mahkemesi devam ederken, başka bir büyük yargılamaya başlanmak üzere. Bu kez yargılanacak kişi sayısı 31. Bu gençler de diğer 23 eski siyasi mahkûm gibi uyduruk suçlamalarla tutuklanıp otoriter Kerimov rejiminin hapishanelerinde 20 yılı aşkın bir süre hapis yatmış gençlerdir. Çoğunluğu ülkenin dört bir yanından yakalanıp başkente getirilen gençlerdi. Böylece, yılın başından itibaren gözaltına alınan, soruşturmaya tabi tutulan ve yargılanan eski siyasi tutuklu sayısı 54’e yükselmiştir.

Son günlerde bu 31 gençten suçlamaları kabul etmeleri için haklarında hazırlanan iddianameye imza atmaları istenmiştir. Evet, gençler hakkındaki bu tür bilgilere ancak içerideki birkaç kaynaktan ulaşabiliyoruz. Özbekistan’daki en küçük olayı bile takip eden yerel ve uluslararası basın organları ile insan hakları alanında faaliyet gösterdiğini iddia eden sivil toplum ve ticari kuruluşlar, gençlerin yargılanmasını görmezden gelmişlerdir. Bu olaylar vesilesiyle, gerçek kişilikleri daha net bir şekilde ortaya çıkmıştır.

Hizb-ut Tahrir’i tanıyan tarafsız bir gözlemci bu iddiayı duyunca şok olur, hayretler içinde kalır. Onlar da rejimin Ceza Kanunu’nun 159, 242 ve 244. maddeleri uyarınca suçlanmışlardır. İddianamedeki deliller, cezai nitelikte olmadığı gibi aynı zamanda oldukça absürttürler. Örneğin, sanıkların hangi meslekleri icra ettikleri, düğünlerde kardeşleriyle bir araya gelip gelmedikleri ve orada başkalarıyla buluşup konuşup konuşmadıkları gibi sorular sorulmaktadır. Ayrıca, ihtiyaç sahiplerine yardım etmek, Hilafeti yeniden kurma fikrini desteklemek ve İslam’a uygun bir yaşam sürmek gibi İslam’da farz ve mendup olarak kabul edilen işleri yapmaya gayret ettikleri de kaydedilmektedir. İslami bakış açısına göre, bu eylemler gayet normal ve bilinen şeylerdir. Ancak Özbekistan rejiminin uyguladığı sistem gayri İslamidir. Bu yüzden bu gençler suçlu olarak değerlendirilmekte, şantaj yapmak ve halkımızın gözünde itibarlarını zedelemek amacıyla yargılanmaktadırlar.

Öte yandan, bu yıl temmuz ayında Cumhurbaşkanı Mirziyoyev, Sovyetlerin zulmüne uğramış olan atalarımızın anısını yaşatmak amacıyla önemli bir adım atmıştır. Bu hükümet, bir asır önceki komünist rejimin kurbanlarını anarken, kan emici Kerimov rejiminin baskı ve insanlık dışı işkencelerle idam ettiği kurbanları neredeyse hiç umursamaması gerçekten çok ilginç. Tam tersine otoriter rejim, baskı düzeninin çarklarından bitap düşmüş bir şekilde çıkan Müslüman gençleri tekrar uzun süreli hapis cezalarına çarptırmaya çalışmaktadır. Doğrusu, hükümetteki yetkililer biraz vicdanlı olsaydı, hapiste çektikleri eziyetlere karşılık mazlumlara biraz merhamet gösterir, yaralarını sarmaya çalışırlardı.

Daha da kötüsü, gençler haksız yere terörizmi finanse etmekle ve desteklemekle suçlanmışlardır. Öyleyse Mübarek Toprak Filistin’de Müslüman kardeşlerimizi katleden terörist Yahudi varlığıyla ilişkilerin devam ettirilmesi ve bu varlığın devlet olarak tanınması nasıl adlandırılabilir? Özbekistan rejiminin lanetli varlığın büyükelçiliğini koruması ve onunla siyasi ve ekonomik ilişkilerini kesmeyi düşünmemesi, aslında teröre destek değil mi?

31 gencin de önceki 23 genç gibi yargılanacağından büyük endişe duyuyoruz. Bu mahkemede verilecek kararlar önceden belirlenmiş olup, mahkeme sadece göstermelik olacaktır. Gençler, temyiz mahkemesindeki ifadelerinde, sorgu memurlarının kendilerine açıkça mahkemenin değil, kendilerinin karar vereceğini söylediğini belirttiler. Aslında, bu masum gençlerin tekrar cezaevine gönderilmesi, Rusya gibi sömürgeci güçleri mutlu etmek isteyen üst düzey siyasetçilerin kararıdır. Bundan hiç şüphe yok.

Bu yüzden, Özbekistan hükümetini, bu gençlerin ailelerinin beddualarından korkması gerektiğini hatırlatıyoruz. Masumları hapse atarak düşmanları memnun etmeye çalışmak, büyük bir hata ve utançtır. Ahirette ise Allah’ın gazabına uğrayacaklar ve cehennem ateşinin yakıtı olacaklardır. Müslüman halkımıza bir kez daha hatırlatıyoruz: Hiçbir engel tanımayan zalim sisteme karşı sessiz kalmayın ve hak ve adalet arayışında olanları desteklemek için tüm gücünüzü seferber edin. Aksi takdirde bu zulüm, şu veya bu şekilde mutlaka her birinize dokunacaktır. Peygamber SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu:

وَالَّذِي نَفْسِي بِيَدِهِ لَتَأْمُرُنَّ بِالْمَعْرُوفِ وَلَتَنْهَوُنَّ عَنِ الْمُنْكَرِ أو لَيوشِكَنَّ اللهُ أَنْ يبْعَثَ عَلَيكُمْ عِقَاباً من عِنْدِهِ ثًمَّ لَتَدْعُنَّهُ فَلاَ يسْتَجِيبُ لَكُمْ“Nefsim elinde olana yemin derim ki ya marufu emreder, münkerden nehyedersiniz ya da Allah katından size bir ceza gönderir de sonra O’na dua edersiniz ama size icabet edilmez.” [Ahmed]

حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Özbekistan
Medya Bürosu
Adres Bilgileri ve Web Sitesi
Telefon: 

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER