حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Ürdün Vilâyeti
Medya Bürosu
No: RD–BA–2017–MB–TR–03 |
H. 12 Cumâde’l Ûlâ 1438 M. Perşembe, 09 Şubat 2017 |
Doktor Salim Ceradat’ı Gözaltına Almak, Rejimin Yüz Karalıklarına Eklenen Başka Bir Yüz Karasıdır
Ürdün rejimi, 8 Şubat 2017 Çarşamba günü Kerak Rabbe bölgesine düzenlenen geniş çaplı operasyonun ardından Kerak ili sakinlerinden Dr. Salim Ceradat’ı pazar yerinde gözaltına aldı. Dr. Salim Ceradat, Nübüvvet metodu üzere Hilafet Devletini kurarak İslami hayatı yeniden başlatmak için çalışan bir Hizb-ut Tahrir üyesidir. Tefsirde doktora yapmış Ceradat’ın kahramanca ve yiğitçe duruşunu yediden yetmişe herkes bilir. Haziran 2012’de ayakkabısıyla Yahudileri Rabbe kenti dışına kovan Dr. Salim, “Yüz karası Vadi Aruba Anlaşması, Yahudilere vurduğum şu ayakkabı kadar bile değeri yoktur...” diye haykırmıştı. Allah hakkında hiçbir kınayıcının kınamasından korkmadan hakkı haykırma cesaretiyle bilinen Ceradat, bir kaç gün önce umreden dönerken istihbarat teşkilatı tarafından pasaportuna el konularak gözaltına alınmıştı. Daha öncede rejim, çok sayıda Hizb-ut Tahrir üyesini gözaltına alarak zindanlara atmıştı ve hâlâ da zindanlarda tutmaktadır.
Belli ki Ürdün rejimi, değişim için çalışan ve İslam davetinin bayraktarlığına yapan herkese karşı küstahça saldırı kampanyası yürütmektedir. Muhtemelen bu saldırısı ile İslam’a ve Müslümanlara karşı Amerikan savaşında ABD hizmetkârı olmayı yeğleyen rejim, İslam’a açıkça savaş ilan eden ve CNN’nin istihbarat ve güvenlik analisti Bob Baer’e göre yeni Haçlı seferleri başlatan Trump’ı memnun etmeye çalışıyor. Öncesinde ise Ürdün rejimi, terörle mücadelede Trump yönetimi ile işbirliğine hazır olduğunu açıklamıştı. Trump’a göre, eğip bükmeden ve istisnasız terör eşittir İslam olduğunu herkes bilir.
Bu yüzden rejim, özelde Hizb-ut Tahrir, genelde tüm Müslüman gençlere yönelik saldırı kampanyası yürütmektedir. Rejimin şımarık çocukları, bozguncular ve haramiler ise, ümmetten yağmaladıkları paralarla inşa edilen saraylarda oturuyorlar. Sadece Rabbim Allah dediği için bir adamı gözaltına almak üzere seferber edilen çok sayıdaki güvenlik birimleri de bu haramilerin bekçiliğini yapmaktadır.
Ey pusulasını kaybedenler! Ürdün servetini yağmalayan ve onu çok ucuz fiyatlara satan Salim ve din kardeşleri değil! Ürdün’ün dağlar öbeğince borcunun arkasında da Salim ve kardeşleri değil! Allah ve Rasûlü ile savaşan, kapitalizmi hayat sistemi olarak benimseyen de onlar değil! Yeryüzünde bozgunculuk çıkaran, ülke ve halkı yoksullaştıran da yine Salim ve kardeşleri değil!
Ey pusulasını kaybedenler! Ey güç ve zorbalık mağrurları! Size Allah Subhânehu ve Teâlâ’nın şu sözünü hatırlatıyoruz:
فأَمَّا عَادٌ فَاسْتَكْبَرُوا فِي الْأَرْضِ بِغَيْرِ الْحَقِّ وَقَالُوا مَنْ أَشَدُّ مِنَّا قُوَّةً أَوَلَمْ يَرَوْا أَنَّ اللَّهَ الَّذِي خَلَقَهُمْ هُوَ أَشَدُّ مِنْهُمْ قُوَّةً وَكَانُوا بِآيَاتِنَا يَجْحَدُونَ فَأَرْسَلْنَا عَلَيْهِمْ رِيحًا صَرْصَرًا فِي أَيَّامٍ نَّحِسَاتٍ لِّنُذِيقَهُمْ عَذَابَ الْخِزْيِ فِي الْحَيَاةِ الدُّنْيَا وَلَعَذَابُ الْآخِرَةِ أَخْزَىٰ وَهُمْ لَا يُنصَرُونَ “Ad kavmine gelince, yeryüzünde haksız yere büyüklük tasladılar ve: Bizden daha kuvvetli kim var? dediler. Onlar kendilerini yaratan Allah’ın, onlardan daha kuvvetli olduğunu görmediler mi? Onlar bizim ayetlerimizi (mucizelerimizi) inkâr ediyorlardı. Bundan dolayı biz de onlara dünya hayatında zillet azabını tattırmak için o uğursuz günlerde soğuk bir rüzgâr gönderdik. Ahiret azabı elbette daha çok rüsva edicidir. Onlara yardım da edilmez.”[Fussilet 15-16] Salim ve kardeşleri, her şeyin yaratıcısı ve Rabbi, mülk sahibi Allah ile anlaşma yapmışlardır. Ne Trump ne de bir başkasıyla değil. Bilsin ki kim Allah ile anlaşma yaparsa, karlı bir alış veriş yapmıştır.
وَتِلْكَ الْأَيَّامُ نُدَاوِلُهَا بَيْنَ النَّاسِ وَلِيَعْلَمَ اللَّهُ الَّذِينَ آمَنُوا وَيَتَّخِذَ مِنكُمْ شُهَدَاءَ وَاللَّهُ لَا يُحِبُّ الظَّالِمِينَ “O günleri biz insanlar arasında döndürür dururuz (zaferi bazen bir topluma bazen öteki topluma nasip ederiz.) Ta ki Allah, iman edenleri ortaya çıkarsın ve aranızdan şahitler edinsin. Allah zalimleri sevmez.” [Ali İmran 140] Şüphe yok ki Salim ve diğer Hizb-ut Tahrir üyelerini gözaltına almak, gençlerin azmini dumura uğratmaz, sadece davete olan inançlarını ve hakkı haykırma kararlılıklarını artırır. Hizb ve gençleri, Allah’a kavuşana ya da vaadine tanık olana dek zalimlerin karabasanı olmaya devam edecekler.
تِلْكَ الدَّارُ الْآخِرَةُ نَجْعَلُهَا لِلَّذِينَ لَا يُرِيدُونَ عُلُوًّا فِي الْأَرْضِ وَلَا فَسَادًا وَالْعَاقِبَةُ لِلْمُتَّقِينَ “İşte ahiret yurdu! Biz onu yeryüzünde böbürlenmeyi ve bozgunculuğu arzulamayan kimselere veririz. (En güzel) akıbet, takva sahiplerinindir.” [Kasas 83]
حزب التحرير Hizb-ut Tahrir Ürdün Vilâyeti Medya Bürosu |
Adres Bilgileri ve Web Sitesi Telefon: http://www.hizb-jordan.org/ |
E-Mail: info@hizb-jordan.org |