- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
HABER-YORUM
(Tercüme)
Suudi Arabistan Müftüsü, Vaizleri Camide Siyaset Konuşmamaları Hakkında Uyardı
HABER:
Yeni Haliç Sitesi’nin 29/12/2017 Cuma günkü haberine göre, Suudi Müftüsü Abdulaziz bin Abdullah Al-Şeyh, vaizlere Cuma vaazını siyasi analiz ve basın eleştirilerine dönüştürmeme ve gereksiz eleştirmeler konusunda bir uyarı yayınladığını belirtti.
Okaz Gazetesi Müftünün sözlerini şöyle aktardı: “Hutbelerde inananlara inançlarını hatırlatmak, nasihat vermek ve onları Allah’ın gazabına karşı uyarmaktır. Ve Onlara Allah’a itaat etmelerini, namaz ve zekâtın icrasını, oruç tutmayı, Hacca gitmeyi, ebeveynlere iyilik etmeyi, sılayı rahim ile komşuya ikramı, dürüst olmayı, emanete ihanet etmemeyi, yalandan uzaklaşmayı, ihanet etmemeyi ve toplumun sorunlarını Kur'ân ve Sünnete göre tedavi etmeyi teşvik etmektir. Ayrıca bunlara muhalefet etmek, Cuma namazının gayesinden ve maksadından çıkmaktır” dedi.
YORUM:
Mutlak olarak dinde bilinen, siyaset İslam’ın ayrılmaz bir parçası olduğudur. Ve siyasetsiz İslam, Allah Resulüne indirilen İslam değildir, Rasulullah Sallahu Aleyhi Vessellem şöyle dedi: «كَانَتْ بَنُو إِسْرَائِيلَ تَسُوسُهُمُ الأَنْبِيَاءُ، كُلَّمَا هَلَكَ نَبِيٌّ خَلَفَهُ نَبِيٌّ...»،“İsrail oğulları Nebîler tarafından siyaset (idare) edilirdi. Bir Nebî öldüğünde onu bir diğeri takip ederdi.” Bu nedenle, siyaset, Peygamber Efendimizin bildirdiği gibi Peygamberlerin ve ondan sonra haleflerin işidir. Siyaset marufu (iyiliği) emretmek ve münkerden (kötülükten) nehyetmek işidir. Allah Subhanehu ve Teâlâ tarafından kullarına farz kılınan bir farzdır ve birçok ayet ve hadislerde mümin erkekleri ve kadınları iyiliği emreden ve kötülüğü nehyeden olarak vasıflandırmaktadır.Bu yüzden bu işleri yapanlar siyasetçidirler ve dolayısıyla siyasi çalışmalar yapıyorlar. Peki,Suudi Müftüsü bunları bilmiyor mu!? Nasıl olurda Müftü, vaizleri, Allah'ın onlara emrettiği şeyi yapmamaları için uyarır!?Müftü, Peygamberlerin ve haleflerinin yaptıkları iş olan iyiliği emretmek ve kötülükten nehyetmeyi vaizlerden yasaklamalarını nasıl ister!?
Ey Müftü! öncelikle siz iyiliği emreden ve kötülükten nehyeden kişi olmanız gerekmez mi!? İnsanları açık küfürle yöneten ve Yemen'de masum insanları öldüren kukla Suud hanedanı karşısında hakkı söylemen gerekir. Allah için hiçbir kınayıcının kınamasından da korkma ki diğer alimler, şeyhler ve vaizler için örnek olasın.
Her gören gözün, Suudi Arabistan Müftüsünün ve diğer sözde alimlerin, Suud Hanedanın yöneticilerinin hizmetkarı oldukları ve Suud hanedanı onlara büyük miktarda para verdikten sonra dinlerini dünya’ya karşı sattıklarını biliyor. Onlar, bu karanlık yöneticilerin tahtlarını korumak için ümmeti yanıltmada ve ümmetin kederli asli meseleleriyle ilgili olmayan fer-i konularla meşgul oldular. Hükümleri eğip bükerek bu korudukları karanlık yöneticilere karşı çıkılmanın, onları sorumlu tutmanın ve onlara karşı iyiliği emredip kötülükten nehyetmenin caiz olmadığını söylemektedirler. Hatta sırtını kırbaçlasalar ve paranı yeseler dahi onlara karşı sabretmek gerektiğini söylerler!
Ey Müftüler, sizin krallarınız her meselede sahabe tarafından muhasebe edilen hatta “Allahım bana Bilal ve arkadaşları yeter diyen” Ömer’den (radiyAllahu anh) daha mı iyi?!!! Ömer’in (radiyAllahu anh) şayet yanlış yapması durumunda Selman Farisi “ona işitmek ve itaat yoktur” diyordu ve bir diğeri muhasebe hususunda ona “Allahtan kork! Ya Ömer” diyordu?! Müftünün vaizlere yaptıkları uyarının Suud hanedanının yöneticilerini memnun etmek olduğunu söylemeye gerek yok ve bununla beraber bu durum Allah Subhanehu ve Teâlâ’yı gazaplandırır. Çünkü Rasulullah Sallahu Aleyhi Vessellem şöyle dedi: «مَنِ الْتَمَسَ رِضَا اللَّهِ بِسَخَطِ النَّاسِ، رَضِيَ الله عَنْهُ، وَأَرْضَى النَّاسَ عَنْهُ، وَمَنِ الْتَمَسَ رِضَا النَّاسِ بِسَخَطِ اللَّهِ، سَخَطَ اللَّهُ عَلَيْهِ، وَأَسْخَطَ عليه الناس» “Kim halkın öfkesi pahasına Allah'ın rızasını ararsa hem Allah ondan razı olur hem de insanları ondan razı eder. Kim de Allah'ın gazabı pahasına insanların rızasını ararsa hem Allah ona gazaplanır hem de insanlar ona gazaplanır.” Suudi Müftüsü bundan habersiz mi?
Suudi Arabistan Müftüsüne vereceğimiz tavsiyeler, artık yaşlandın başındaki saçlar ağardı ve ömrünün sonuna yaklaştın ve ölüm sana daha yakın. Artık Allahtan kork, Allah’ın karşısında tek başına duracağın ve Allah’ın sana o saptırıcı fetvaları ve utanç verici konumundan soracağı o günü hatırla. O zaman Suud Hanedanın yöneticileri veya paraları sana fayda sağlamayacak ve maalesef pişman olacaksın! Rasulullah Sallahu Aleyhi Vessellem'in alimleri Peygamberlerin varisleri olarak tarif ettiklerini hatırlayın. Ama sen Peygamberlerin varisi değilsin, bilakis tağutların ümmete karşı komplolarında onların suç ortağısın ve onların çirkin yüzlerini güzelleştirmekle meşgulsün. Ey Müftü! Allah Subhanehu ve Teâlâ’nın alimlere ve diğerlerine iyiliği emredip, kötülüğü nehyetmeyi farz kıldığını hatırla! ama sen ve senin gibi olanlar bu görevi yerine getirmemektedir. Sen ve senin gibiler Allah Subhanehu ve Teâlâ'ya tevbe etsin, aksi takdirde Allah'ın cezası çok ağır olacaktır.
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi Adına
Muhammed Ebu Hişam