Haber – Yorum

Türkiye'de Erken Seçim

HABER:

Cumhurbaşkanı Erdoğan 18 Nisan 2018 günü Cumhurbaşkanlığı Hükümet sistemi ile ilgili seçimlerin 24 Haziran 2018 günü yapılacağını belirterek şu açıklamalarda bulundu: “Bir kez daha tekrarlayacak olursak Türkiye'nin önündeki iç ve dış gündemin yoğunluğu, erken seçim kararının açıklanmasıyla ortaya çıkacak belirsizliğin bir an önce ortadan kaldırılmasını zorunlu kılıyor. Suriye'deki gelişmelerin hızlandığı, makroekonomik dengelerden büyük yatırımlara kadar her konuda çok önemli kararlar vermemiz gereken bir dönemde seçim konusunu ülkemizin gündeminden bir an önce çıkarmamız şarttır. Bunun için önümüzdeki seçimlere ittifak içinde girme konusunda mutabık bulunduğumuz Sayın Bahçeli ile de yaptığımız istişareler neticesinde seçimlerin 24 Haziran 2018 Pazar günü yapılmasına karar verdik.”

YORUM:

Bu güne kadar değişik zamanlarda gerek Erdoğan tarafından ve gerekse AKP yetkilileri tarafın defalarca yapılan açıklamalarda kesinlikle erken seçim olmayacağı ve seçimlerin zamanında yapılacağı açıklanmıştı. Hatta Erdoğan’ın bizzat kendisi erken seçimin vatana ihanet olduğunu açıklamıştı. 17 Nisan günü yaptığı grup toplantısında Devlet Bahçeli’nin erken seçimlerin 26 Ağustos 2018 günü yapılmasını dile getirmiş ve bunun ardından da ertesi gün Erdoğan ile Devlet Bahçeli yarım saatlik görüşmenin ardından seçimlerin 24 Haziran 2018 tarihinde yapılacağı açıklandı.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli grup toplantısında yaptığı açıklamalara göre erken seçime gidilmesinin gerekçeleri şunlardır: “Önümüzde kontrol edilemeyen beklenmedik bir takım olumsuz gelişmelerin ortaya çıkma ihtimali ise asla göz ardı edilmemelidir ve bunun pek çok emaresi de şimdiden belirginleşmiştir... Seçim sürecini etkileyen faktörlerin başında; Türkiye'nin bölgesel ve uluslararası ilişkileriyle bunların sosyal, siyasal ve askeri yansımaları gelmektedir. Bir diğer tayin edici öge ise ekonomik göstergeler ve hükümetin alacağı tedbirlerdir. Bir başka önemli unsur ise uluslararası aktörler tarafından yönlendirilen denetimsiz göç trafiğidir.” Devlet Bahçeli konuşmasının bir başka yerinde ise şu ifadelere yer vermiştir: “Türkiye'nin sistem tartışmalarıyla boğulmak istendiği bugünkü şartlar altında 3 Kasım 2019'a istikrar ve dengeyle ulaşması zorlaşmaktadır...”

Yaptığı açıklamalarda Erdoğan ile benzeri açıklamaları kullanan Bahçelinin sözleri bir bütün halinde detaylı bir şekilde okuyup incelendiğinde erken seçime ait şifreler net olarak görülmektedir. Gerek Erdoğan’ın ve gerekse Bahçeli’nin açıklamaları çerçevesinde erken seçimlerle ilgili olarak şu hususları söylemek mümkündür:

a- Amerika gibi sömürgecilerin peşinden giden, onların çıkarlarını kendi halkının çıkarlarının üstünde tutan ülke yöneticileri hiçbir zaman siyasi iradeye sahip değildirler. Onların siyasi iradeleri ancak efendilerinin çizdiği sınırlara bağlıdır. Onlar önce efendilerinin ve kendi çıkarlarını önemserler.

b- Daha bir iki hafta öncesine kadar erken seçimin kesinlikle yapılmayacağına dair açıklamalar yapmalarına rağmen 24 Haziran 2018 tarihinde erken seçim yapılacağının açıklanması ancak efendilerinden gelen talimatların veya onların çıkarlarının gereği olarak alınan bir karardır.

c- 24 Haziran seçimlerine kadar Erdoğan’ın kazanması için Amerika tarafından her türlü destek sağlanacaktır. Nitekim seçim haberini piyasalar olumlu karşılamış ve yükselmekte olan dolar düşmüştür.

d- Seçim sonrasında Suriye ve Irak’la ilgili olarak Amerika Türkiye’den birtakım taleplerde ve icraatlarda bulunacak fakat bunlar açık ve net bir şekilde Türkiye’nin ve Türk halkının aleyhinde olacaktır. Netice itibarıyla da halkın Erdoğan’a olan güvenini sarsacaktır. Amerika ve Erdoğan bunları gördüğü için seçimlerin erkene alınmasını istediler.

e- Bahçeli’nin açıklamalarında yer aldığı üzere seçim sonrası Türkiye ekonomisinin de ciddi sıkıntı içerisine girmesi muhtemeldir. Nitekim ekonomiden sorumlu Başbakan yardımcısı Mehmet Şimşek geçtiğimiz haftalarda iş adamlarına yapmış olduğu konuşmada dolar ile borçlanmamalarını, kredi kullanmamalarını, çatıda hasar olduğunu ve tamir edilmesinin kaçınılmaz olduğu yönünde açıklamalar yapmıştı.

f- Erdoğan ve partisi Amerikan çıkarları için Türkiye’yi bugüne kadar birçok felakete sürükledikleri gibi alınan bu son kararlarla bu felaketlerine daha büyüklerini eklemek üzeredirler. Çünkü Erdoğan erken seçim hakkında yaptığı açıklamalarda şunları söyledi: “Ülkemizin geleceğine yönelik kararların daha güçlü şekilde alınabilmesi ve uygulanabilmesi için yeni yönetim sistemine geçiş giderek aciliyet kesbetmeye başlamıştır.” Şu anda halen daha yürürlükte olan parlamenter sistem nedeniyle Erdoğan Amerika tarafından talep edilecek olan birtakım hususlarda istenen kararları almakta zorlanacaktır. Ancak Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi seçimlerle birlikte tam anlamıyla yürürlüğe girdiğinde Erdoğan bu kararları daha rahat bir şekilde alabilecektir. İşte bu nedenle Erdoğan yukarıdaki açıklamaları yapmış ve niyetini net bir şekilde göstermiştir.

g- Gerek Türkiye’nin ve gerekse tüm İslâm dünyasının hem bu yöneticilerden hem de bunların efendileri olan sömürgecilerden kurtulmaları Hilafetin kurulması ve Allah’ın indirdikleriyle hükmedecek bir Halifeye biat edilmesiyle mümkündür. Bunun için tüm Müslümanların ciddi ve samimi bir şekilde halkına yalan söylemeyen Hizb-ut Tahrir’in liderliğinde yeniden Hilafetin ikamesi için tüm güçleriyle çalışmalıdırlar.

﴿ وَيَوْمَئِذٍ يَفْرَحُ الْمُؤْمِنُونَ ﴿٤﴾ بِنَصْرِ اللَّـهِ ۚ يَنصُرُ مَن يَشَاءُ ۖ وَهُوَ الْعَزِيزُ الرَّحِيمُ ﴾

"O gün Allah’ın zafer vermesiyle mü’minler sevinecektir. Allah, dilediğine yardım eder. O, mutlak güç sahibidir, çok merhametlidir."^{(Rûm 4-5)}

Hizb ut-Tahrir Merkezi Medya Ofisi Adına

Muhammed Hanefi Yağmur