Salı, 03 Cumade’l Ûlâ 1446 | 2024/11/05
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü
Hilafet’in Yokluğundan ve Allah’ın Şeriatı Dışındaki Yönetimden Dolayı Ümmetin Hayırlı Evlatları Perişan Halde

بسم الله الرحمن الرحيم

Haber-Yorum

Hilafet’in Yokluğundan ve Allah’ın Şeriatı Dışındaki Yönetimden Dolayı Ümmetin Hayırlı Evlatları Perişan Halde

Haber:

Suriye’nin İdlib kentindeki kamplar, zorlu hava şartlarına yenildi. Çadırlara dolan yağmur suları nedeniyle binlerce sivil dışarıda kaldı. Gıda ve ilaç eksikliği ile mücadele eden mülteciler, bu kez kış mevsimin ağır koşulları altında çadırlarını dahi kaybetmenin zorluğu ile baş başa kaldı. Kamp sakinlerine yardım ulaştırmaya çalışan Suriye Müdahale Koordinatörleri Teşkilatı, yağmurdan etkilenen kampların sayısının 145 kamp olduğunu duyurdu. Ayrıca bazı kamplara giden yolların tamamen kapandığı ve orada yaşayan insanların akıbetlerinin bilinmediği belirtildi. (yenisafak.com / 19.01.2021)

Yorum:

Tunus’ta başlayıp tüm Ortadoğu ülkelerini kuşatan devrimin üzerinden tam on yıl geçti. Aslında bu geçen on yıl içerisinde ümmet, yöneticilerin tüm baskı, zulüm ve işkencelerine karşı korku zincirlerini kırmış ve kendilerinde var olan fikir ve güçleri oranında harekete geçip ajan ve hain yöneticilere baş kaldırmıştır. Ama ne yazık ki ümmete liderlik eden ve ona doğru pusulayı gösteren gerçek ve hak bir lider olmadığından dolayı göstermiş oldukları tüm çaba ve gayretleri heba olmuş, olmaya da devam etmektedir. Zira onların bu şahlanışlarını ve azimlerini hak yolda kullanmaya sevk edecek muhlis bir yöneticinin olduğu devletleri olmadığı gibi başlarındaki ve diğer İslam ülkelerindeki kukla yöneticiler de onları sahipsiz bırakmıştır. Sahipsiz bırakmayı bir kenara bırak sırf kendi tahtlarının gitmesinden korkan, Türkiye, İran, Suudi Arabistan ve Ürdün gibi çevre İslam ülkelerinin omurgasız yöneticileri, başta Amerika olmak üzere kafir Batı’nın devrimi sonlandırma ve sarmalama girişimlerine yardımcı olmak için gecelerini gündüzlerine katarak çalışmışlardır. قَاتَلَهُمُ اللّٰهُۘ اَنّٰى يُؤْفَكُونَ“Allah onları kahretsin! Nasıl da aldatılıp döndürülüyorlar!” [Münafikûn 4]

İşin daha da acı olanı, başta Suriye olmak üzere devrimin olduğu diğer ülkelerde ümmete yön veren gruplar, üç kuruş dünya menfaati uğruna aldıkları kıytırık dolarlar karşılığında hiç Allah’tan korkmadan ve haya etmeden kafir Batı’nın ajanlarıyla iş tutmuşlar ve ümmetin o hayırlı evlatlarını yalnız bırakmışlardır. اُو۬لٰٓئِكَ الَّذ۪ينَ اشْتَرَوُا الْحَيٰوةَ الدُّنْيَا بِالْاٰخِرَةِۘ فَلَا يُخَفَّفُ عَنْهُمُ الْعَذَابُ وَلَا هُمْ يُنْصَرُونَ۟ “İşte onlar, âhireti verip dünya hayatını satın alan kimselerdir. Bu sebeple ne azapları hafifletilecek ne de kendilerine yardım edilecektir.” [Bakara 86]

İşin daha kötüsü ise; Allah’tan başka hiç kimseden korkmadan hak sözü söyleyen Rabbani alimlerin yokluğu veya ümmetin bu azim ve kararlı eylemlerine karşı duyarsızlığı ümmetin evlatlarını ne yapacağını bilmeyen şaşkın ördeğe çevirmiştir. Oysa “Eğer Allah ve din için kavga vermişsem, basit dallarda asılmaktan korkman” diyen Şeyh Said gibi Rabbani alimler olsaydı ümmetin evlatları bu durumda mı olurdu? إِنَّمَا يَخْشَى اللَّهَ مِنْ عِبَادِهِ الْعُلَمَاء “Kulları içinde Allah’tan ancak alim olanlar (içleri titreyerek) korkar.” [Fâtır 28] Söyleyen ne güzel söylemiş: Mal cimrilerde, silah korkaklarda, karar da zayıflarda olursa işler bozulur.  

Şimdi ey yöneticiler, ey alimler, ey ümmetin ileri gelenleri ve ey insanlar için çıkarılmış en hayırlı ümmet! Bu zorlu kış koşullarında evsiz barksız bir şekilde hayatlarını sular içerisinde geçirmek zorunda kalan bu çocukların, yaşlıların ve kadınların ahından korkun ve hemen tövbe edip hakka dönün. Zira özenle korumaya çalıştığınız hayatınız ve uğruna ömrünüzü verdiğiniz mallarınız baki değildir. Şöyle bir düşünün, hiç ecelini engelleyen ve malını kendisiyle birlikte götüren biri var mı? O halde ölüm size gelmeden önce kendinize gelin ve Abbasi Halifesi Harun Er-Reşid’in hastalığı dönemindeki şu yaptıklarını kendinize rehber edinin. Harun Er-Reşid ölüm hastalığında iken kardeşlerine şöyle dedi: Defnedileceğim kabri görmek istiyorum. Kardeşleri onu kabre kadar taşıdılar. Harun Er-Reşid kabre bakarak ağladı ve çevresindeki insanlara yönelerek şu ayetleri okudu: مَٓا اَغْنٰى عَنّ۪ي مَالِيَهْۚ هَلَكَ عَنّ۪ي سُلْطَانِيَهْۚ “Malım-mülküm bana fayda vermedi. Bütün gücüm ve saltanatım yok olup gitti.” [Hakka 28-29] Sonra başını semaya kaldırıp ağlayarak şöyle dedi: “Ey mülkü yok olmayan Allah’ım! Mülkü yok olup gidene merhamet et.”  

Şimdi sizlere; bu mazlum ümmete merhamet edecek, ümmete izzetini, onurunu, korunağını ve gücünü geri iade edecek, başta kafir Amerika olmak üzere tüm Batılı ülkeleri dize getirecek, ümmetin hayırlı evlatlarının on yıldır göstermiş olduğu tüm çaba ve gayretlerini taçlandıracak hak ve tek doğru çözümü söylemek istiyorum. Şüphesiz bu çözüm Allah’ın vaadi ve Rasulü Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in müjdesi olan İkinci Raşidi Hilafet Devleti’dir. Bu kutlu yolculuğa öncülük eden ise gecesini gündüzüne katarak ümmetin içinde ümmetle birlikte çalışan ve ümmetine asla yalan söylemeyen Hizb-ut Tahrir’dir. O zaman hiç zaman kaybetmeden bu kutlu yolculuğa siz de katılın ki hem dünyasını ve hem de ahiretini imar edenlerden olun. Aksi taktirde çok pişman olursunuz ama son pişmanlık asla fayda vermeyecektir. يَوْمَ تُقَلَّبُ وُجُوهُهُمْ فِي النَّارِ يَقُولُونَ يَا لَيْتَنَٓا اَطَعْنَا اللّٰهَ وَاَطَعْنَا الرَّسُولَا“Yüzleri ateşte çevrildiği gün: "Keşke Allah'a itaat etseydik, keşke Peygamber'e itaat etseydik!" [Ahzâb 66| derler.”    

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan

Ramazan Ebu Furkan

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

yukarı çık

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER