- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
Haber-Yorum
Avrupa Birliği, Korona Aşısının İhracatına Kısıtlamalar Getiriyor
Haber:
Avrupa Birliği Komisyonu Kıdemli Başkan Yardımcısı ve Ticaret Komiseri Valdis Dombrovskis tarafından yapılan açıklamada, Kovid-19 aşısının ihracatına yasak getirme, ihraç edilen miktarları izleme ve ihracatın hedefini bilme kararı aldı. (Gazete Taz)
Yorum:
Koronavirüs aşısı üretildiğinden beri dünya ülkeleri, "önce benim vatandaşlarım" sloganıyla vatandaşlarını aşılayacak yeterli miktarları elde etmek için mücadele ediyorlar. Bu ise, dünyayı yönettiği ve bu ölümleri bildirdiğinden beri Kapitalist sistemin kendisiyle karakterize olduğu iğrenç bir bakış açısıdır.
Avrupalılar ve Birleşmiş Milletlere bağlı Dünya Sağlık ve Kalkınma Örgütleri, başlangıçta ne miktarlarda, ne zamanlamada ne de aşı türünde zengin ve fakir arasında ayrım yapmayacaklarıyla övünüp duruyorlardı.
Aslında bizler, üretim sorunları nedeniyle Avrupa’da ihtiyaç duyulan miktarlardaki eksikliğin olmasından dolayı aşı üretiminin ve dağıtımının yasaklanmasının veya izlenmesinin açıklanmasına hiç şaşırmadık. Ancak onlar, üretimi finansal olarak desteklemek ve tüm dünyaya dağıtımını kolaylaştırmak yerine bu tür bencil ve baskıcı kapitalist önlemleri dayatarak meseleyi daha da karmaşık hale getiriyorlar.
İnsani açıdan bu felakete başka bir felaket daha ekliyoruz ki o da, Avrupa şirketlerinin ürettiği kaliteli ürünlerin tekelleştirilmesi ve kalitesiz ürünlerin de “üçüncü” dünya ülkelerine terk edilmesidir. Zira Afrika, Asya ve Latin Amerika’da ölenler Batı’nın umurunda bile değildir. Çünkü bu ülkelerin çoğuna Korona aşısı ulaşmamışken örneğin Yahudi varlığına talep edilen miktarların en kalitelisi ulaşmıştır. Nitekim (5 Ocak 2020 tarihine kadar) halka Korona’ya karşı aşılama kampanyasının başlamasından sadece iki hafta sonra yaklaşık 1.37 milyon Yahudi’ye BioNTech-Pfizer aşısının ilk dozu yapılmış olup Yahudi varlığı, virüse karşı en hızlı aşılama oranına sahip ülkeler listesinin başında gelmektedir. Batı Şeria ve Gazze Şeridi’ndeki Filistinlilere Korona’ya karşı aşı göndermemesinden dolayı Yahudi varlığına yönelik yaygın eleştirilerin ardından varlık, Rus Sputnik-5 aşısının ilk partisinin buralara girişini onayladı.
Mesele sadece Filistinlilerle ilgili değildir. Bilakis nüfusunun yarısından fazlasına hastalığın isabet ettiği Güney Afrika, beyaz Avrupalı adamın kendini aşılamayı bitirmesinin ardından hala aşının gelecek yıl kendilerine ulaşacağını hayal ediyorlar.
Bu, insanlığa ifşa edilmesi gereken kapitalizmin alışık olduğu dini olup kapitalizm yıkılıp onun yerine insanlığı, tüm insanlar için adalet ve merhamet gibi Allahu Teala’nın emirleriyle gözetecek olan Hilafet Devleti kurulduğunda hiç kimse pişman olmayacaktır.
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
M. Yusuf Selame – Almanya