- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
Haber-Yorum
Tohum Olduğumuzu Bildikleri İçin Bizi Toprağa Gömüyorlar
Haber:
Facebook yönetimi, Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi’nin sayfalarını onlarca kez kapattı. Ne zaman bir sayfa açılsa onu kapattılar. Nitekim bu sabah, Hilafetin Yıkılışının Yüzüncü Yıldönümünde Medya Kampanyası’nın başlamasının ardından ofis yeni bir sayfa açtı ve Facebook yönetimi birkaç dakika içinde onu da kapattı.
Yorum:
Bu şaşılacak ve garipsenecek bir durum değildir. Zira bu, bizim için yeni bir mesele olmadığı gibi onların bu tutumu için de garipsenecek bir şey değildir. Nasıl olmasın ki; zira biz ve onlar iki zıt kutuplarız? Nitekim kin ve düşmanlıkları ağızlarından (dökülen sözlerinden) belli olmaktadır. Kalplerinde sakladıkları (düşmanlıkları) ise daha büyüktür.
Onların ideolojileri, ayıplarını saklamaya çalışan bukalemun gibi garip bir renk ve değişime sahiptir. Zira demokrasisini korumak için bizzat kendisinin çıkarmış olduğu kanunların arkasına gizlenmesinin yanı sıra kendisi gibi olmayan birini duvara çarpmak isteyen ve rota kaprisleriyle örtüşmediği taktirde de kırılganlığının ortaya çıkmasından ve ayıplarının ifşa olmasından korktuğu rotası ve yolunda özgürlüğünü yönetmeye çalışmaktadır.
Tüm şekilleriyle birlikte kafir Batı, şu anda İslam’ın dünyayı yöneten bir nizam olarak geri dönmesini engellemek için doğrudan Müslümanların karşısında durmaktadır. Zira bu ideoloji, Yermuk, Kadisiye, Ayn Calut ve Hıttîn’de onları hezimete uğrattığı gibi Paris ve Viyana surlarına dayanmış, Rusya’yı paramparça etmiş, Çin’i zelil kılmış, Sind ve Hindistan’ı fethetmiş, insanları despotların karanlıklarından Allah’ın nuruna, köleliğin zulmünden imanın genişliğine ve kula ibadet etmekten tek olan Allah’a ibadet etmeye çıkarmıştır. Dolayısıyla onlar, Mısır Firavununun, Irak Nemrutunun, Ebu Cehil’in, Ebu Leheb’in, Kisra’nın ve hala tarih boyunca başlarına gelen acziyetleri ve hezimetleri ile etrafa burunların direklerini sızlatan ve nefislere bıkkınlık veren iğrenç nefret kokusu yayan torunlarının çektikleri yürek acısı bilinen Kayser ve imparatorların akıbetlerinde olduğu gibi, bu Rabbani ideolojinin kendilerini de tarihin çöplüğüne atacağını ve beşeri kanunlar ile zorba Firavunları yerin dibine gömeceğini çok iyi biliyorlar.
Sizlere zilleti tattıran atalarımızı büyük bir gururla anıyor, hepinizi hezimete uğratan ideolojimizi büyük bir izzetle dile getiriyor, ideolojinizin kırılganlığını ortaya çıkaran ve düşüncenizin hastalığını ifşa eden ideolojimizi tüm kararlılıkla söylüyor, Rabbimize olan güvenimizin arttığını ve O’nun nusretinin yaklaştığından emin olduğumuzu bildiriyor ve yüksek bir sesle sizlere diyoruz ki: “Dilediğinizi yapın… Sizler bizi gömseniz de bizler tohumlar olacağız.” Bu tohumlar da tüm hayrı filizlendirerek yeryüzü Rabbinin nuruyla yaşayacak, yaratıcısının faziletiyle çiçekler açacak, insanlar ve ağaçlar nimetlenecek ve Allah’ın Rasulü Aleyhisasalatu ve’s Selam’ın Medine-i Münevvere’de ilk İslam Devleti’ni kurduğunda yaptığı ve kerim sahabesinin de birkaç yıl içerisinde tüm dünyaya adaleti yaydığı gibi Nübüvvet Metodu üzere İkinci Hilafet kurularak kainat zalimlerden tamamen temizlenecek ve kuyrukları da kesilecektir.
Hizb-ut Tahrir olarak bizler, bu kapatmalarınızdan asla yılmıyor, dahası bundan dolayı seviniyoruz. Zira tehditleriniz bizi caydıramayacağı gibi zulmünüz de yolumuzdan alıkoyamayacaktır. Nitekim tüm bunlar, kaybettiğinizin ve ne kadar ucuz olduğunuzun kanıtlarıdır.
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
M. Yusuf Selame - Almanya