Haber-Yorum

Yahudilerin Cürümleri Arabuluculuk ve Kınamalarla Değil

Bilakis Onları Yok edecek ve Varlıklarını Kökünden Söküp Atacak Ordularla Durdurulacaktır

Haber:

Mısır bu Cuma akşamı, Gazze’deki durumu kontrol altına almak için saatlerce yoğun temaslar yürüttüğünü vurguladı.

Mısır Dışişleri Bakanlığı yaptığı kısa bir açıklamada, “sükuneti sağlamak, can ve malları korumak” için çalıştığını söyledi.

“İsrail” ordusu bugün, Gazze Şeridi’nde İslami Cihat Hareketi’nin lideri Tayseer Jabari’nin suikastıyla sonuçlanan bir askeri operasyon başlattığını duyurdu.

Bu arada Gazze Şeridi'ndeki Sağlık Bakanlığı, “İsrail” bombardımanının, biri kız ve biri kadın olmak üzere 10 Filistinlinin ölümü ve 55 kişinin de yaralanmasıyla sonuçlandığını söyledi. (Şarkul Avsat).

Yorum:

Hizb-ut Tahrir Mübarek Toprak (Filistin) Medya Bürosu, gaspçı Yahudi varlığının Gazze Şeridi’ne yönelik yaptığı bu son saldırının akabinde kendi web sitesinde bir basın açıklaması yayınlamış ve orada şöyle demiştir: “Yahudilerin Kudüs’teki halkımıza ve mübarek Mescid-i Aksa’ya yönelik cürümlerinin, gaddar ve vahşi ordusunun Batı Şeria’nın köy ve şehirlerine yönelik günlük saldırılarının bir devamı olarak Gazze Şeridi’ne yönelik yaptığı bu vahşi saldırılarının da kadınları, çocukları ve güvenli evleri hedef alması, Yahudilerin hain doğasının ve içlerinde var olan kötülüğün açık bir ifadesidir.”

Basın açıklamasında şu ifadelere de yer verildi: “Yahudilerin bu cani saldırısı, yalan yanlış arabulucu olarak adlandırılan birçok kişi aracılığıyla sözde sükuneti sağlama ve gerilimi azaltma çabaları devam ederken gerçekleşmiştir. İster Arap olsun ister Arap olmasın hakikatte onların tamamı, Yahudilerin dostlarıdır. Onların başında da Amerika’nın ajanı ve Yahudilerin itaatkâr hizmetkârı olan Mısır rejimi gelmektedir. Yahudi varlığının tüm bu taraflara yönelik açık mesajında, bu arabuluculuğun bu mutant varlığın çıkarlarını gerçekleştirmesi dışında herhangi bir diplomatik hamleye veya güvenlik, hatta siyasi arabuluculuğa hiçbir saygı duymadığı görülmektedir.”

Açıklama şunu da eklemiştir: “Öte yandan askeri gruplar içerisindeki mücahit kardeşlerin deneyim yoluyla, bu arabuluculara güvenilmeyeceğini, onların Yahudilerin saldırılarının ve cürümlerinin ortağı olduklarını idrak etmeleri gerektiği gibi Filistin meselesinin ümmetin meselesi olduğunu da idrak etmeleri ve bu kavrayışı ümmete yönelik konuşmalarında ve hareketlerinde tercüme etmeleri gerekmektedir.

Açıklamada İslam ümmetine yönelik de şöyle geçmektedir: “Mübarek toprakları savunma sorumluluğunu taşıyan ve Filistin’e ve halkına destek vermemenin günahını yüklenen İslam ümmetine gelince; İslam ümmetinin, Yahudilerin mübarek Filistin topraklarına, halkına ve Mescid-i Aksa’ya yönelik cürüm ve zulümlerinin, Filistin’i özgürleştirme kararı almadıkça durmayacağını idrak etmelidir. Bu yüzden ordularımızı, Yahudi varlığını yok etmek ve ondan hiçbir iz bırakmamak için harekete geçirmeliyiz. Zira ordularımız, Yahudileri hezimete uğratma ve bir günün saatleri içinde onu ezip geçme güç ve imkanına sahiptir.”

Son olarak basın açıklaması hitabını İslam beldelerindeki ordulara yöneltmiş ve şöyle demiştir: “Müslümanların orduları içerisindeki subay ve askerlerin, kararlılıklarına inanmaları, niyetlerinde samimi olmaları ve Fatihler ve kurtarıcılar olarak Filistin’e girmeleri gerekir. يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا إِن تَنصُرُوا اللَّهَ يَنصُرْكُمْ وَيُثَبِّتْ أَقْدَامَكُمْ “Ey iman edenler! Eğer siz Allah’ın dinine yardım ederseniz Allah da size yardım eder ve ayaklarınızı sabit kılar.” [Muhammed 7].”

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan

Muhammed Abdulmelik