Haber-Yorum

Sacco Krizi ve Amerika’nın Siyasi İkiyüzlülüğü!

Haber:

ABD kriz hattına girdi ve 19/07/2023 Çarşamba günü Bağdat’a net bir tutum bildirdi.

Yorum:

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Matthew Miller’in Kardinal Sacco’nun maruz kaldığı tacizleri kınaması ve Kilise Lideri olarak pozisyonunun tehlikeye atıldığına dair endişesi tam bir ikiyüzlülüktür; çünkü Amerika, hiçbir dine önem vermeyen, aslen İngiltere hariç tüm Avrupa’yı temsil eden Katolik mezhebine karşı olan Protestan bir ülke olup Irak’ta, mezhepsel ayrılıkları kullanan bu ülkeler arasındaki çıkarlar çatışması eskidir.

Avrupa ile bağlantısı olan ve Ninova Ovası’nda güçlü bir şekilde var olan Katolik mezhebi, Kürdistan Demokrat Partisi’nin etkisi ile Haşdi Şabi’nin (Halk Seferberlik Güçleri) etkisi arasında yer almaktadır. Nitekim son dönemde Fransa’nın bu bölgeye odaklanması, Macron’un ziyareti ve Hıristiyanların hamisi olması itibariyle Papa’nın ziyareti, evet tüm bunlar Amerikalıların öfkesini uyandırdı; böylece Ninova Ovası’nı kontrol etmek ve birbirlerine ihanet etmeleri için Büyük Seferberlik Otoritesi’ne bağlı Rayan Keldani liderliğindeki Hıristiyan kalabalıklar arasındaki büyük bir anlaşmazlık ve tartışmalar türetti. Bu nedenle Cumhurbaşkanlığı kararı, Sacco’nun başkanlıktan azledilmesi ve yargı karşısına çıkarılması için geldi; nitekim bu durum, Sacco’nun Bağdat’tan çekilip dini otoritesini Kürdistan bölgesinin başkenti Erbil’e nakletmesine neden oldu; dolayısıyla bu karar, bütçenin onaylanması sürecinde bölgenin maruz kaldığı baskıların yanı sıra Hıristiyanlara, evlatlarından olması itibariyle Ninova Ovası’na ve Sacco’nun neredeyse zayıf tepkisine karşı Silvan Mumika’nın Kur’an-ı Kerim’i yakma olayını istismar ederek medyasal bir kamuoyu oluşturulmasının ardından Sacco ve Avrupa nüfuzunu destekleyen Kürdistan hükümeti üzerindeki Amerikan baskısını tamamlayıcı nitelikte kabul ediliyor.

Bu bir sorundur ve bu sorunu kışkırtan ve onu kendi lehine kullanan bizzat Amerika’dır.

Ey Müslümanlar: Evlatlarımızın ve bizim tebaamızdan olanların yardımıyla ülkemiz düşmanlarımızın elinde olup servetlerimiz üzerindeki çatışmalarının alanı olmuştur. Dolayısıyla aramızda Allah Subhanehu’nun şeriatını ve hükmünü uygulayacak bir Halife tarafından yönetileceğimiz ve işlerimizi üstleneceğimiz, düşmanlarımızı kovacağımız ve topraklarımızı ve tüm Müslüman ülkeleri koruyacağımız bir İslam Devleti’nde işlerimizi birleştirip otoritemizi yeniden tesis etmedikçe bu durum devam edecektir. İşte Hizb-ut Tahrir bunun için kurulmuş olup sizleri, İslam’ın ve Müslümanların izzeti için kendisiyle birlikte çalışmaya davet ediyor. Zafer ancak Allah katındandır…

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan

Muhammed Hamdânî