- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
Haber-Yorum
Asrın Firavunları!
Haber:
İtalyan “WeBuild” şirketi, Suudi Arabistan'ın Neom kentindeki “Trojena” dağı tatil beldesinde yapay bir göl oluşturmak amacıyla barajlar inşa etmek için 4,7 milyar Dolar (17,62 milyar Riyal) değerinde bir sözleşmenin imzalanmasını kazandı.
Suudi Veliaht Prensi, Başbakan ve “Neom” Yönetim Kurulu Başkanı Prens Muhammed bin Selman Mart 2022’de, Neom’un bölgedeki turizm sektörünün desteklenmesine ve geliştirilmesine katkı sağlaması için “Neom” planı ve stratejisi çerçevesinde “Neom’da” dağ turizmi için küresel destinasyon olarak kabul edilen “Trojena” şehrinin inşa edildiğini duyurdu.
Şirket, yaptığı açıklamada, Krallık’ta ekonomik çeşitlendirmeye yönelik “Vizyon 2030” programının bir parçası olan “Trojena’da” 2,8 kilometre uzunluğunda tatlı su gölü oluşturmak için üç baraj inşa edeceğini belirtti.
Mühendislik olarak Suudi Arabistan’da tasarlanmış en büyük su kütlesi olacak olan göl, “Lava” şirketinin “Trojena’da” tasarladığı ana planın önemli bir özelliği sayılır. (Şarkul Avsat)
Yorum:
Bu proje, 25 Nisan 2016’da açıklanan petrol sonrası bir plan olan Suudi Arabistan’da ekonomik çeşitlendirmeye yönelik “Vizyon 2030” programının bir parçası olup 80 dev hükümet projesinin teslimatlarının tamamlandığının ilan edilmesi için belirlenen tarihle örtüşmektedir ve her bir projenin maliyeti, en az 3,7 milyar Riyalden 20 milyar Riyale kadar ulaşmaktadır.
Aynı bağlamda Suudi Arabistan’ın, geçtiğimiz yıl 8 milyar Dolarlık dünyanın en büyük yatının lansmanını duyurduğu da hatırlanmalıdır; kaplumbağa şeklinde olan bu yat, 60.000 kişi kapasiteli, 550 metre uzunluğunda ve 610 metre yüksekliğinde olup 19 villa, 64 daire, giriş ve koridorlarda 9 kemer ve 30.000 küme kabinin yanı sıra bir ticari merkez ve bir kulüp ile bahçeleri içeren 600 metre uzunluğunda ve 650 metre genişliğinde denize kolay erişim sağlayan devasa bir yapıdır!
Bu ve diğerleri gibi işe yaramaz turizm projeleri, Suudi Arabistan’ın sanayii olarak kendine güvenmesine imkân vermeyecek, aksine Batılı sanayilerin rehinesi olarak kalmaya devam edecektir. Ayrıca Suudi Arabistan’ın sahip olduğu devasa paralar, ümmetin paralarıdır; zira bu paralar, petrol ve gaz gibi kamu mülkiyetlerinden elde edilen paraların bir ürünü sayılır… Dolayısıyla bu paraları harcamaya daha layık ve daha evla olanlar, Bangladeş, Myanmar, Pakistan, Endonezya, Kuzey Afrika’daki Sahra Çölü ve diğer yerlerdeki fakir Müslümanlardır…
Dolayısıyla Suud krallarının ana hedefinin, bu Firavun projelerini tamamlayarak asrın Firavunları olmak olduğu gayet açıktır.
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Nezir İbn Salih – Tunus