- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
Haber-Yorum
Kadın Güreşlerinden Kadın Moda Patileri ve Plaj Kıyafetlerine Kadar!!
Harameyn Beldesi, Suud Hanedanının Yönetimi Altında Sürekli Bir Bozulma İçindedir
Haber:
Suudi Arabistan Krallığı’nda 17 Mayıs 2024 Cuma günü, plaj kıyafetlerine yönelik bir defile (mayo defilesi) düzenlendi; bu, kadınların siyah feraceleri olmadan evlerinden çıkmalarına izin verilmeyen Körfez ülkelerinde benzeri görülmemiş bir etkinliktir. Etkinlik sırasında modeller, yüzme havuzunun yanında düzenlenen defile kapsamında Faslı moda tasarımcısı Yasmina Kanzal imzalı mayolar giyerek kollarını ve bacaklarını ortaya çıkardılar. Kanzal AFP'ye şunları söyledi: “Buraya geldiğimizde, Suudi Arabistan’daki mayo defilesinin bu ülkede tarihi bir olayı temsil ettiğini fark ettik.” Defile, “Kızıldeniz Moda Haftası’nın” ilk versiyonunun ikinci gününde, Suudi Arabistan’ın batı kıyısında yer alan ve yalnızca tekne veya deniz taşıtlarıyla ulaşılabilen Ummahat Adası’ndaki büyük ve lüks bir otelde gerçekleştirildi. (DW, 18/05/2024)
Yorum:
Daha önce 02/04/2024 tarihli haber-yorumda, bu fakir kul şöyle demişti:
“Harameyn beldesinde kadınlara yönelik futbol ve güreş kulüpleri açmaktan, kadınları kadın güzellik yarışmalarına katılmaya teşvik etmekten, yani kadınların mahrem yerlerini açıp onlara “dünya kadınları” adını vermekten ve İnsanları kadınların dindarlığına göre değil de güzelliğine göre ayırt edildiğine inandırmaktan, onları yarı çıplak vücutlarına tevhit bayrağını asmaya teşvik etmeye kadar tamamı, Suudi Arabistan devletinin tevhid bayrağını reddederek onu bir başkasıyla değiştirip zayıf delillerle başka cahiliye ve küfür bayraklarına yönelmesi için bir giriş kapısıdır… Yani büyük küçük her şeyde laik Batılı yaşam tarzına ve benzerlerine göre yaşamak için bir giriş kapısıdır…Ancak Bin Selman rejiminin, bir süre sonra bile olsa bir değişimin olacağı kaidesini unutmuş veya hafife almış olabileceğine işaret etmek gerekir; zira Allah Subhanehu şöyle buyurmuştur: يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا مَن يَرْتَدَّ مِنكُمْ عَن دِينِهِ فَسَوْفَ يَأْتِي اللهُ بِقَوْمٍ يُحِبُّهُمْ وَيُحِبُّونَهُ أَذِلَّةٍ عَلَى الْمُؤْمِنِينَ أَعِزَّةٍ عَلَى الْكَافِرِينَ يُجَاهِدُونَ فِي سَبِيلِ اللهِ وَلَا يَخَافُونَ لَوْمَةَ لَائِمٍ ذَٰلِكَ فَضْلُ اللهِ يُؤْتِيهِ مَن يَشَاءُ وَاللهُ وَاسِعٌ عَلِيمٌ “Ey iman edenler! Sizden kim dininden dönerse (bilsin ki) Allah, sevdiği ve kendisini seven müminlere karşı alçak gönüllü (şefkatli), kâfirlere karşı onurlu ve zorlu bir toplum getirecektir. (Bunlar) Allah yolunda cihad ederler ve hiçbir kınayanın kınamasından korkmazlar (hiçbir kimsenin kınamasına aldırmazlar). Bu, Allah'ın, dilediğine verdiği lütfudur. Allah'ın lütfu ve ilmi geniştir.” [Maide 54]” Bitti.
Haberlerde de geçtiği gibi plaj kıyafeti defilesi (mayo defilesi), artık hem Batılı medya kanallarının, hem de tüm erkek ve kadınların katılımıyla yapılmaktadır. Burada Ebu Bekir Sıddık Radıyallahu Anh’ın şu sözünü hatırlatalım: Ey İnsanlar! Sizler: يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا عَلَيْكُمْ أَنْفُسَكُمْ لَا يَضُرُّكُمْ مَنْ ضَلَّ إِذَا اهْتَدَيْتُمْ “Ey iman edenler! Siz yalnız kendinizden sorumlusunuz. Eğer siz doğru yolda iseniz, sapıklığa düşenler size hiçbir zarar veremezler.” [Maide 105] ayetini okuyorsunuz ancak sizler onu yanlış anlıyorsunuz; zira ben, Allah’ın Rasulü Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in şöyle dediğini işittim: إِنَّ النَّاسَ إِذَا رَأَوُا الْمُنْكَرَ فَلَمْ يُغَيِّرُوهُ أَوْشَكَ أَنْ يَعُمَّهُمُ اللهُ بِعِقَابٍ “Şüphesiz insanlar münkeri/kötülüğü gördükleri zaman, (güçleri yettiği halde) onu değiştirmezlerse, Allah'ın onlara genel bir azap vermesi pek yakındır.”
Şimdi sorulması gereken soru şudur: Harameyn beldesinde yaşananlar, Arap Yarımadası’ndaki Müslümanlar için bir zillet değil midir?! Yoksa Allah’ın azabından emin mi oldular?! Ya da Suud rejiminin uçurumuna mı katılmak istediler?!İyiliği emretmeyi ve kötülükten sakındırmayı terk etmenin, bizatihi genel bir azap olduğunu hâlâ anlamadılar mı?! çünkü hiçbir caydırıcı söz ve fiil olmaksızın münker/kötülük yaygın ve görünür bir hale gelmiştir! Bu fasit durumları değiştirmek ve bu tür partileri engellemek için ne zaman bir adam gibi ayağa kalkacaklar? Bu gidişatı değiştirme ve İslam davetini bir akide ve nizam olarak dünyaya taşıma konusunda ön saflarda yer aldıkları durumu geri dönmek için acele etmeyecekler mi?
Allah Subhanehu şöyle buyurmuştur: وَكَذَلِكَ أَخْذُ رَبِّكَ إِذَا أَخَذَ الْقُرَى وَهِيَ ظَالِمَةٌ إِنَّ أَخْذَهُ أَلِيمٌ شَدِيدٌ “Rabbin, haksızlık eden memleketleri (onların halkını) yakaladığında, onun yakalayışı işte böyle (şiddetlidir). Şüphesiz onun yakalaması pek elem vericidir, pek çetindir!” [Hud 102] Ve Allahu Teala şöyle buyurmuştur: فَلَوْلَا كَانَ مِنَ الْقُرُونِ مِن قَبْلِكُمْ أُولُو بَقِيَّةٍ يَنْهَوْنَ عَنِ الْفَسَادِ فِي الْأَرْضِ إِلَّا قَلِيلاً مِّمَّنْ أَنجَيْنَا مِنْهُمْ وَاتَّبَعَ الَّذِينَ ظَلَمُوا مَا أُتْرِفُوا فِيهِ وَكَانُوا مُجْرِمِينَ “Sizden önceki asırlarda yeryüzünde (insanları) bozgunculuktan alıkoyacak faziletli kimseler bulunsaydı ya! Fakat onlardan, kurtuluşa erdirdiğimiz az bir kısmı müstesnadır (bunlar görevlerini yaptılar). Zulmedenler ise, kendilerine verilen refahın peşine düştüler. Zaten günahkâr idiler.” [Hud 116]
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Nizar Cemal