- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
Haber - Yorum
Alçak Olan Birine Alçaklık Vız Gelir!
Haber:
Axios internet sitesi Pazartesi günü Yahudi yetkililere dayandırdığı haberinde, Filistin otoritesinin Pazar günü Başbakan Binyamin Netanyahu’nun ofisine bir mektup göndererek Devlet Başkanı Mahmud Abbas'ın Gazze ziyaretinin kolaylaştırılmasını talep ettiğini bildirdi. Axios muhabiri Barak Ravid Yahudi varlığının yetkililerine dayandırdığı haberinde, Netanyahu’nun Abbas’ın Gazze ziyaretini onaylayıp onaylamama konusunda karar vermek zorunda kalacağını ve Filistin otoritesinin de Pazar günü yaptığı açıklamada, Abbas ve Filistin liderliği üyelerinin Gazze Şeridi’ne gitmek için hazırlık yapmak amacıyla uluslararası girişim ve temaslarda bulunduğunu duyurduğunu bildirdi.Filistin haber ajansı Wafa’ya göre ziyaret, on ayı aşkın bir süredir devam eden savaşın gölgesinde yaşayan Gazze halkıyla dayanışmak ve Filistin Kurtuluş Örgütü’nün ulusal birliğin yeniden tesis edilmesi için çalışmak amacıyla yetki ve sorumluluğa sahip olduğunu teyit etmek için gerçekleştiriliyor. Ajans, bu adımın başarıya ulaşması ve mümkün olduğunca destek ve katılım sağlanması için Filistin otoritesi, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin daimi üyeleri, Arap ve İslam ülkeleri, Arap Ligi, İslam İşbirliği Teşkilatı, Avrupa ve Afrika Birliği arasında temaslar yürütüldüğünü ve Yahudi varlığının da bu konuda bilgilendirildiğini belirtti. (El-Hurra Washington “Uyarlanmıştır”)
Yorum:
Yahudi varlığının izzetli Gazze’deki halkımıza karşı 10 aydan fazla bir süredir sürdürdüğü soykırım savaşı Abbas’a, kuşatma, açlığa ve susuzluğa maruz kalan ve 40 binden fazlası şehit ve 20 bini kayıp olan savunmasız çocuklara ve kadınlara karşı görev ve sorumluluklarını hatırlaması için yeterli olmamış, çocukların ve kadınların yardım çığlıkları onu harekete geçirmediği gibi camilerin, konutların ve hastanelerin sakinlerinin başına yıkıldığı sahneler de onu harekete geçirmemiş ki sözde ulusal otoritenin başı ve sadece Filistin’i Yahudilere teslim etmek amacıyla var olan Filistin Kurtuluş Örgütü’nün başkanı olarak görevini yerine getirebilsin; zira Abbas, kendi deyimiyle “Yahudilerin postalları altında” yaşıyor, “kutsal” Yahudilerle güvenlik koordinasyonu kuruyor, Oslo Anlaşması uyarınca kendisine verilen hayali otorite karşılığında direnişçileri Yahudilere teslim ediyor ve önleyici, başkanlık ve siyasi güvenlik aygıtları arasında 70.000 savaşçısı var ama uluslararası toplumdan koruma dileniyor!
Şimdi de suçlu Netanyahu'nun yardımıyla Gazze'ye gitmek istiyor ve bu adımın başarılı olmasını sağlamak ve mümkün olduğunca destek ve katılım elde etmek için Birleşmiş Milletler, Güvenlik Konseyi'nin daimi üyeleri, Arap ve İslam ülkeleri, Arap Ligi, İslam İşbirliği Teşkilatı, Avrupa Birliği ve Afrika Birliği ile temasa geçiyor.
Tüm bu iletişimler, kuşatma altındaki Gazze Şeridi’ni ziyaret etmek içindir! Bu, onu otoritenin başkanı ve Filistin halkının tek meşru temsilcisi olduğunu iddia edenler için ne kadar büyük bir utanç ve rezilliktir! Sen daha işgalcinin izni olmadan kendi ülkenin bir parçasını bile ziyaret edemiyorsun; Vallahi senin için yerin altı yerin üstünden daha hayırlıdır!
Görünen o ki suçlu Amerika iki devletli çözüm vizyonu için bir zemin hazırlıyor; bu çözüm ise Filistinliler için Mahmud Abbas liderliğinde Batı Şeria ve Gazze’de silahtan arındırılmış bir devlet ve Yahudiler için de Filistin'in büyük bölümünün onlara ait olduğu bir devlet olmak üzere iki devletli çözümdür; bu Amerika ve araçlarının tuzağıdır, Vallahi Allah tuzak kuranların en hayırlısıdır.
Müslümanlar olarak bizler, hayatımızın küçük büyük her alanında şerî çözüme dönmekle emrolunduk; zira Allahu Teala şöyle buyurmuştur: يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا لَا تُقَدِّمُوا بَيْنَ يَدَيِ اللَّهِ وَرَسُولِهِ وَاتَّقُوا اللَّهَ إِنَّ اللَّهَ سَمِيعٌ عَلِيمٌ “Ey iman edenler! Allah ve Rasulü’nün önüne geçmeyin, Allah’a itaatsizlikten sakının! Şüphesiz Allah her şeyi işitmekte ve bilmektedir.” [Hucurat 1] Filistin toprakları, haraci topraklar olup Müslümanlar burayı zorla fethetmiştir. Bu yüzden onun rakabesi (ayni) Müslümanların Beytu’l Mâli’ne ait olduğu gibi menfaati de Müslümanlara aittir. Dolayısıyla herhangi birinin onun bir karışından dahi vazgeçmesi caiz değildir. Bu nedenle Müslümanların, topraklarını işgal eden bir kafirle barış ya da müzakereler yapması söz konusu olamaz. Dolayısıyla her bir Müslümanın, işgal altındaki toprakları Daru’l İslam'a geri kazandırmak için çalışması gerekir. Bu ise Nübüvvet Minhacı üzere Hilafet Devleti’ni kurarak İslami hayatı yeniden başlatmak için çalışanlarla birlikte çalışmakla olacaktır. Bu yüzden güç ve kuvvet ehlinin, bu devleti ortaya çıkarmak, Müslümanları birleştirmek, Sykes-Picot sınırlarını ortadan kaldırmak, işgal altındaki tüm İslam ülkelerini özgürleştirmek, her bir yerdeki Müslümanları desteklemek ve yeryüzünün dört bir tarafına adaleti, hayrı ve güvenliği yaymak için halkına asla yalan söylemeyen Hizb-ut Tahrir’e nusret vermesi gerekir. Bu ise aziz olan Allah’a hiç de zor değildir.
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Sıddık Ebdussettar – Irak