- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
Haber-Yorum
Tiran İmamali, Tacikistan’da Müslüman Gençleri Araştırıyor!
Haber:
1 Ekim 2024 tarihinde Carntime haber ajansı şu haberi aktardı: “Tacikistan’da yetkililer ve devlet memurları kapı kapı dolaşarak kampanyalar yürütmek ve halkı radikalleşme ve aşırıcılık konusunda eğitmekle görevlendirilmiştir.Ülkenin güneyindeki Hatlon bölgesindeki liderlik, -çoğunluğu eğitim, sağlık ve yerel meclis üyelerinden oluşan- 1.800 devlet memurunu bu tür görüşmeler yapmakla görevlendirdi.
Yetkililer bu tür görüşmelerin tek amacının gençlerin radikalleşmesini önlemek olduğunu iddia ediyor.İnsanlarla yapılan toplantılarda kadınların milli kıyafetlerini tartışıyorlar (yetkililer başörtüsünün aşırılık yanlıları tarafından takıldığına inanarak başörtüsü yerine bunu teşvik ediyorlar), yurtdışında yaşayan ve aşırı dinci olabilecek akrabaları hakkında soruyorlar ve gençleri orduda hizmet etmeye teşvik ediyorlar.
Hatlon bölge başkanı Davlatali Said daha önce kampanya görüşmelerini yürüten yetkililerin bölge sakinleriyle iletişim kurma konusunda özel kurslardan geçtiğini ifade etmiş ve şöyle demişti: “Tüm bölgelerdeki bu grupları eğitmek için uzmanların katılımıyla seminerler düzenledik.”Bu yılın ilk yedi ayında grupların yaklaşık 622.000 evi ziyaret ettiklerini belirterek bir rehber kitapçık hazırlandığını açıkladı.
Yorum:
Tiran Rahmanov’un insanların İslam’a yönelik uyanışını durdurma girişimleri Mısır Firavununun çılgınlıklarına benzemektedir. Zira Firavun, akıbetinin İsrailoğulları içinde doğan bir adam tarafından olacağını öğrendikten sonra korkuya kapılmış ve tüm erkek çocukların öldürülmesini emretmişti.
Bugün de Tacikistan’ın Firavunu Rahmanov insanların İslam’a yönelik uyanışını görünce tüm enerjisini onları İslam’dan uzaklaştırmaya yöneltmiştir. Ordu, polis, ona bağlı imamlar, televizyon ve tüm devlet aygıtı onun emri altındadır. Bu yüzden şu anda devlet memurlarını kullanıyor ve gençlerin İslam’ı öğrenmesini ve kadınların başörtüsü takmasını engellemek için onları insanların evlerine gönderiyor. İslam’a davet edenleri de aşırıcılık ve terörizmle suçluyor.
Kamusal alanda başörtüsü takanlara fahiş para cezaları, çocukları camiye giden ebeveynlere cezai kovuşturma, İslam davetini taşıyanlara hapis cezaları ve cezaevlerinde işkence ve kötü muamele dayatılıyor; ama tüm bunlar Tacikistan’daki Müslümanları korkutmuyor; bunun aksine Firavun Rahman’ın her yeni tehdidinden sonra insanlar daha büyük bir şevkle İslam’a yöneliyorlar.
Bu gerçeklik, İslam ümmetinin alemlerin Rabbi olan Allah’ın şeriatına göre yaşamaya istekli olduğunu ve tüm zorluklara ve engellere rağmen İslami hayatı yeniden başlamasına hazır olduğunu bir kez daha teyit etmektedir.
يُرِيدُونَ أَن يُطْفِؤُواْ نُورَ اللهِ بِأَفْوَاهِهِمْ وَيَأْبَى اللهُ إِلاَّ أَن يُتِمَّ نُورَهُ وَلَوْ كَرِهَ الْكَافِرُونَ “Allah’ın nurunu ağızlarıyla söndürmek istiyorlar. Kâfirler istemese de Allah nurunu mutlaka tamamlayacaktır.” [Tevbe 32]
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Eldar Hamzin