Haber-Yorum

ABD IŞİD'le Mücadele Bahanesiyle Suriye'nin Dörtte Birini İşgal Etmeye Devam Edecek!

Haber:

ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, IŞİD’in Suriye'deki güçlerini yeniden inşa etmek için bu dönemi istismar etmeye çalışarak geri döneceği uyarısında bulunarak,Amerika’nın bunun olmasına izin vermemeye kararlı olduğunu ve bunun meydana gelmemesini sağlamak için hayati rolün Suriye Demokratik Güçlerini desteklemek olduğunu söyledi.

Yorum:

ABD, Esad rejiminin düşmesinin ardından oluşan istikrarsızlık durumunu istismar ederek güçlerini yeniden inşa etmeye çalıştığını iddia ettiği IŞİD'le mücadele bahanesiyle Suriye’deki bekasını meşrulaştırıyor ve IŞİD’le savaşmak için Suriye Demokratik Güçleri'nden daha iyisini bulamıyor.Bu da pratik olarak Suriye’nin bölünmüş olarak kalacağı ve Fırat Nehri'nin doğusu da dahil kuzey kısmının kendinin ve Kürt araçlarının elinde kalacağı anlamına geliyor;böylece en modern ABD silahlarıyla donanmış ve kalıcı ve sabit üslerinin bulunduğu kuzey ve doğu Suriye’de ABD güçleri tarafından sürekli desteklenen ve zamanla bir Kürt devletine dönüşebilecek Kürtler için özerk bir bölge kurarak Suriye’nin parçalanmasının temeli atılmış olacaktır.

Bu bölgenin Suriye’deki en zengin bir bölge olduğu ve burada petrol zenginliğinin bulunduğu bilinmektedir; zira ana petrol kuyularının tamamı orada bulunmakta olup ABD ve Kürt güçlerinin varlığını finanse eden de işte budur. Dolayısıyla Amerika, (hiç bitmeyen) IŞİD terörizmiyle mücadele bahanesiyle Suriye halkını bundan (petrol zenginliğinden) faydalanmaktan mahrum bırakacaktır!

IŞİD hayaletinin şu anda Suriye’ye geri döndüğü iddiası, tek hedefi Amerika'nın Suriye’de kalması olan bir Amerikan-Hollywood senaryosundan başka bir şey değildir. Bu yüzden Suriyeliler tarafından gerçekleştirilmesi gereken en önemli ve öncelikli siyasi ve askeri eylemlerden biri, Suriye’deki ekonomik ve egemenlik kapasitelerini yiyip bitiren tehlikeli bir kanser olan ABD varlığının Suriye’den silip süpürülmesidir.

Amerikan varlığının Suriye’de yol edilmesi, Suriye’deki hayati çalışmaların başında gelmelidir. Bu konuda bir gevşeklik veya müsamaha gösterilmesi caiz değildir; çünkü bu, -Allah korusun- Suriye’yi kalıcı olarak ABD’nin işgalinin ağırlığı altında tutacak ve onun fiilen bölünmüş ve yeniden nefes alamaz bir hale gelmesini sağlayacaktır.

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Ahmed El-Hutvânî