- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
Haber-Yorum
Denizin Fertlere Devredilmesi Haramdır!
Haber:
8 Ocak 2025 tarihinde Said Dido (2004-2010 Kamu İktisadi Teşebbüsleri Bakanlığı eski Genel Sekreteri) Banten-Tangerang'ın deniz bölgesinde 30.16 kilometre uzunluğunda bir çitin varlığını ortaya çıkarmıştır.Bölge, Joko Widodo yönetiminin sonunda Agung Sedayu Group'un (ASG) sahibi özel iş adamı Aguan nam-ı diğer Sugianto Kusuma'ya devredilen ulusal stratejik bir projedir.Bunun ardından medya kuruluşları bu konu hakkında konuşmakla meşgul oldu.Yasadışı deniz çiti 9 Ocak 2025 tarihinde Denizcilik ve Balıkçılık Bakanlığı tarafından kapatıldı.Endonezya Ombudsmanı Yika Hendra Fatika, yetkililerin deniz çiti inşası konusunda hızlı bir şekilde harekete geçmemesine şaşırdığını söyledi.Yetkililerin deniz çitini görmezden geldiğini söyledi.Deniz parçalara bölünmüştü.Kompas.com, Tarım ve Mekansal Planlama Bakanlığı / Ulusal Arazi Ajansı'nın (ATR / BPN) www.bhumi.atrbpn.go.id adresinde yaptığı (19/1/2025) araştırmanın sonuçlarını yayınladı ve statü ve sertifikaları olan arazilerin bölümlere ayrıldığını tespit etti.Yapı kullanım hakları 537,5 hektarlık bir alanı kapsamaktadır.Her bir arazi parçasının büyüklüğü 3.458 metrekare ile en büyüğü 60.387 metrekare arasında değişmektedir.
Yorum:
Aslında denizin özel odaklara devredilmesi İslam şeriatına aykırıdır. Zira İslam'da deniz, kamu mülkiyeti olarak kabul edilir. İbn Abbas’tan Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in şöyle buyurduğu rivayet edilmiştir: الْمُسْلِمُونَ شُرَكَاءُ فِي ثَلَاثَةٍ: فِي الْمَاءِ وَالْكَلَإِ وَالنَّارِ “Müslümanlar üç şeyde ortaktırlar: Suda, merada ve ateşte.” [Ebu Davud] Enes bunu İbn Abbas’ın hadisinden rivayet etmiş ve şu eklemede bulunmuştur: وَثَمَنُهُ حَرَامٌ “Ondan para kazanmak da haramdır.”Bu, insanların (deniz de dahil) su, mera ve ateşte ortak olduklarının ve bir ferdin bunları mülk edinmesinin yasaklandığının delilidir.Dolayısıyla denizin özel bir gruba devredilmesi şerî olarak haramdır.
Öte yandan bu uygulama bir zulüm ve tüm insanların haklarının ihlal edilmesidir.Deniz çitinin uzunluğu 30,16 kilometredir ve kıyıdan çite olan ortalama mesafe ise 300 metredir.Böylece oligarşik özel sektör tarafından kontrol edilen deniz alanı 30.16 x 1000 x 300, yani 9048,000 metrekare veya 904.8 hektardır. Bu deniz özel bir gruba devredilmiş ve yapı kullanım hakkı belgesi de alınmıştır. Aynı zamanda Cakarta, Tangerang, Bekasi, Demak, Semarang veya Cava adasındaki 7 vilayetin diğer kıyı bölgelerinde yaşayan ve henüz arazi mülkiyeti ve kullanım sertifikası almamış binlerce kişi vardır.Yöneticiler halktan ziyade azınlığı yönetmeye daha çok meyillidirler ve bu açık bir zulümdür.
Oligarşik özel sektöre tahsis edilen arazi alanı, 904,8 hektara bölünen çitle çevrili denize ek olarak 1.755 hektardır (1.500 hektarı korunan ormanlardır).Birçok kişi bu hediyenin 2024 genel seçimleri sırasında bir tür mütekabiliyet mesabesinde olduğundan şüpheleniyor.Oligarklar tarafından finanse ediliyorlar.Bu tablo demokraside kazananın halk değil, aksine kapitalist oligarşi olduğunu göstermektedir.Bu aynı zamanda demokrasinin halktan yana, halk tarafında ve halk için değil, aksine halktan yöneticiler ve oligarklar için olduğunu göstermektedir. Bu yüzden yetkililerin deniz çiti konusunda sessiz kalması şaşırtıcı değildir.
19 Aralık 2024 tarihinde Endonezya Ulema Konseyi, hükümetin Ulusal Stratejik Projenin özel sektöre devrini iptal etmesi yönünde bir karar yayınlamıştı.Ancak en üzücü olan şey, insanların ve birçok toplum liderinin onaylamamasına rağmen, din adamları olarak adlandırılan bir grup insanın arazinin ve denizin özel sektöre devredilmesini savunmalarıdır. Sebep ise ölü arazinin yeniden canlandırılmasıdır. Aslında devredilen arazi ölü bir arazi değildir; çünkü onun bir sahibi vardır.İnsanların arazileri özel sektör tarafından belirlenen düşük bir fiyattan satın alındı ve birçoğu da arazilerini satmak zorunda kaldı.Benzer şekilde deniz de dikkatsizce çitle çevrilebilecek ölü bir arazi değildir.Fudayl bin İyaz, bu tür kişilerin dünya alimlerine dahil olduklarını söyledi: “İki alem vardır; dünya alemi ve ahiret alemi.Dünya aleminin bilgisi açık, ahiret aleminin bilgisi ise gizlidir. Siz ahiret âlemini talep edin, dünya âleminden de sakının ki sizi şükründen alıkoymasın.”
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Muhammed Rahmet Kurnia – Endonezya